TercihiniYap Forum
    • Kayıt Ol
    • Giriş
    • Arama
    • Kamu Rehber
    • Kategoriler
    • Okunmamış
    • Güncel
    • Popüler
    • Kullanıcılar
    • Gruplar

    Geceye bir söz bir şiir bırak :)

    DİĞER
    498
    7050
    1540626
    Daha fazla ileti
    • En eskiden en yeniye
    • En yeniden en eskiye
    • En çok oylanan
    Cevap
    • Yeni başlık oluşturarak cevapla
    Cevaplamak için giriş yapın
    Bu başlık silindi. Sadece başlık düzenleme yetkisi olan kullanıcılar görebilir.
    • 1
      1903bjk Son düzenleyen:

      "Keşke"lerin "iyi ki"lere dönüşecek birgün..
      Hayatta, olmadı diye üzüldüğün ne varsa iyi ki olmamiş diyeceksin..
      "An"gelecek neden olmadiğini anlayacaksin,şükredeceksin..
      Bilemeyiz "hayır" mi "şer" mi?
      İsteriz..
      Göremeyiz doğruyu yanlışı,
      Bekleriz..
      "Olmadı" der üzülürüz,
      "Neden ben?" der dövünürüz.
      Haddimizi aşmak değil de ne bu?
      Sana şah damarindan yakın bir "O" varken,
      Teslimiyet değil midir sana yakişan..
      Öyleyse kaygın niye?
      Gel üzme kendini, ruhunu dinginleştir,
      Ferah tut kalbini, ehlileştir..
      Bil ki,
      Üzüntülerin,gelecek gülüşlerinin habercisi,
      Zaman mutlaka öğretir..

      "Eskiden yaşansa dokuz köyü ateşe vereceğin şeylere zamanla kibrit bile yakmıyorsun."

      2 otuzyılsavaşı 2 Cevap Son cevap Cevap Alıntı 5
      • 2
        2525 Son düzenleyen:

        "İkbaline mağrur, idbarına mahzun olma alemin..
        Dünya bir deniz köpüğüdür..."

        1 Cevap Son cevap Cevap Alıntı 3
        • kizilderili
          kizilderili Son düzenleyen:

          alt metni

          “Önce hayaller ölür, sonra insanlar."
          W. Shakespeare

          1 Cevap Son cevap Cevap Alıntı 3
          • 2
            2525 @1903bjk Son düzenleyen:

            @1903bjk hocam bu satırlar da mı sizin ?
            Sizinse şayet içime işledi. Anlamlı, yaşam izleri taşıyan.
            İnsanın "derunundan" çıkmış gibi.

            1 1 Cevap Son cevap Cevap Alıntı 1
            • otuzyılsavaşı
              otuzyılsavaşı @1903bjk Son düzenleyen:

              @1903bjk
              https://www.youtube.com/watch?v=R9X8-b7oHl0

              1 Cevap Son cevap Cevap Alıntı 1
              • 1
                1903bjk @2525 Son düzenleyen:

                @2525
                Evet benim:) çok tesekkur ederim begenmene sevindim:)

                "Eskiden yaşansa dokuz köyü ateşe vereceğin şeylere zamanla kibrit bile yakmıyorsun."

                2 1 Cevap Son cevap Cevap Alıntı 1
                • otuzyılsavaşı
                  otuzyılsavaşı Son düzenleyen:

                  https://www.youtube.com/watch?v=R9X8-b7oHl0
                  BU ÂLEMİ GÖREN SENSİN

                  Bu âlemi gören sensin
                  Yok gözünde perde senin
                  Haksıza yol veren sensin
                  Yok mu suçun burda senin

                  Kâinatı sen yarattın
                  Her şeyi yoktan var ettin
                  Beni çıplak dışar attın
                  Cömertliğin nerde senin

                  Evli misin ergen misin
                  Eşin yoktur bir sen misin
                  Çarkı sema nur sen misin
                  Bu balkıyan nur da senin

                  Kilisede despot keşiş
                  İsa Allah'ın oğlu demiş
                  Meryem Ana neyin imiş
                  Bu işin var bir de senin

