Merhaba arkadaşlar, bana da dönüş yapılmadı, muhtemelen olumsuz benim sonuç da. Yazılı sınavda 24. sıradaydım, İngilizce yetişmediği için bayağı düşüktü sonuç ki mülakatta sordular. Çünkü lisansı 100% İngilizce okudum ve YDS 93.75, TOEFL-IBT'de ise 87 skorum var. Bunu belirttim mülakatta. Öncelikle İngilizce bilgisi günümüzde yazılımda elbette belli ölçüde şart, ancak teknik yazıları sorunsuz okuyabiliyorsanız yazılımda İngilizce bilginiz yeterlidir yurtiçinde çalışmak için. Yani İngilizce bilgisinin bir kriter olması saçma ki yazılı sınavdaki İngilizce soruları klasik TR eğitimi saçmalığı, hiçbir şekilde İngilizce bilgisini ölçebilecek kabiliyette bir değerlendirme olamaz, sadece okuma yeteneğini belli ölçüde sınamış olur. İkincisi, klasik İK süreçlerinin (grup mülakatı, mesleki kişilik envanteri, sunum vs.) birer değerlendirme kriteri olarak belirlenmiş olması büyük bir talihsizlik adaylar açısından. Zira, yapılan değerlendirmelerde kullanılan kıstaslar belirsiz ve değerlendirmeyi yapanların objektiflikleri suale muhatap. Bunlar bir yana, bilgi teknolojileri alanında çalışacak uzman yardımcısı seçiminde dikkate alınacak kriterler hiç değiller, olacaklarsa da 1/100'den fazla etkilemez akla mantığa göre hareket eden insanlar nezdinde. Maalesef TR'de kurumsal firmalarda alışılagelmiş başka bir saçmalık eseri bu değerlendirme merkezi aktiviteleri vs. Sanki pazarlamacı alıyorlar mübarekler, gülüşüyle kelebekler saçan ergen mentalitesine sahip sosyal varlıklar istiyorlar herhal :)) Her şey bir yana, bu işe alım sürecinin mantık kurallarına aykırı olacağı en baştan belliydi; yazılı sınavla yazılımcı almak nedir la?? Ben elektronikçiyim, eminim yazılım sorularını çözseydim yine de yazılı sınavı başarıyla tamamlardım. Ki elektronik soruları sorarak, o bahsedilen pozisyonlar için personel almak bile saçmalık, yani ben baştan liyakata sahip değilken(uygulama olarak) mülakata çağırıldım o bile bir rezalet örneği. Dünyada, hadi dünyayı geç, TR'de bile adamakıllı BT işleri yapan FinTech firmalarının işe alım süreçlerine baksanız, bu işe alım süreclerinin hiçbirinin onlarda esamesinin bile okunmadığını görürsünüz. Mühendislikte kurumlar önce özgeçmişi gözden geçirirler, sonra teknik mülakat yaparlar uygun görülen adaylarla, uygun gördüklerini "arıza tip" mi acaba diye belki bi kaç İK sürecine dahil ederler kişilik envanteri vs gibi. Öğrenci kulübü kurup başkanlık yaptım senelerce, öğrenci kulüpleri birliği başkanlığı yaptım, okul spor takımlarında yer aldım, türlü liderlik organizasyon vs yaptım; adam bana mülakatta soruyor "sabahki grup aktivitesinden düşük puan almışsın, bu bir çelişki değil mi, 150 kişiden 2-3 kişi de böyle sonuç alıyoruz vs.". Hitap ettiğiniz kitle sizi dinlemek istemiyorsa dinlemez arkadaşlar, en fazla bir kulağından girer diğerinden çıkar dinleyicinin. Siyaset programı değil bizim katıldığımız değil mi, bir toplantı simülasyonu. İnsanların sağduyulu ve saygılı olması beklenir. Ben şahsen bayağı iyi bir sunum da yaptım, diğer değerlendirmelerde de iyiydim, yaklaşık 10 senedir Halkbank'ta çalışan (şu an yönetmen pozisyonunda) yakın akrabam da var referansım olduğunu bildiren, elediyseler beni objektifliğinden