arefe gecesi takım elbiseyle yatan o çocuklar sizsiniz değil mi? inşallah bayrama da ulaşırız be kardeşim.

Arkadaşlar sınavlara girmek size muhakkak bir kazanç sağlar. Çünkü tecrübeden daha büyük kazanç yoktur. Hem sınavı görmüş olursunuz, hem de güzel hayaller kurarsınız. Burada mühim olan kurulan hayallerin yıkımını iyi hesaplamak. Kazanamamak, kazanmaktan daha doğal bir sonuç. Yaklaşık belki 15.000 kişi girecek sınava ve bunlar arasında 400'de olmak esas olağanüstü olaydır. Velhasılı kendinizi yıpratmadan, ömür vefa ederse üzerinize yeniden güneşin doğacağını bilerek çalışınız. Çalışma şekliniz ve süreyle ilgili kimse size bir şey diyemez. Neticede lisans mezunusunuz ve kendinizi herkesten iyi biliyorsunuz.
İşler belki hakkaniyetle yürümüyor doğrudur, ancak Allah müsaade ederse önünüzde de kimse duramıyor. Hepsi birer imtihan, halis niyetlerle devletin herhangi bir kademesinde milletiniz için çalışmayı hedeflemekle zaten sınavı kazanmış sayılırsınız.
Bu sınava da girin, nasibin nereden geleceğini kestiremezsiniz.

Diyelim ki herkesi alanına yönlendirme çalışması var, eyvallah. O halde neden hangi kurum hangi puan türüyle alacak bu açıklanmıyor? Kaldı ki, bu kadar para insanları kendi alanlarına yönlendirmek için mi isteniyor? Bunun yerine her yere üniversite açtın madem oradaki kaliteyi yükselt ve vizyonu olan hocaları koy ki insanlar üniversitede kendilerine bir alan tayin edebilsinler. Ha yok senin derdin üzüm yemek değil bağcıyı dövmekse bu memlekette şuan her şey yolunda işliyor. Arkadaşlar lütfen elinizi vicdanınıza koyun ya stratejik analizlerin peşinde koşmak kimseye bir fayda getirmedi ki o sebepten 2017'de hala sosyal devlet, adil devlet bunları konuşma gereği hissediyoruz. Ne de olsa mecburlar ödeyecekler anlayışı hakim. Başka izahı yok bunun. 420 TL neyin cezasıdır kardeşim Allah aşkına? Dostum sen 16 sene okudun, yetmedi biz seni yetiştiremedik dershanelere gittin, o da yetmedi günde ortalama 12 saat ders çalıştın ve bu çalışma için o kadar kitap aldın, yaşın 25 oldu evlenip yuva kurma hayali yerine ülkeni düşündün, liyakat eksiğimi gidereyim diye zorladın, sırf bu sebepten hastalandın ve kendinden feragat ederek akranlarınla buluşup gönül eğlendirmedin o halde bu cezayı hak ettin. Aklıma başka bir şey gelmiyor. Ne yazık ki bu kapitalist anlayış insanı düşünmüyor. Bunu genele yayabilirsin. Bir kimse trafik cezalarının insan sağlığını korumak için konulduğunu düşünebilir mi? Hep gelir kapısı. Size naçizane tavsiyemdir, öyle bücür boyunuzla ülke kurtaracağım, ülkem için kitap tozu yutacağım deyip idealist hayallere pabuç bırakmayın. Ekmek bulamıyorsanız pasta yemeyin, limon satın!

dünyada birbirini en iyi anlayanlar listesi;

1. Bacanaklar
2. GUY adayları

Babası için okuyan, annesi için evlenen gençleriz neticede.

Fitne ve fesadı yayan yığınla mahluk var. İyiyi ve faydalıyı yayalım. Cuma gecesidir, kalp kırmayalım. Birbirimizi durduk yere üzmeyelim.

Allah kendisinden razı olsun. Rahmetli Abdurrahim Karakoç üstadın muhteşemlerinden birisi....

