Bazen öyle konuşacaksın ki karşındaki cevap veremeyecek. Bazen de öyIe bir susacaksın ki karşındaki konuşmaya cesaret edemeyecek.
Gabriel García Márquez
Bazen öyle konuşacaksın ki karşındaki cevap veremeyecek. Bazen de öyIe bir susacaksın ki karşındaki konuşmaya cesaret edemeyecek.
Gabriel García Márquez
Hacet yok hatirlatmasina seni hatiralarin
Bir dakika bile çikmiyorsun aklimdan
koşar gibi yürüyüşün
Karanlikta bir işik gibi aydinlik gülüşün
Hacet yok hatirlatmasina seni hatiralarin
Uzak uzak yildizlarla çevrilmiş kainatin
Karanlik boşluklarinda akip giderken zaman
Adimla nasil berabersem öylece beraberiz
Seninle her saat seninle her dakika seninle her saniye
Gönlümüz mutluluga inanmiş olmanin gururuyla rahat
Koltugumuzun altinda birer dinamit gibi kellemiz
Ve sonra her zaman her ölümlüye
Aynı şartlar altinda kismet olmiyan
Gerçekleri görmenin aydinligi alinlarimizda
Hacet yok hatirlatmasina seni hatiralarin
Sen bana kalbim kadar elim kadar yakinsin
Atilla İLHAN
Hayat merdivenlerini çıkarken, insanlara iyi davranalım. Çünkü inerken gene aynı insanlara rastlayacağız…
Cenap ŞAHABETTİN
Bеkliyorum
Öyle bir havada gеl ki
Vazgeçmek mümkün olmasın.
Orhan Vеli KANIK
Şimdi diyorum şimdi
Bir deniz, denizde vapur, gökyüzünde martı
Semaverde çay olmalı
Bir de çaya yaren.
Cemal SÜREYA
Gülüşler evinden yeni çıktım
Suyun patikasında gördüm seni
Durgun bir fırtına gibiydin
Kokuyordu saçların dağ yeli
Gür elmalar içinde sarisin bir gövdeydin
Hülyalı bir aralıktan aralar görürdüm gözlerini
Ah karaydı onlar
Umutsuz kara ırmaklar gibi kara
Ve neydi bana söylediğin
Bir fısıltı anlaşılmaz sözler dolu
Ufak bir ürperti sözle
Ya da parmak uçlarınla bir dokunduğunda
Artık yanıyor tapınakların
Gezinmiyor meleğin pembe yolda
Ne olursa olsun artık gün sona mi erecek yoksa
Ağlayan bir meleği mi duyacağım bu gece
Beklemeyi de bilmiyor bu yürek
Parçalanıp ayrılmış yakut yollara
Atilla İLHAN / Mercanlar Uzağı
Karlı gecelerde küçük istasyonlarda
Düdük çalan trenlere bayılıyorum
Tül perdeler ardında kadınlar gülüyor
Tutup pencerelere tırmanıyorum
Bir şiir söylüyorum sonra bir şarkı
Sonra oturup ağlıyorum
Sonra bir güzel çiçeklenip
Sokaklarda mızıka çalıyorum
Bu kente her gece yağmur yağıyor
Ve ben her gece yeniden ölüyorum
Bu tren oraya gidecek gizlemeyin
Ne derseniz deyin ben biniyorum.
Ataol BEHRAMOĞLU / Mızıka
Dinlenmemek üzere yürümeye karar verenler asla ve asla yorulmazlar
Mustafa Kemal ATATÜRK
Sana gitme demeyeceğim.
Üşüyorsun ceketimi al.
Günün en güzel saatleri bunlar.
Yanımda kal.
Sana gitme demeyeceğim.
Gene de sen bilirsin.
Yalanlar istiyorsan yalanlar söyleyeyim,
İncinirsin.
Sana gitme demeyeceğim,
Ama gitme, Lavinia.
Adını gizleyeceğim
Sen de bilme, Lavinia.
Özdemir ASAF
Her hafta böyle açıklanır inşallah diye diye yaklaşık 8 ayımızın her haftasını umut haftası yaptık
Al eline bir değnek,
Tırman dağlara, söyle!
Şehir farksız olsun tek,
Mukavvadan bir köyle.
Uzasan, göğe ersen,
Cücesin şehirde sen;
Bir dev olmak istersen,
Dağlarda şarkı söyle !
Necip Fazıl KISAKÜREK
Satrançta piyon yola çıkar da, sonunda yüce vezir olur.
Mevlana Celaleddin Rumi
— Bir dost meclisinde Mehmet Akif ERSOY gayet hararetli bir şeyler anlatmaktadır. Sonradan görme zenginin biri bu meclise gelir selam verir ancak herkes Akif’i dinlediğinden kimse duymaz selamı ve almazlar dolayısıyla. Adam Akif’e sataşmak için: Oooo üstat ne sallıyorsun yine der. Akif istifini bozmadan: Senin ne kadar iyi bir insan olduğunu sallıyorum. —
İnsan olmak için
*
Senlik benlik bilmeyeceksin,
İyiliği başa kakmayacaksın
*
Gösterişten kaçacaksın,
İnsanların hayrına koşmayı iş edineceksin
*
Kimseye hor bakmayacaksın,
Gönlün ve elin açık olacak
*
Dirliği birliği akıldan çıkarmayacaksın
*
Hacı Bektaş Veli
Dün, bir gölge gibi geçti yanımdan
Oydu, bir bakışta tanıdım onu;
Rüyalarıma tayf halinde konan,
Peşime bir korku gibi düşen o.
Bazı yapraktı, bazı bir rüzgâr.
Dolardı aydınlık olup odama.
Bahçemde süzülür giderdi bahar
Sabahının fecri vururken cama.
Ayakları kumda bırakmadan iz
Yanıma geldiği hep gecelerdi;
Sanki bir lahitten kalkar ve sessiz
Uzak bir maziye dönüp giderdi.
Bir avuç ışıktı incecik yüzü,
Gözleri geceler gibi derindi;
İçine başımın her an düştüğü
Avuçları sudan daha serindi.
Geçerken dün yoldan, ruhumu saran
Bir gölge halinde ve ağır ağır;
Tanıdım; o yâdı hoş zamanlardan
Seven ve yaşayan bir hatıradır.
Ahmet Muhip DIRANAS
...
Hadi kalk
İzmirlere filan gidelim.
Turgut Uyar
Bilginin efendisi olmak için çalışmanın uşağı olmak şarttır.
Honore de Balzac
O kuş en kuytu bahçelerde öter;
Sarmaşıklarla yüklü vadide;
Hiç bir el değmemiş ağaçlarda;
Geceden ta şafak sökünceye dek
Yükselir perde perde içli sesi;
En uzun nağmesiyle ,bir müddet,
Gaşyeder yer yüzünde dinliyeni;
Bir zaman gökyüzünde yalnız o ses,
O terennüm kalır;
Gaşyolur dinledikçe yaldızlar.
O kuş ancak bahar olunca gelir;
Nerelerden gelir?
Kimse bilmez,bu bir muammadır;
Bahar erince sona
Kaybolur ,başka bir bahara kadar.
O kuşun ömrü ,bir güzel gecede,
Bir güzel beste söylemekle geçer.
O kuş en kuytu bahçelerde öter;
Hayal içinde yaşar.
Yahya Kemal BEYATLI / Gece Bestesi
https://i.hizliresim.com/Xb0G06.jpg
Can Mavi Twitter’da paylaşmış