şüphe duyarım değerlendirenlerin. Üst düzey devlet kadrolarında DAYIları olanlar önceliklendirilmişler midir bilmem ama bu ihtimali de ülke şartlarından ötürü yüksek buluyorum maalesef. Velhasıli-kelam, süreci olumsuz tamamlayan arkadaşlar hiç üzülmesinler. Çünkü bu işe alım süreci en baştan mantığa aykırı idi, sonuçlarda mantık aramak maalesef yersiz. Ben şahsen alternatif bir seçenek olarak değerlendiriyordum bu işi, yukarıda bahsettiğim gerekçelerden ötürü de pek dikkate almıyorum sonucu. Ama bu işi gerçekten isteyen ve hak eden, ve bu işe bel bağlayan, masraf edip uğraşan arkadaşların hakkını ödeyebileceklerini düşünmüyorum. Ki herkesten daha çok hak edip mülakat aşamasına kalamayan adayların da olduğunu düşünüyorum ilk eleme aşamasının saçmalığından ötürü. Biraz uzun yazdım ama bunları yazmakla yükümlü hissettim kendimi. Okuyabildiyseniz sıkılmadan, yapıcı eleştirilerinizi (olumlu/olumsuz) beklerim görüşüme dair. Saygılar, işe başlayacak arkadaşlara başarılar.
Ferhatateş tarafından gönderilen en iyi iletiler
-
RE: Halkbank BT Uzman Yardımcısı
Ferhatateş tarafından gönderilen son iletiler
-
RE: Halkbank BT Uzman Yardımcısı
Merhaba arkadaşlar, bana da dönüş yapılmadı, muhtemelen olumsuz benim sonuç da. Yazılı sınavda 24. sıradaydım, İngilizce yetişmediği için bayağı düşüktü sonuç ki mülakatta sordular. Çünkü lisansı 100% İngilizce okudum ve YDS 93.75, TOEFL-IBT'de ise 87 skorum var. Bunu belirttim mülakatta. Öncelikle İngilizce bilgisi günümüzde yazılımda elbette belli ölçüde şart, ancak teknik yazıları sorunsuz okuyabiliyorsanız yazılımda İngilizce bilginiz yeterlidir yurtiçinde çalışmak için. Yani İngilizce bilgisinin bir kriter olması saçma ki yazılı sınavdaki İngilizce soruları klasik TR eğitimi saçmalığı, hiçbir şekilde İngilizce bilgisini ölçebilecek kabiliyette bir değerlendirme olamaz, sadece okuma yeteneğini belli ölçüde sınamış olur. İkincisi, klasik İK süreçlerinin (grup mülakatı, mesleki kişilik envanteri, sunum vs.) birer değerlendirme kriteri olarak belirlenmiş olması büyük bir talihsizlik adaylar açısından. Zira, yapılan değerlendirmelerde kullanılan kıstaslar belirsiz ve değerlendirmeyi yapanların objektiflikleri suale muhatap. Bunlar bir yana, bilgi teknolojileri alanında çalışacak uzman yardımcısı seçiminde dikkate alınacak kriterler hiç değiller, olacaklarsa da 1/100'den fazla etkilemez akla mantığa göre hareket eden insanlar nezdinde. Maalesef TR'de kurumsal firmalarda alışılagelmiş başka bir saçmalık eseri bu değerlendirme merkezi aktiviteleri vs. Sanki pazarlamacı alıyorlar mübarekler, gülüşüyle kelebekler saçan ergen mentalitesine sahip sosyal varlıklar istiyorlar herhal :)) Her şey bir yana, bu işe alım sürecinin mantık kurallarına aykırı olacağı en baştan belliydi; yazılı sınavla yazılımcı almak nedir la?? Ben elektronikçiyim, eminim yazılım sorularını çözseydim yine de yazılı sınavı başarıyla tamamlardım. Ki elektronik soruları sorarak, o bahsedilen pozisyonlar için personel almak bile saçmalık, yani ben baştan liyakata sahip değilken(uygulama olarak) mülakata çağırıldım o bile bir rezalet örneği. Dünyada, hadi dünyayı geç, TR'de bile adamakıllı BT işleri yapan FinTech firmalarının