                  Kimden korktun da gizlendin
                  Çok arandın çok izlendin
                  Göster yüzün çok nazlandın
                  Yüzün mahrem ferde senin

                  Binbir ismin bir cismin var
                  Oğlun kızın ne hısmın var
                  Her bir irenkte resmin var
                  Nerde baksam orda senin

                  Türlü türlü dillerin var
                  Ne acaip hallerin var
                  Ne karanlık yolların var
                  Sırat köprün nerde senin

                  Âdemi sürdün bakmadın
                  Cennette de bırakmadın
                  Şeytanı niçin yakmadın
                  Cehennemin var da senin

                  Veysel neden aklın ermez
                  Uzun kısa dilin durmaz
                  Eller tutmaz gözler görmez
                  Bu acaip sır da senin

                   Aşık Veysel ŞATIROĞLU
                  
                  1 Cevap Son cevap Cevap Alıntı 0
                  • 2
                    2525 @1903bjk Son düzenleyen:

                    @1903bjk vawww:) siz yazın-çizin buralara hep, okuruz keyifle 😊

                    1 1 Cevap Son cevap Cevap Alıntı 1
                    • 1
                      1903bjk @2525 Son düzenleyen:

                      @2525
                      tesekkur ederim arada karaliyorum iste oyle:)

                      "Eskiden yaşansa dokuz köyü ateşe vereceğin şeylere zamanla kibrit bile yakmıyorsun."

                      2 1 Cevap Son cevap Cevap Alıntı 1
                      • 2
                        2525 @1903bjk Son düzenleyen:

                        @1903bjk içi güzel olmayadursun insanın işte, hemen belli eder kendini:)
                        klişelerden eklenti yapayım o halde, mürekkebin kurumasın 🙂

                        1 1 Cevap Son cevap Cevap Alıntı 0
                        • 1
                          1903bjk @2525 Son düzenleyen:

                          @2525 o sizin icinizin guzelligi diyip ben de bi kliseyle cevap veriyim o zaman😁 eksik olma.

                          "Eskiden yaşansa dokuz köyü ateşe vereceğin şeylere zamanla kibrit bile yakmıyorsun."

                          1 Cevap Son cevap Cevap Alıntı 1
                          • kizilderili
                            kizilderili Son düzenleyen:

                            alt metni

                            “Önce hayaller ölür, sonra insanlar."
                            W. Shakespeare

                            1 Cevap Son cevap Cevap Alıntı 1
                            • P
                              paretowilfredo Son düzenleyen: paretowilfredo

                              ...

                              Bir sigara yakıp saatime baktım. Saat benim miydi? Kaçtı? Yel gibi dakikalar yönsüz, tarifsiz akarken, akrebin her bir saate varışı zehirli iğne darbesi gibi değil miydi? Yirmi dört kez bir damla zehrin çengelden süzülüşü, damarlarda yayılışı, vakti felç edişi; bir günün özeti.
                              Ahir zaman hızlanıyor rüzgâr. Rüzgâr tene hak dokunuşu. Bazen Rahim bazen Celal idi. İkisi de güzeldi. Görmeyen insan. Gafil mahlûk. Eşref-i mahlûkat. Şerefini, onurunu putlarına satmış evrenin sınavı insan.
                              Vakti kovalarken ne çok yoruluyoruz. Sanki kuyruk sokumumuz çevresinde dönüp duruyoruz. Bazılarımız, uyumuyoruz. Uyuyamıyoruz. Yapılacak çok şey var biliyoruz.
                              Direngen ve kavgacıyız. Gaddar ve kırılganız.
                              Bir küllüğe basılmış izmarit kadar kalabalık, sigara yakıldıktan sonra söndürülen ateş kadar yalnızız.
                              Soluk soluğayız, nefes alacak bir durak arayıp duruyoruz,
                              Bugün, biz vakte muhtacız, vaktin bizim olacağı günü bekliyoruz.

                              ...

                              Kimliksiz ve Hükümsüz. -
                              ...

                              ...her dem taze doğarız,
                              bizden kim usanası?..

                              ...

                              "bizi durduran, yürütür."

