Şimdi hangi kentte
Yağdığını unuttuğum bir yağmur
Ertelenmiş bir aşkın saçlarını yıkıyor
O günden beri
Öznesi yaralıdır şiirin!
h.izgören
Şimdi hangi kentte
Yağdığını unuttuğum bir yağmur
Ertelenmiş bir aşkın saçlarını yıkıyor
O günden beri
Öznesi yaralıdır şiirin!
h.izgören
Çepeçevre kuşatılmışken
ölüm pusuya yatmışken
(kaçıp deliğe sığınmış fare gibi çaresiz)
alevlendikçe ruhun
bir kadında çare arayacaksın,
onun eline, dizine kucağına sığınacaksın.
Sadece sımsıcak kucak değil seni çağıran,
ürperten tutku değil,
çaresizliğin de ona iter seni.
İşte bu yüzdendir ki,
ölümün soluk yüzü çıkıp gelene kadar
sarılır kadınına onu bulabilen talihli. Sevmelisin!
Çifte yük ve
çifte hazine çünkü bu,
ama âşıksan, ve aşkında bile yalnızsan
kuytularda çişini yapan
vahşi bir hayvan kadar
acınası ve muhtaç olacaksın.
Sığınacak liman yok başka.
Bıçağını ananın gırtlağına daya,
o kadar cesursan eğer.
Bak işte, çığlığını
anlayan kadın da çıkar karşına.
Ama yine de iter seni, ıssızlığa.
İnsanlar arasında
böyle yaşayamam ben
acıların doruğunda.
Elindeki çıngırağını
sallayan terk edilmiş bir çocuk gibi
yapayalnız bir başına.
Onunla ya da onsuz
ne yapmam gerek?
Bulmalıyım bunu utanılacak da olsa
Nasıl olsa dışlıyor bu dünya,
ışıkta kamaşan gözlerde
düşlerden duyulan dehşetli korkuyla..
Kültür mü?
Aşıkların sevişirken çıkardıkları elbiseler gibi
saçılıyor üzerimden hızla.
Peki ama o nerede?
Ölümün üzerime sıçrattıklarıyla
boğuşmamı nasıl seyrediyor?
Ana doğururken,
bebek de acı duyar, ama,
çifte acıyı alçak gönüllülük dindirir, unutma.
Bana gelince; para getiriyor
acı dolu türküm, avucunca elince.
Fakat gölgem olacak hep bu utanç.
Yardım edin bana!
Siz çocuklar, gözleriniz
önünüze aksın onu gördüğünüzde!
Siz masumlar!
Zalim çizmelerin altında çığlık çığlığa,
haykırın; acım tarifsiz!
Siz sadık köpekler!
Ezilin tekerleklerin altında
inleyin; acım tarifsiz!
Siz gebe kadınlar!
Düşürün bebeklerinizi kanlı gözyaşıyla
katıla katıla; acım tarifsiz!
Siz insanlar!
Düşün, kırılsın kolunuz beliniz
sızıldanın; acım tarifsiz!
Siz erkekler!
kan dökün kadın uğruna
ve bağırın; acım tarifsiz!
Atlar, boğalar!
Yük taşımak için erkekliği burulanlar
böğürün: acım tarifsiz!
Dilsiz balıklar!
Buzun altında oltaya takılanlar!
sessiz çığlığınızla; acım tarifsiz.
Siz canlılar!
acıyla kıvranan canlar!
Alevlerle kavrulsun eviniz!
Küller içinde
Cansız yatarken bedeniniz
mırıldanın son gayretle; acım tarifsiz!
Son nefesine kadar duyacaksın!
Uzatmadığın elin neye yarar artık
Zalim nazınla bir başına kalacaksın
Çepeçevre kuşatılmışken
hayat pusuya yatmışken
Sığınabileceğim son limanı da yaktın.
Attila József
Bir şeylerin dışındayım, biliyorum... Daha doğrusu bir şeyler bensiz sürüp gidiyor..