işe alım süreçlerine baksanız, bu işe alım süreclerinin hiçbirinin onlarda esamesinin bile okunmadığını görürsünüz. Mühendislikte kurumlar önce özgeçmişi gözden geçirirler, sonra teknik mülakat yaparlar uygun görülen adaylarla, uygun gördüklerini "arıza tip" mi acaba diye belki bi kaç İK sürecine dahil ederler kişilik envanteri vs gibi. Öğrenci kulübü kurup başkanlık yaptım senelerce, öğrenci kulüpleri birliği başkanlığı yaptım, okul spor takımlarında yer aldım, türlü liderlik organizasyon vs yaptım; adam bana mülakatta soruyor "sabahki grup aktivitesinden düşük puan almışsın, bu bir çelişki değil mi, 150 kişiden 2-3 kişi de böyle sonuç alıyoruz vs.". Hitap ettiğiniz kitle sizi dinlemek istemiyorsa dinlemez arkadaşlar, en fazla bir kulağından girer diğerinden çıkar dinleyicinin. Siyaset programı değil bizim katıldığımız değil mi, bir toplantı simülasyonu. İnsanların sağduyulu ve saygılı olması beklenir. Ben şahsen bayağı iyi bir sunum da yaptım, diğer değerlendirmelerde de iyiydim, yaklaşık 10 senedir Halkbank'ta çalışan (şu an yönetmen pozisyonunda) yakın akrabam da var referansım olduğunu bildiren, elediyseler beni objektifliğinden şüphe duyarım değerlendirenlerin. Üst düzey devlet kadrolarında DAYIları olanlar önceliklendirilmişler midir bilmem ama bu ihtimali de ülke şartlarından ötürü yüksek buluyorum maalesef. Velhasıli-kelam, süreci olumsuz tamamlayan arkadaşlar hiç üzülmesinler. Çünkü bu işe alım süreci en baştan mantığa aykırı idi, sonuçlarda mantık aramak maalesef yersiz. Ben şahsen alternatif bir seçenek olarak değerlendiriyordum bu işi, yukarıda bahsettiğim gerekçelerden ötürü de pek dikkate almıyorum sonucu. Ama bu işi gerçekten isteyen ve hak eden, ve bu işe bel bağlayan, masraf edip uğraşan arkadaşların hakkını ödeyebileceklerini düşünmüyorum. Ki herkesten daha çok hak edip mülakat aşamasına kalamayan adayların da olduğunu düşünüyorum ilk eleme aşamasının saçmalığından ötürü. Biraz uzun yazdım ama bunları yazmakla yükümlü hissettim kendimi. Okuyabildiyseniz sıkılmadan, yapıcı eleştirilerinizi (olumlu/olumsuz) beklerim görüşüme dair. Saygılar, işe başlayacak arkadaşlara başarılar.
-
Sonuçlar hayırlı olsun
Re: Halkbank BT Uzman Yardımcısı
Merhaba arkadaşlar, bana da dönüş yapılmadı, muhtemelen olumsuz benim sonuç da. Yazılı sınavda 24. sıradaydım, İngilizce yetişmediği için bayağı düşüktü sonuç ki mülakatta sordular. Çünkü lisansı 100% İngilizce okudum ve YDS 93.75, TOEFL-IBT'de ise 87 skorum var. Bunu belirttim mülakatta. Öncelikle İngilizce bilgisi günümüzde yazılımda elbette belli ölçüde şart, ancak teknik yazıları sorunsuz okuyabiliyorsanız yazılımda İngilizce bilginiz yeterlidir yurtiçinde çalışmak için. Yani İngilizce bilgisinin bir kriter olması saçma ki yazılı sınavdaki İngilizce soruları klasik TR eğitimi saçmalığı, hiçbir şekilde İngilizce bilgisini ölçebilecek kabiliyette bir değerlendirme olamaz, sadece okuma yeteneğini belli ölçüde sınamış olur. İkincisi, klasik İK süreçlerinin (grup mülakatı, mesleki kişilik envanteri, sunum vs.) birer değerlendirme kriteri olarak belirlenmiş olması büyük bir talihsizlik adaylar açısından. Zira, yapılan değerlendirmelerde kullanılan kıstaslar belirsiz ve