Doğru mu, yanlış mı karar sizlerin
Biz aklın durduğu çağda yaşadık
'Ben dinsizim! ' diyen beyinsizlerin
Din dersi verdiği çağda yaşadık.Çabuk pişsin diye zorbanın aşı
Ayıran olmadı kurudan yaşı
Keçinin kaplana her adım başı
Kırk tuzak kurduğu çağda yaşadık.Baylar çalım sattı, bayanlar etin
Ar duvarı çürük, darbeler çetin.
Modern putçuluğun, şirkin, zilletin
Kemale erdiği çağda yaşadık.Bazen kör kilitler vuruldu dile
Bazen armağanlar kazandı hile
Homo'nun,komo'nun, deyyusun bile
İtibar gördüğü çağda yaşadık.Yabancısı olduk ilin, obanın
Müdür ekmeğini çaldı çobanın
Resmi dairede devlet babanın
İpe un serdiği çağda yaşadık.Önümüz çileydi, arkamız cefa
Bir gün semtimize basmadı sefa
Mürşidin, müridin günde beş defa
Günaha girdiği çağda yaşadık.Kimi hak adalet gördü düşünde
Kimi devlet kuşu buldu başında
Vatanseverlerin vatan dışında
Hasretlik sürdüğü çağda yaşadık.Göz yumup izine düştük batı'nın
Tuttuk kuyruğundan haçlı atının
Pamuk yumağının, tüyün, tütünün
Nice baş yardığı çağda yaşadık.Neler yıkmadık ki son olsun diye
Harcadık günleri gün olsun diye
Asker kaçağının şan olsun diye
Askeri vurduğu çağda yaşadık.Dilendik, savurduk Doları, Markı
Döndükçe aşındı düzenin çarkı
Şalvarı, kasketi, gömleği, börkü
İhtiras sardığı çağda yaşadık.Kimi vurgun vurdu döndü köşeyi
Kimi yalamakla doydu şişeyi
Kiminin ateşi, külü, maşayı
Ekmeğe dürdüğü çağda yaşadık.Kılavuzluk yaptı körü beylerin
Seçimde sağılan sürü, beylerin
Morgtaki ölüden diri beylerin
Hâl-hatır sorduğu çağda yaşadık.Atladık bir çağdan bir diğerine
Çıktık zirvelere, daldık derine
'Çağdaş bayanlar'ın cins beylerine
Çuvallar ördüğü çağda yaşadık.Biri yola çıkmaz dayı bulmadan
Biri balık avlar suyu bulmadan
Birinin haftayı, ay'ı bulmadan
Milyarlar derdiği çağda yaşadık.Baş örtüsü yasak,Türk olmak günah
Sabır ver, sabır ver ey gadir Allah!
Bulaşık basının her gün, her sabah
İslâm'ı Yerdiği çağda yaşadık.Zorbaya rüşvettir 'nurol-çok yaşa'
Mâbutlar, kıbleler değişti hâşâ
İnsanın kâğıda, demire, taşa
Secdeye vardığı çağda yaşadık.Görün hâlimizi biz insanların
Tutsağı olmuşuz suizanların
Her zaman her yerde müslümanların
Müslüman kırdığı çağda yaşadık.

Pencerelerinizi açıp odanızı havalandırarak beyninize amortisman ayırma derdinden kurtulun. İmkanı olanlar dışarı çıkıp, kuşların cıvıltısı ve hafif esen ferahlatıcı rüzgar eşliğinde ruhunu dinlendirsin. Kardeşim yenileme amacıyla aldığınız arsadan sağladığınız özel fonlarla gümrük vergisini karşılamak için personelinize teminat senedi verin bunu da direkt işçilikten düşerek uzun dönem phillips eğrisini benimsemediğinizi kanıtlayın. Kendinize değer verin, bak bak hala okuyor. Çık lan dışarı!

110 Bin memur deniyor. Bu atama izni verilen sayıdır. Biliyorsunuz pek iktisatlı olan kurum ve kuruluşlarımız izin verilen bu sayının hepsini kullanmıyor. Sen, ben, o öyle bir hale geldik ki adamlar resmen bizimle dalga geçme cüretini kendinde buluyor. Yapılanları sorgulayan tek bir aklıselim insan topluluğu yok. Fiyatını bulan zihnini satıyor. Bunu da realite diye kendini avutarak yapıyor. Başımıza ne geliyorsa Allah'ı, ahiret gününü unutmaktan geliyor. Allah Allah diyerek bizi soyuyorlar, geleceğimizi soyuyorlar. Seçim yatırımından başka bir şey değil bu 110 Bin söylemi. Ben şeffaflık istiyorum kardeşim afaki sayılar değil. Yetimin, öksüzün ve binlerce vatan evladının içerisinde, üzerinde hakkı olduğu bu cennet vatanın hakkını, tarihini ve insanını koruyan siyasetçiler istiyorum. Kendi vatandaşına değer gösterdiğini her platformda söyleyerek onlarla esasında dalga geçmelerinden nefret ediyorum. Adalet mülkün temelidir demiş Hz. Ömer ancak adalet bu ülkenin fa.işesi olmuş artık.

Reagan kardeşim teşekkür ederim. Linki görünce nasıl tepki vereceğimizi sayende öğrenmiş olduk. Nabzı hızlı atan arkadaşlar derin derin nefes alma egzersizi yapsınlar. Sağlamım hamd olsun, heyecandan çekyattan düşüp yalnızca kolumu incittim. Şu anlık durumum stabil.

