Geceye bir söz bir şiir bırak :)
- 
					
					
					
					
 Yalnızlık biricik benzerliğimiz oldu 
 Payımıza düşen o yanlış ilişkilerdenŞükrü Erbaş 
- 
					
					
					
					
 Bu sofracık, efendiler - ki iltikaama muntazır 
 Huzurunuzda titriyor - şu milletin hayatıdır
 Şu milletin ki mustarip, şu milletin ki muhtazır
 Fakat sakın çekinmeyin, yiyin, yutun hapır hapır...Yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin 
 Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyinEfendiler pek açsınız, bu çehrenizde bellidir 
 Yiyin, yemezseniz bugün, yarın kalır mı kim bilir
 Şu nadi-i niam, bakın kudumunuzla müftehir
 Bu hakkıdır gazanızın, evet, o hak da elde bir...Yiyin efendiler yiyin, bu han-ı zi-safa sizin 
 Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyinBütün bu nazlı beylerin ne varsa ortalıkta say 
 Haseb, neseb, şeref, oyun, düğün, konak, saray
 Bütün sizin, efendiler, konak, saray, gelin, alay
 Bütün sizin, bütün sizin, hazır hazır, kolay kolay...Yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin 
 Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyinBüyüklüğün biraz ağır da olsa hazmı yok zarar 
 Gurur-ı ihtişamı var, sürur-ı intikaamı var
 Bu sofra iltifatınızdan işte ab ü tab umar
 Sizin bu baş, beyin, ciğer, bütün şu kanlı lokmalar...Yiyin efendiler yiyin, bu han-ı can-feza sizin 
 Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyinVerir zavallı memleket, verir ne varsa, malini 
 Vücudunu, hayatını, ümidini, hayalini
 Bütün ferağ-ı halini, olanca şevk-i balini
 Hemen yutun düşünmeyin haramını, helalini...Yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin 
 Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyinBu harmanın gelir sonu, kapıştırın giderayak 
 Yarın bakarsınız söner bugün çıtırdayan ocak
 Bugünkü mideler kavi, bugünkü çorbalar sıcak
 Atıştırın, tıkıştırın, kapış kapış, çanak çanak...Yiyin efendiler yiyin, bu han-ı pür-neva sizin 
 Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin
- 
					
					
					
					
 Düşmedimi hala cemre başına 
 Geçmedimi yağmurun ıslak kokusu
 Yasla omzunu bana kır papatyası.
- 
					
					
					
					
 Ne ,biliyor musun gönül yorgunluğu ? 
 Kendinden soğuyorsun
 Sözünden soğuyorsun
 Geçmişinden soğuyorsun
 İnandiklarından soğuyorsun
 Baktığın yüzlerden soğuyorsun
 İçine bile bakmıyorsun artık
 Dünya inandığın o yitik cennet değilŞükrü Erbaş,   
- 
					
					
					
					
 @aroma şükrü erbaş görmesem sen yazdın dicem  
- 
					
					
					
					
 @aroma 
 "İnsan bir akşam üstü ansızın yorulur
 Tutsak ustura ağzında yaşamaktan
 Kimi zaman ellerini kırar tutkusu
 Bir kaç hayat çıkarır yaşamasından
 Hangi kapıyı çalsa kimi zaman
 Arkasında yalnızlığın hınzır uğultusuFatih'te yoksul bir gramafon çalıyor 
 Eski zamanlardan bir cuma çalıyor
 Durup köşe başında deliksiz dinlesem
 Sana kullanılmamış bir gök getirsem
 Haftalar ellerimde ufalanıyor
 Ne yapsam ne tutsam nereye gitsem"
- 
					
					
					
					
 Edebi konuşmayı pek beceremediğim için direk konuya geleyim yorulduk dayı tükettiler la bizi yavaş yavaş sınavlar değil herşeyin ilacı dedikleri zaman tüketti gelmeyenleri beklemek tüketti olum nasıl insanlarız la biz her seferinde ayağa kalkıyoruz kalkmayalım dayı düştüğümüz yerden kalkmayalım yine taklaya gelmeyelim... 
- 
					
					
					
					
 İsyanIardayım dedi.. 
 Hayır imtihanIardaydı..
 Farketseydi kurtuIacaktı.
 Mevlana Celaleddin Rumi
- 
					
					
					
					
 O mahur beste çalar müjganla ben ağlaşırız.. 6 Mayıs 
- 
					
					
					
					
 Tam tamına iki kelimeyiz. İyi değiliz. Fakat umutsuz hiç değiliz. 
- 
					
					
					
					
 ... 
 bir yumruk ki hatırlı
 boğazına vuruyorlar kalbin sızlıyor
 gönlüne indiyse boğazda düğüm...
 https://youtu.be/yXiWdoRiVT0
- 
					
					
					
					
 Bekliyorum… 
 Öyle bir havada gel ki,
 Vazgeçmek mümkün olmasın.
- 
					
					
					
					
 Şark ya alışmışa gömülü yaşar yahut hayale kaçar daha doğrusu alışılmış ile rüyada yaşar. Şarklı olmanın bir başka belirtisi de hep açık duran bir firar kapısından kaçıp realiteye serahatle bakmaktan ısrarla uzak durmaktır. Bir şekilde kendi realitesinden kaçanın yönüne ve zaman ayarına, coğrafi düzendeki yerine daha Batı'da olanlar karar verirler. Buraları Orta Doğu, Uzak Asya, Yakın Asya gibi adlar alır. Ahmet Hamdi Tanpınar 
- 
					
					
					
					
 Alacaklının hafızası borçlununkinden iyidir. 
- 
					
					
					
					
 İki kişilik bir yalnızlığım fotoğraflarının önünde 
 Birisi alıp götürdüğün ,öteki bırakıp gittiğin .Yaşıyoruz Sessizce 
- 
					
					
					
					
 ‘‘Derisini değiştiremeyen yılanlar ölmeye mahkumdur’’ der ve ekler Nietzsche ‘’Bu durum düşüncelerini değiştiremeyen zihinler içinde geçerlidir.’’ 
- 
					
					
					
					
 "Umut bazen işkencedir bitmeyen zalım gecedir" Bu saatte bile bu foruma giren, 
 Umut eden,
 Umut etmekten yorulan,
 Bekleyen herkese gelsin...
 İşimiz zor vesselam üstadım!
- 
					
					
					
					
 "Ölüm bile geç kaldıktan sonra 
 Bütün ilkleri sona bırakmanın belki de tam zamanı
 Ben her şey bir ırmaktır sanırdım
 Bunun için günlükler tutmaya kalktım
 Ve tarihleri karıştırdım nasıl daAldım şapkamı gidiyorum şimdi 
 İniyorum kentin çekirdeğine
 kendime yeni dalgınlıklar buldum son günlerde
 Dev yapılar ufuk çizgisinin önünde birer parmaklık gibi
 Kırmaya kalksam çocuklar uyanacak
 Ben odama döneyim en iyisiÖyleyse nice yağmur 
 Niye bir kız saçı gibi sokaklarda
 Aynaya baksam kalbim görünür
 Aklımda gitgide büyüyen yara
 Bir ağacın en uzak dalı gibi sessizce çürür
 Ölüm, evet ölüm bile geç kaldıktan sonra"
 .............
 "bir daha geri dönmemek üzere yıkılıp gidecekler."
- 
					
					
					
					
 .... 
 Ne zaman yeni bir kitap açtımsa
 Kokuna önsözü sebep eyledim..... 
- 
					
					
					
					
 Cahille sohbeti kesemiyorsun çünkü her konuda fikri var 
 
			
		