değerlendirmeyi yapanların objektiflikleri suale muhatap. Bunlar bir yana, bilgi teknolojileri alanında çalışacak uzman yardımcısı seçiminde dikkate alınacak kriterler hiç değiller, olacaklarsa da 1/100'den fazla etkilemez akla mantığa göre hareket eden insanlar nezdinde. Maalesef TR'de kurumsal firmalarda alışılagelmiş başka bir saçmalık eseri bu değerlendirme merkezi aktiviteleri vs. Sanki pazarlamacı alıyorlar mübarekler, gülüşüyle kelebekler saçan ergen mentalitesine sahip sosyal varlıklar istiyorlar herhal :)) Her şey bir yana, bu işe alım sürecinin mantık kurallarına aykırı olacağı en baştan belliydi; yazılı sınavla yazılımcı almak nedir la?? Ben elektronikçiyim, eminim yazılım sorularını çözseydim yine de yazılı sınavı başarıyla tamamlardım. Ki elektronik soruları sorarak, o bahsedilen pozisyonlar için personel almak bile saçmalık, yani ben baştan liyakata sahip değilken(uygulama olarak) mülakata çağırıldım o bile bir rezalet örneği. Dünyada, hadi dünyayı geç, TR'de bile adamakıllı BT işleri yapan FinTech firmalarının işe alım süreçlerine baksanız, bu işe alım süreclerinin hiçbirinin onlarda esamesinin bile okunmadığını görürsünüz. Mühendislikte kurumlar önce özgeçmişi gözden geçirirler, sonra teknik mülakat yaparlar uygun görülen adaylarla, uygun gördüklerini "arıza tip" mi acaba diye belki bi kaç İK sürecine dahil ederler kişilik envanteri vs gibi. Öğrenci kulübü kurup başkanlık yaptım senelerce, öğrenci kulüpleri birliği başkanlığı yaptım, okul spor takımlarında yer aldım, türlü liderlik organizasyon vs yaptım; adam bana mülakatta soruyor "sabahki grup aktivitesinden düşük puan almışsın, bu bir çelişki değil mi, 150 kişiden 2-3 kişi de böyle sonuç alıyoruz vs.". Hitap ettiğiniz kitle sizi dinlemek istemiyorsa dinlemez arkadaşlar, en fazla bir kulağından girer diğerinden çıkar dinleyicinin. Siyaset programı değil bizim katıldığımız değil mi, bir toplantı simülasyonu. İnsanların sağduyulu ve saygılı olması beklenir. Ben şahsen bayağı iyi bir sunum da yaptım, diğer değerlendirmelerde de iyiydim, yaklaşık 10 senedir Halkbank'ta çalışan (şu an yönetmen pozisyonunda) yakın akrabam da var referansım olduğunu bildiren, elediyseler beni objektifliğinden şüphe duyarım değerlendirenlerin. Üst düzey devlet kadrolarında DAYIları olanlar önceliklendirilmişler midir bilmem ama bu ihtimali de ülke şartlarından ötürü yüksek buluyorum maalesef. Velhasıli-kelam, süreci olumsuz tamamlayan arkadaşlar hiç üzülmesinler. Çünkü bu işe alım süreci en baştan mantığa aykırı idi, sonuçlarda mantık aramak maalesef yersiz. Ben şahsen alternatif bir seçenek olarak değerlendiriyordum bu işi, yukarıda bahsettiğim gerekçelerden ötürü de pek dikkate almıyorum sonucu. Ama bu işi gerçekten isteyen ve hak eden, ve bu işe bel bağlayan, masraf edip uğraşan arkadaşların hakkını ödeyebileceklerini düşünmüyorum. Ki herkesten daha çok hak edip mülakat aşamasına kalamayan adayların da olduğunu düşünüyorum ilk eleme aşamasının saçmalığından ötürü. Biraz uzun yazdım ama bunları yazmakla yükümlü hissettim kendimi. Okuyabildiyseniz sıkılmadan, yapıcı eleştirilerinizi (olumlu/olumsuz) beklerim görüşüme dair. Saygılar, işe başlayacak arkadaşlara başarılar.