Tomris Uyar
@paretowilfredo Denizi seyretmek gibidir,
Bozkırda gökyüzünü seyretmek...
Neşet Ertaş
@paretowilfredo Affettik ama unutmadık.
Geçmişin tehlikesi insanın köle haline gelmesidir. Geleceğin tehlikesi ise insanın robot haline gelmesidir...
Erich Fromm
Bir rüzgar kulaklarımdan hiç eksilmiyor;
Esirgenmiş bir dünyada müthiş yalnızım.
Geri dönsen bile ben artık o ben olmayacağım,
Yüreğim sızlıyor bu roman iyi bitmeyecek...
Hasan Hüseyin
Gün usulca karardı pencerede,
Gece oldu lambaya bakıyordum
Camda, yalnızlığı gördüm derinde.
Vay benim alınyazım, işsizliğim...
Oktay Rifat
Tam bir sene ha? Yaşanan şeylerin derinliğinden midir 1 sene çok az geldi şimdi düşününce. Zamanın izafi olması böyle bir şey demek ki...
Çok sular aktı, çok yağmura denk geldik dostum...
Mesele yağmur sonrası toprak kokusunu da sevebilmekte, güneşi beklerken.
Şimdilik toprak kokusuyla yetiniyoruz, ama biliyoruz ki güneş de doğacak, sabah da olacak ve en önemlisi kışın ardından o beklenen bahar gelecek...
Yanılgılarımızın çoğu düşüneceğimiz yerde duygulanmak ve duygulanacağımız yerde düşünmekten doğar.
Birisi bir şarkı söylemesin kederle
Tenimde bir titreme kirpiklerimde buğu
Kısa söz basit eşya kedi sevgisi
Aktıkça ağaran bir suyum zamanın ırmağında
Nerden mi anlıyorum yaşlandığımı
Kadınlar daha güzel kadınlar daha uzak...
Şükrü Erbaş
Aklımın son kırıntılarını da burada harcıyorum
Bundan böyle ibreler hep eskiye vuracak
Yakınmıyorum, yerinmiyorum hiçbir şeyle
Kalırsa odalarda unutulmuş birkaç şiir
Bir yeniyetmenin altını çizeceği dizeler benden
Senin adın nasılsa bir gün hepsini tamamlayacak...
Ahmet Erhan
Sadece herkesin okuduğu kitapları okursan, sadece herkesin düşündüğünü düşünürsün.
Haruki Murakami
Üzgün bir erguvan ağacıyla konuşuyorum
Ayrılığın zorlaştığı yerdeyim ve dalgınlığım
Bir mülteci hüznüne dönüyor artık bu kentte
Ahmet Telli
Gitmek. Bir büyü gibi saran
Ağrılar yumağı, kışkırtılmış
Düşlerdir ki sen şimdi
Esirgeme kendini kalbim
Kederin o derin yalnızlığından...
A.Telli
Bir önceki alımda mülakatlar Şubat 2016'da yapılıp mülakat sonucu 19 Aralık 2016'da açıklanmıştı. Tabi o dönem hareketli bir dönemdi, 9 ay sürmüştü güvenlik soruşturmaları vs.
Susarsak susarmışız da, ölçemezmiş kimse derinliğini
Kim bulacak derinliğin kalbini
Sana kızar mıyım hiç
Bana bir gül ver...
Edip Cansever
@merve1-2 Zaten her hafta uzun metrajlı film çeker gibi 120 dakikalık bölüm çekeceğiz diye mantık sınırlarını bayağı bir zorluyorlar. Kötünün iyisi olarak takip ediyorum ben de. Hataların çoğu fark ediliyor, bazı meseleler oldu bittiye getiriliyor ama kemer olayı gözümden kaçmış. İyi yakalamışsınız.
Gururla bakıyorum dünyaya.
https://www.youtube.com/watch?v=9wbh0KhwRFw