''Akıl dediğin her daim alemi sınıflandırmak ister, vasıflandıramadığını da redde meyleder.'' derdi dedesi.
Defne Suman- Emanet Zaman

@Destan
-dizi veya film izlemek,
-uzuun uzun yıkanmak
-şu soğuk kış günlerinde büzüştüğümüz kalorifer yanı koltuğunda sürekli atıştırmak.
-kitap okumak,
-uzakta yaşayan en yakın arkadaşla saatlerce telefonda konuşmak
bir de uykumuz olmasa bile uyumak, uyumaya çalışmak olabilir.

''Ve biz alabildiğine inançlı, alabildiğine cesur, alabildiğine kararlıydık ama aynı zamanda alabildiğine tecrübesiz...''
Ahmet Ümit- Elveda Güzel Vatanım

"Ya sefere çıkılacak ya seferden dönülecek. Hayat uzun bir bekleyişti. Aşk uzun bir bekleyişti. Gençlik uzun bir bekleyişti. Sevgili, cephelerden mektuplar yollayan, başucundaki resimdi. Başucundaki resim, eksik kalmış kavuşmalardı. Kavuşmalar, bahçe taşlarında duymayı umduğu ayak sesleriydi. Hep çerçeveden çıkarak onu kollarına alan bir genç adam, gümbürtüsü kulağına gelen kalp atışları, dizlerinin kesilmesi, akıp akıp gitmeleri, büyük dalgalarla kıyılara vurmaları, içinde şırıl şırıl akan nehirler ve her seferinde yarım kalan bir rüya gibi, doyulmamış eksik bir tat..." Ayşe Kulin / Foto Sabah Resimleri

''Yüz kişiden doksan dokuzu ahlak kurallarını ihlal eder; ancak bu gerçek, genellikle gün ışığına çıkmaz. Doksan dokuzuncu kişinin yaptığı ortaya çıktığında, yüz kişi arasında gerçekten masum olan bir kişi yürekten duyduğu nefreti dile getirir; öbür doksan sekizi de, kendilerinden de kuşkulanılacağı korkusuyla, onun peşinden giderler.''
Bertrand Russell / Sorgulayan Denemeler

günü, en sevdiğim yabancı dizilerden birinin müziğini paylaşarak bitirmek istedim.
Kahraman olmadığının farkında olanlara... https://www.youtube.com/watch?v=gQjFHxJ9IKs

''Hatırlar mısın ? 'Öteki Bahçe' diye bir yazı dizin vardı. Senin geçtiğin, Öteki Bahçe bile sayılmazdı. Bu ülkenin her yanı Öteki Bahçelerle çevrili... Her birimiz, yek diğerimizin Öteki Bahçesinde yaşıyoruz. Sana kendi bahçen gibi gelen de, çitlerin ardında kalanın 'Öteki Bahçesi'dir. Kim koymuş bu çitleri aramıza? Kim bu bahçelerin gerçek sahibi? Çit filan yok aslında... Çit dediğin, bizim düşüncelerimizle yarattığımız zincirlerimiz, kem gözlerimizdir. Bu kadar!''
Ali Kırca- Öteki Bahçe

Yine hızlı ve güzel geçen bir gündü.
akşamüzeri ısınmak için girdiğim markette duyduğum ve hoşuma giden az biraz melankolik bir şarkıyı bırakayım buraya
https://www.youtube.com/watch?v=5ICZ94ctqH8

Ağzına bir avuç leblebi atıp, yüksek sesle ''hıh'' diyor birkaç saniye sonra.Öyle bir ''hıh'' ki bu, alıyor beni bir merak. Ne demek istedi şimdi? Hak mı verdi acaba bana? Yoksa sen bunları yaz canım ama dünyanın düzeni başka türlü demeye mi getirdi? Giderek ikinci ihtimal ağır basıyor.
Birden hoyrat bir fikir beliriyor zihnimde. Mademki ''hıh'' dedi bana, ben de onu öteleme ihtiyacı hissediyorum. Dişe diş, göze göz. İlk refleksim. Bu kadın benim ''ötekim''. Kendini oğullarına ve yuvasına ve plastik komandolara adamış, bu uğurda şişmanlamış, vaktinden evvel yaşlanmış, genç kızlığıyla vedalaşmadan anne olmuş, içinde ukte kalan arzular, hırslar yüzünden muhtemelen sirkeleşmiş şimdi de en büyük korkusu kocasını elinden kaptırmak ya da fasulyenin altını yakmak olan, konservelenmiş hayaller ve evcimen krizler dışında bir şey üretemez olmuş ''öteki kadın'' bu. Benim antitezim.
Peyami Safa olsaydı şuracıkta, otursaydı aramızda, ayak ayak üstüne atar ve derdi ki: O kadın rahmiyle üretiyor, sen ise beyninle. Doğrusu onun yoludur. Yanlış olan sensin...
Elif Şafak- Siyah Süt

https://www.youtube.com/watch?v=o7yQFIhtQRA

Ne zaman başladı bu hikaye
Ya ben ne zaman çıktım sahneye
Yazılı mıydı tüm repliklerim