                              1 Cevap Son cevap Cevap Alıntı 7
                              • 1
                                1903bjk Son düzenleyen:

                                Günler biriktiriyorum sana,
                                İçinde umutlarimi sakladiğim..
                                Kimi zaman gözyaslarina boğulduğum gecelerim,
                                Kimi zaman kahkahalarla çinlattigim gündüzlerim var.
                                Her biri "ben"im.
                                Her biri "sen"sin.
                                Her günüm güzel degil, gecelerim karanlik ve soğuk kimi zaman.
                                Olsun, bak! gece aydinliğa kavustu yine.
                                Bu sabah yine  sana sunacagim güneşlerim var.
                                Yağmurun ardindan cikan gökkusagi var rengarenk,
                                Baharda çiçek açan tomurcuklar var umuda dair..
                                Topragin kokusu zaten "sen"..
                                Sana "an" lar birktirdim..
                                Bi köpegin basini okşadigim,
                                Ayşe teyzeye günaydin dedigim,
                                Bir bebeğin aglama sesini duyduğum "an" lar..
                                Hepsi senin.
                                Hepsi benim.
                                Sana hüzün biriktirdim,
                                Olmadiğin her dakikanin hüznü..
                                Şiirler, şarkilar biriktirdim bak!
                                Dinledikçe yüregimin camina vurur yüzünün her çizgisi..
                                Her zerresine kendimi gizledim..
                                En çok da "özlem" biriktirdim..
                                Özlemek nedir diye sorsalar adını verirdim..

                                "Eskiden yaşansa dokuz köyü ateşe vereceğin şeylere zamanla kibrit bile yakmıyorsun."

                                1 Cevap Son cevap Cevap Alıntı 3
                                • kizilderili
                                  kizilderili Son düzenleyen: kizilderili

                                  “Çeşmek Be-zen Sitare
                                  Ezmen Mekon Kenâre”

                                  Nerden çıktın karşıma böyle Sitare
                                  Efsaneler dökülüyor gülüşlerinde
                                  Kirpiklerin yüreğime batıyor
                                  Telaşlı bir kalabalığın ortasında
                                  Ayaküstü konuşuyoruz
                                  Nedimin nigehban nergisleri gibi
                                  Üstümüzde bütün nazarlar
                                  Çok utanıyorum Sitare
                                  Dün oturup hesap ettim
                                  Sen doğduğun zaman
                                  Ben bir askeri mektepte talebeymişim
                                  Sen bilmezsin Sitare
                                  Burada gündüzler çekip durduğumuz bir mercan tespih
                                  Geceler içinde uyuduğumuz birer siyah buluttu
                                  Her akşam dokuzda yat borusu çalardı
                                  Yat borusu baştan aşağı hüzün çalardı
                                  Bir derin uykuya atardım kendimi
                                  Siyah benli bir kız düşlerime kaçardı
                                  Bende onu alır anamın düşlerine kaçardım

                                  Bu azgın kalabalıkta seni tam duyamıyorum
                                  Gözlerin mi daha sıcak gülüyor
                                  Yoksa dudakların mı anlayamıyorum

                                  Seninle konuşurken Sitare
                                  Aklıma yıldızlar dökülüyor
                                  Bir çaresiz Zühre oluyorsun Babil caddelerinde
                                  Ateş gözlü kahinler koşuyorlar arkandan
                                  Binlerce meşalenin ışığı kımıldıyor saçlarında
                                  Gökyüzü salkım salkım
                                  Zigguratlar tıklım tıklım
                                  Dönüp dolaşıp dudaklarına takılıyor aklım
                                  Ah benim bu akıldan sıyrılmış aklım
                                  Kimi gün boşlukta konacak yer bulamayan
                                  Kimi gün inatçı yosunlar gibi kepez diplerine yapışan aklım
                                  Gözlerine baktığım zaman Sitare
                                  Bütün çöllere ay doğuyor
                                  Yoldaş ediyorum kendime İmrül Kays’ı Antere’yi A’şa’yı
                                  En kuytu vahaları dolaşıyorum
                                  Hangi vahaya gitsem çadırlar sökülmüş Sitare
                                  Çadırla su arasında bir cılga var
                                  O cılgada narin ayak izlerin var
                                  Durgun suya düşüp kalmış gözlerin var

