"Gönül sır zindanıdır ama bir kez sırrını söyledin mi artık o sır tutulmaz ve zincir vurulmaz."
Sadi Şirazi
İşe başladığımda 20 yaşında falandım. Çalıştığım süre boyunca da üniversite hayatım boyunca da tanıştığım insanlardan çok şey öğrendim. Yaşadığım şeyler sonucunda çoğu zaman yalnızlığıma çekilmeyi tercih ettim. Yalnız olmanın beni daha iyi hissettireceğini düşündüm. Seçilmiş bir yalnızlıktı benimkisi.
Arkadaşlarım için,etrafımdakiler için böyle sahte insanlar, yapmacık insanlar olacağına onlarla arama mesafe koyarım daha iyi dedim. Bazısından ben uzaklaştım, bazısı benden uzaklaştı. Evet sütten çıkmış ak kaşık değildim ama kötü bir insan da asla değildim.
Mutlu iken diğer arkadaşları ile mutluluğunu paylaşıp, üzüldüğünde bu kız nasıl olsa dinler diyip bana gelen arkadaşlarımın hiçbirine anlatmamayı seçtim uzun süredir üzüntülerimi, sıkıntılarımı..
Ama şimdi hayatımın öyle bir dönemindeyim ki bu yalnızlık ağır geldi bu ara. Seçilmiş yalnızlığımın ağırlığını taşıyorum.
Bir arkadaşıma bile bunları söylememe müsaade etmeyen gururum, gelip bir forum sayfasına neler yazdırıyor bana Hala gururumla savaşıyorum yazarken bile. Ama nasıl olsa hiç kimseyi reelde tanımayacağım için bir seferlik yapıyorum bunu.
Şunu da söylemek istiyorum. Forumda bile dikkatimi çekiyor bazı arkadaşların diğer üyelerin gönderilerini beğenip özellikle benimkini beğenmemesi bile vay arkadaş burada bile mi arkadaşlıktan uzağım dedirtiyor bana. Bilmiyorum belki de kasıtsız yapılan ama bana öyle gelen bir davranış...
Çok uzattım arkadaşlar kusura bakmayın forumu bu şekilde meşgul ettim, bu kız geceye söz değil roman bıraktı :))