Polyannacılık yapmaya devam edin. Sayın Başbakanın söylediği sayıların toplamı 104.500 yapıyor. Geriye kalan ise 5.500 gibi bir sayı.
Şimdi size çok basit birkaç soru soracağım.
1- Bu sayının tamamı İİBF mi sanıyorsunuz?
2- Geçen sene 70-90 Bin izinden bahsetmişsiniz, peki 2017/1 ve 2017/2 tercihlerinde tercih edilebilir kadro sayısı toplamı kaçtı ki şimdi bu kadar umut dolu konuşuyorsunuz?
3- Bu 110.000 sayısının içerisinde kariyer grubunun yer almadığını biliyoruz. Bunlara yönelik, ne kadar alınacağına dair izahat neden yapılmıyor ve bu izahatın yapılmaması neden sorgulanmıyor?
4- Manipüle etmek deyimi tamamı ile şuanki siyasilerin, yönetenlerin söylemlerini ifade ediyor. Bunu sade bir vatandaş dile getirince neden olayı politize ediyormuş gibi hemen avukatlığa soyunuyorsunuz?
5- Kimse talepkâr olmasın, bununla yetinsin mi diyorsunuz?

Yarın hakkın divanına varınca, Sultan Süleyman'dan hakkın alır karınca vesselam.

110 Bin memur deniyor. Bu atama izni verilen sayıdır. Biliyorsunuz pek iktisatlı olan kurum ve kuruluşlarımız izin verilen bu sayının hepsini kullanmıyor. Sen, ben, o öyle bir hale geldik ki adamlar resmen bizimle dalga geçme cüretini kendinde buluyor. Yapılanları sorgulayan tek bir aklıselim insan topluluğu yok. Fiyatını bulan zihnini satıyor. Bunu da realite diye kendini avutarak yapıyor. Başımıza ne geliyorsa Allah'ı, ahiret gününü unutmaktan geliyor. Allah Allah diyerek bizi soyuyorlar, geleceğimizi soyuyorlar. Seçim yatırımından başka bir şey değil bu 110 Bin söylemi. Ben şeffaflık istiyorum kardeşim afaki sayılar değil. Yetimin, öksüzün ve binlerce vatan evladının içerisinde, üzerinde hakkı olduğu bu cennet vatanın hakkını, tarihini ve insanını koruyan siyasetçiler istiyorum. Kendi vatandaşına değer gösterdiğini her platformda söyleyerek onlarla esasında dalga geçmelerinden nefret ediyorum. Adalet mülkün temelidir demiş Hz. Ömer ancak adalet bu ülkenin fa.işesi olmuş artık.

Doğanın bana verdiği bu ödülden
Çıldırıp yitmemek için
İki insan gibi kaldım
Birbiriyle konuşan iki insan..

Geç başvuru uygulamasının bu şekliyle saçma olduğu kanaatindeyim. Eğer başvuru süresini sınavdan üç gün öncesine kadar tek bir fiyat olmak kaydıyla uzatırsak daha iyi olur. Aksinde kâr/zarar hesaplamasından öteye geçmez bu iş. 2023 hedefi vatandaşın ağzına koyulan bir çiklet. Her tartışma suni birer gündem. Soyuluyoruz, cebimizle soyuluyoruz. Hayallerimizle soyuluyoruz. Geleceğimizle soyuluyoruz.

Devlet bizim, hükümet kira.

Eşref Bey'in emireri Zenci Musa,
Omuzundan arşa yükseldi nebi İsa..

Sevgisiz günlük,
Allah emeğimin karşılığını verir diyerekten emeğimin karşılığının hakkımda hayırlı olan olup olmadığını bilmeyerekten keza emeğimin karşılığını hak edip etmediğim düşüncesiyle yine bir cumartesi akşamı -ki kimilerine göre belki gecedir- ufaktan ufaktan çalışıyorum. Belki de yüksek dağların başı dumanlı olur mecazını yanlış anladık. Belki de dağ esasen hiç yoktur ve olmayacaktır. Başımızdaki de duman değil bir gençlik ağrısıdır kim bilir? İşsizim, bekarım, askerliğimi yapmadım ve GSS borçlusuyum. Çağdaşlarım iş sahibi, evli ve sigortalı...

asude olam dersen eger gelme cıhane
meydane gelen kurtulamaz seng-ı kazadan.

Sevgili günlük, nasılsın?
Çalışırken kafamı kaşımaya başladım ve bir şey düştü aklıma.
Kutlu Nebi'nin ahlakıyla ahlaklanmak.
Teknoloji gelişti, yoğunuz.
İmtihanlarımız var, yoğunuz.
Gülmeyi unutacak kadar yoğunuz.
Komşuluk ilişkilerimiz bitti, eş dost akraba keza.
Sosyal olamadık o sıra dünyayı kurtarmak için ders çalışıyorduk zira.
Çok kaptırmış olacağız ki kendimizi dahi kurtaramadık.
İslam çok uzaklaşmış olamaz, uzaklaşan bizleriz, uzaklaşan bizler, uzaklaşan biz, uzaklaşan...

Şimdi tekrar ne yapsam dedirtme bana yarabbi
taşınacak suyu göster, kırılacak odunu
kaldı bu silinmez yaşamak suçu üzerimde
bileyim hangi suyun sakasıyım ya rabbelalemin
tütmesi gereken ocak nerde?