                                  Bu azgın kalabalıkta seni tam duyamıyorum
                                  Gözlerin mi daha sıcak gülüyor
                                  Yoksa dudakların mı anlayamıyorum

                                  Bazan sapsarı bir benizle geliyorsun
                                  Yorgun çizgileri alnında uykusuzluğun
                                  Biliyorum içinde bir sızı var
                                  Bıçak ağzı gibi bir sızı var
                                  Bu sızıdır işte seni verimsiz kılan
                                  Züheyr’in Suad’ı gibi keremsiz kılan
                                  Kuzeyden güneye
                                  Güneyden kuzeye
                                  Heyy! Gidip geliyorum bu çöllerde
                                  Kureyş’in heybetli ve inatçı develeri
                                  Hiç aldırmadan benim esmer sevdama
                                  Geviş getiriyorlar ufka bakarak
                                  Ben kaçıp Yesrib’e sığınıyorum
                                  Yesrib bahane, bir kitaba sığınıyorum
                                  Dağda, ovada, badiyede okuduğum hep elif
                                  Elif diyorum Sitare, sineme elif çekiyorum
                                  “Ah minel aşk-ı ve halatihi..”
                                  Çok eski bir gerçektir bu biliyorum

                                  Bu azgın kalabalıkta seni tam duyamıyorum
                                  Gözlerin mi daha sıcak gülüyor
                                  Yoksa dudakların mı anlayamıyorum

                                  Sinsi bir yağmur altında beraber yürüyoruz
                                  Ve ikimizde ıslanıyoruz
                                  Ben ne yağmurlar gördüm Sitare
                                  Ben kaç kez iliklerime kadar ıslandım
                                  Bilmiyorum sen kaç yaşındaydın
                                  Ben göğü hep bir kurşun gibi ağır
                                  O şehirde sırılsıklam gezerdim
                                  Bölük bölük insanlar boşanırdı tapınaklardan
                                  Tapınaklar insanları safra gibi atardı
                                  Sonra hepsi bir yere toplanıp bana bakarlardı
                                  Bir gün bu şehrin kirli yağmurları alıp götürdü beni
                                  Gidip bir Uygur çadırında göğü dinledim
                                  Kara bulutlar kükrerken bir Kaşkar sabahında
                                  Oturup Aprunçur Tigin ile seni konuştuk
                                  Bakışlarımı sunuyorum, tereddütsüz alıyorsun
                                  Gizli bir tebessümle çağırıyorum, geliyorsun
                                  Kaşı karam, gözü karam, saçı karam
                                  Umay gibi yumuşak huylum
                                  Nerden çıktın karşıma böyle
                                  Sesin ılık bir bahar güneşi gibi ığıl ığıl akıyor içime
                                  Asya’nın bozkırlarında ordular düşüyor peşime
                                  Yığılıp kalmışım bu Anadolu toprağına Sitare
                                  Adam akıllı yorulmuşum
                                  Ellerin böyle olmamalıydı
                                  Ellerine acıyorum
                                  Ve kim bilir kaç zamandan beridir kalbimi öğütlüyorum
                                  Durup durup ıssız yerlerde
                                  “güçlü ol ey kalbim, güçlü ol
                                  Daha çok işimiz var” diyorum

                                  Bu azgın kalabalıkta seni tam duyamıyorum
                                  Gözlerin mi daha sıcak gülüyor
                                  Yoksa dudakların mı anlayamıyorum.