Yoksa, uydurma mı tüm bu sözlerim
Rolümü pek beğenmemişim
Çok da umrundaymış gibiyim
Sonumu çok düşündüğümden
Olamazdım kahraman zaten
Ben hiç kimseyim, hiç kimseyim

Bir gün gelir
Ben biterim, biz biteriz
Dünya döner
Yeni oyuncular, yeni hikayeler
Ben hiç kimseyim, hiç kimseyim
Birileri için her şeyim...

''Çocuklar boyama kitabı değildir, onları istediğin renklere boyayamazsın...''

''Hayat bir rüyaydı, hakikate ara verdiğimiz
kısa bir tatil. Ölüm ise tek gerçek...''

''ilk kez geldiği opera salonunda ablasının acısını, sokağın acımasızlığını, dünyanın adaletsizliğini, her şeyi bir süreliğine unutmuş, başka bir dünyanın mümkün olduğuna inanmıştı adeta.''
İrfan Değirmenci-Bir Uyuyup Uyanalım

Ferzan Özpetek, İstanbul Kırmızısı...
Çok farklı beklentilerle giderseniz, hayal kırıklığına uğratabilecek bir film.
Düşündüren filmleri seviyorsanız eğer hoşlanabilirsiniz.
Oyunculukların iyi olmasının yanı sıra sinematografik olarak da çok hoş buldum filmi

@Hayatım-Sınav ''We're in the fight for our lives'' but ''I'm not superhuman''

İnsanı gaza getiren şarkılarda bugün...
https://www.youtube.com/watch?v=uGcsIdGOuZY
I need a hero! save me now!

https://www.youtube.com/watch?v=cIk-Kxw_7Kc
Sakin,derin ve hırçın...

''Yüz kişiden doksan dokuzu ahlak kurallarını ihlal eder; ancak bu gerçek, genellikle gün ışığına çıkmaz. Doksan dokuzuncu kişinin yaptığı ortaya çıktığında, yüz kişi arasında gerçekten masum olan bir kişi yürekten duyduğu nefreti dile getirir; öbür doksan sekizi de, kendilerinden de kuşkulanılacağı korkusuyla, onun peşinden giderler.''
Bertrand Russell / Sorgulayan Denemeler

''Aynı çemberin etrafında dönüyoruz...''

Ağzına bir avuç leblebi atıp, yüksek sesle ''hıh'' diyor birkaç saniye sonra.Öyle bir ''hıh'' ki bu, alıyor beni bir merak. Ne demek istedi şimdi? Hak mı verdi acaba bana? Yoksa sen bunları yaz canım ama dünyanın düzeni başka türlü demeye mi getirdi? Giderek ikinci ihtimal ağır basıyor.
Birden hoyrat bir fikir beliriyor zihnimde. Mademki ''hıh'' dedi bana, ben de onu öteleme ihtiyacı hissediyorum. Dişe diş, göze göz. İlk refleksim. Bu kadın benim ''ötekim''. Kendini oğullarına ve yuvasına ve plastik komandolara adamış, bu uğurda şişmanlamış, vaktinden evvel yaşlanmış, genç kızlığıyla vedalaşmadan anne olmuş, içinde ukte kalan arzular, hırslar yüzünden muhtemelen sirkeleşmiş şimdi de en büyük korkusu kocasını elinden kaptırmak ya da fasulyenin altını yakmak olan, konservelenmiş hayaller ve evcimen krizler dışında bir şey üretemez olmuş ''öteki kadın'' bu. Benim antitezim.
Peyami Safa olsaydı şuracıkta, otursaydı aramızda, ayak ayak üstüne atar ve derdi ki: O kadın rahmiyle üretiyor, sen ise beyninle. Doğrusu onun yoludur. Yanlış olan sensin...
Elif Şafak- Siyah Süt