                                  Dilaver Cebeci

                                  “Önce hayaller ölür, sonra insanlar."
                                  W. Shakespeare

                                  1 Cevap Son cevap Cevap Alıntı 2
                                  • A
                                    arya Son düzenleyen:

                                    Saçlarını kimler için bölük bölük yapmışsın
                                    Saçlarını ruhumun evliyalarınca örülen
                                    Tarif edilmez güllerin yankısı gözlerin
                                    Gözlerin kac kişinin gözlerinde gezinir
                                    Sen kaç köşeli yıldızsın

                                    Fabrika dumanlarında resmin
                                    Kirli ve temiz haritaları doldurmuşsun
                                    Hatırasız ve geleceksiz bir iç deniz gibi
                                    Aşka veda etmiş topraklarda durmuşsun

                                    Benim geçmiş zaman içinde yan gelip yattığıma bakma
                                    Ben geleceğin kara gözlü zalimlerindenim
                                    Bir tek köşen bile ayrılmamışken bana
                                    Var olan ve olacak olan bütün köşelerinin sahibi benim
                                    Ben geleceğin kara gözlü zalimlerindenim
                                    Sen kaç köşeli yıldızsın
                                    .
                                    .
                                    .
                                    Sezai KARAKOÇ, Köşe

                                    1 Cevap Son cevap Cevap Alıntı 1
                                    • A
                                      arya Son düzenleyen:

                                      ölü bir yılan gibi yatıyordu aramızda
                                      yorgun, kirli ve umutsuz geçmişim
                                      oysa bilmediğin bir şey vardı sevgilim
                                      Ben sende bütün aşklarımı temize çektim

                                      imrendiğin, öfkelendiğin
                                      kızdığın ya da kıskandığın diyelim
                                      yani yaşamışlık sandığın
                                      Geçmişim
                                      dile dökülmeyenin tenhalığında
                                      kaçırılan bakışlarda
                                      gündeliğin başıboş ayrıntılarında
                                      zaman zaman geri tepip duruyordu. Ve elbet üzerinde durulmuyordu.
                                      Sense kendini hala hayatımdaki herhangi biri sanıyordun, biraz daha
                                      fazla sevdiğim, biraz daha önem verdiğim.
                                      .
                                      .
                                      .
                                      .
                                      Murathan Mungan, Yalnız Bir Opera
                                      .

                                      1 Cevap Son cevap Cevap Alıntı 1
                                      • fiscaldrag
                                        fiscaldrag Son düzenleyen:

                                        bu şiiri sadece sana yazmak kalbimi kırıyor aslında
                                        bir ayçiçeğinin taşınması gibi başka güneşlere
                                        geride kalıp hayatı oyalayan biri olsa
                                        ben yazmasam, sen gitmesen, biz düşmesek
                                        olmasa keşke yerçekimi, en çok itaat ettiğimiz yasa…

                                        oysa biz istikbal yakardık hele hava güzelse
                                        dünyayı ihmal eder başka mevzular açardık
                                        en az beş yıl tecrübeli yalnızlıklar üzerine
                                        halk tipi yalnızlıklarımız vardı, şaşkın ve âşık
                                        bir çiçeğe temsil hakkı vermişiz diye…

                                        şüphesiz böylesi hepimiz için daha iyiydi
                                        daha kahverengi ve daha derin,
                                        aleyhine gelişen bir hayata itiraz eder gibi
                                        insanın aklına şark illerini getiren masumiyetin.

                                        -Furkan Çalışkan

                                        ...

                                        yürümek, ayakkabımızı eskitmek değildir emelimiz.
                                        emelimiz, varmaktır.

                                        -yunus emre

                                        1 Cevap Son cevap Cevap Alıntı 2
                                        • 2
                                          2525 Son düzenleyen:

                                          Kör bir kuyudaymış gibi hep kendine dönüyor insan...

                                          1 Cevap Son cevap Cevap Alıntı 4
                                          • 1
                                            1903bjk Son düzenleyen:

                                            Mutsuzluktan söz etmek istiyorum,
                                            Dikey ve yatay mutsuzluktan..
                                            Mükemmel mutsuzluğundan insansoyunun..

                                            Turgut Uyar

                                            "Eskiden yaşansa dokuz köyü ateşe vereceğin şeylere zamanla kibrit bile yakmıyorsun."

                                            1 Cevap Son cevap Cevap Alıntı 4
                                            • 1
                                            • 2
                                            • 34
                                            • 35
                                            • 36
                                            • 37
                                            • 38
                                            • 352
                                            • 353
                                            • 36 / 353
                                            • İlk ileti
                                              Son ileti