Arkadaşlar 10,665 kişi başvurmuş. http://dokuman.osym.gov.tr/pdfdokuman/2016/SAYISTAY/SayisalBilgiler18112016.pdf
garipbülbül
@garipbülbül
garipbülbül tarafından gönderilen en iyi iletiler
-
RE: Kültür-Sanat / Bugün hangi kitaptan kaç sayfa okudunuz? Okuduğunuz kitaptan bir bölüm/anekdot paylaşır mısınız?
Bir tatmini, bir arzunun doyuma ulaşmasını umut edip beklemek suretiyle bir insanın peşinen yaşadığı haz ondan elde edilebilecek gerçek haz ve mutluluğu alıp götürür. Çünkü biz bir şeyi ne kadar bekleyip dört gözle onun yolunu gözlersek gelip çattığında ondan elde edeceğimiz tatmin de o kadar azalır. Buna karşılık hayvan böyle bir peşin zevkten yoksundur, ama gerçek zevkin darası da yoktur, dolayısıyla gerçek ve o an mevcut şeyin, bizzat bölünmemiş ve azalmamış şeyin tadını doyasıya çıkarır. Benzer şekilde kötü şeyler de hayvanın üzerine sadece kendi gerçek ağırlıklarıyla çullanırlar, halbuki bizim üzerimize çoğu kez korku ve öngörünün kötülüğün korkusunu on katına varan büyütmesiyle gelirler.
ARTHUR SCHOPENHAUER, Hayatın Anlamı -
RE: Geceye bir söz bir şiir bırak :)
Hoş muhabbet güzel olur yarinen
Gahı batın gahı zahir görünen
Türlü türlü irenklere bürünen
Gendin binbir donda sır eden vardır.Mahcemal üstüne telin aşkına
Derde derman olan dilin aşkına
Garip bülbül gimi gülün aşkına
Düşüp gece gündüz zar eden vardır.
Neşet Ertaş -
RE: SAYIŞTAY ÇIKMIŞ KLASİK SINAV SORULARI.
1.Toplam hasılat fiyat esnekliği lişkisini şekil çizerek açıklaynız. Marjinal hasılat denklemini esneklik ve fiyat cinsinden yazınız.
2. Farksızlık eğrisi yaklaşımında tüketici tercihlerine ilişkin temel varsayımları yazınız.
3. Likitide tuzağı ve para talebinin faiz haddine duyarsız olduğu durumda maliye politikasının etkinliğini iki ayrı şekil çizerek açıklayınız.
4. Likidite tercihi teorisinde faiz haddi ile paranın dolanım hızı arasındaki ilişkiyi anlatınız. -
RE: Kültür-Sanat / Bugün hangi kitaptan kaç sayfa okudunuz? Okuduğunuz kitaptan bir bölüm/anekdot paylaşır mısınız?
Sınırlı sorumlu şirketlerin ardındaki fikir, insanlığın en dahiyane buluşlarından biridir. Homo sapiens bin yıllarca bu şirketler olmadan yaşadı. Yazılı tarihin büyük bölümünde, mala mülke sadece etten kemikten, iki ayağı üstünde duran, büyük beyinli insanlar tarafından sahip olunabilirdi. Eğer 13. yüzyıl Fransasında Jean diye biri yük arabası atölyesi kursaydı bizzat kendisi işyeri olurdu. Yaptığı bir yük arabası bir hafta sonra bozulsa, satın alan kişi Jean'ı şahsen dava ederdi. Borçları ödemek için kendi şahsi mallarını satması gerekirdi: evini, ineğini veya toprağını. Hatta çocuklarını bile köle olarak vermesi gerekebilirdi. Jean atölyesinin ortaya çıkardığı tüm durumlar için tamamen ve sınırsız olarak sorumluydu.
Eğer o dönemde yaşasaydınız, bir işyeri açmadan önce muhtemelen bir daha düşünürdünüz. Elbette bu hukuki durum girişimciliği baltalıyordu.
Bu yüzden insanlar kolektif olarak sınırlı sorumlu şirketlerin varlığını hayal etmeye başladılar. (...) Geçtiğimiz bir kaç yüzyılda bu tür şirketler ekonomik ortamın başlıca aktörleri haline geldiler ve biz onlara o kadar alışmış durumdayız ki, onların hayal gücümüzde yaşadığını unuttuk. Sadece zihinlerimizde var olmalarına rağmen, hukuk sistemimiz onları yasal ve adete etten kemikten yapılmış yaratıklar olarak tanır.
(HAYVANLARDAN TANRILARA SAPIENS, YUVAL NOAH HARARI) -
RE: Kültür-Sanat / Bugün hangi kitaptan kaç sayfa okudunuz? Okuduğunuz kitaptan bir bölüm/anekdot paylaşır mısınız?
Çocuklarımıza kendi dünyalarından önce sekizinci kat göklerdeki yıldızların ve devinimlerinin bilimini öğretmen büyük bir saflıktır.
Anaksimenes, Pythagoras'a şunu yazmış: 'Gözlerimin önünde ölüm ve kölelik dururken yıldızların düzeniyle nasıl uğraşabilirim? ( Çünkü o sırada İranlılar vatanına karşı savaşa hazırlanıyordu) Herkesin şöyle düşünmesi lazım: Bizi para tutkusu, mevki tutkusu, saygısızlık, geri kafalılık içimizden yıkarken gidip de dünyanın dönüşüyle mi uğraşacağım?'
Çocuğa, daha akıllı ve daha iyi olmasına yarayacak şeyleri öğrettikten sonra mantığın, fiziğin, geometrinin ne olduğunu anlatırız. Böylece kafası işlemeye başladıktan sonra seçeceği bilimin kolayca hakkından gelebilir.
MONTAIGNE- DENEMELER -
RE: Kültür-Sanat / Bugün hangi kitaptan kaç sayfa okudunuz? Okuduğunuz kitaptan bir bölüm/anekdot paylaşır mısınız?
Öğretmenin sana vermese bile piyanoda daha çok hoşuna giden şeyleri çal. En çok yapmayı sevdiğin şeylerden öğrenirsin, öyle ki zamanın nasıl geçtiğini bile fark etmezsin. Sıklıkla işlerime öylesine gömülüyorum ki öğle yemeği yemeyi bile unutuyorum.
(On bir yaşındaki Hans Albert'a, 4 Kasım 1915)
ALBERT EINSTEIN, BENİM SÖZLERİMLE DÜNYA -
RE: 30 Ekim 2016 SAYIŞTAY Başkanlığı Denetçi Yardımcılığı Sınavı.
GY: 10/5, GK: 14/1, İKTİSAT :15/5, MALİYE: 15/5, HUKUK: 16/4, PUAN:92,117, SIRALAMA:67.
Herkesin gönlünün muradına ermesini diliyorum. -
RE: SAYIŞTAY ÇIKMIŞ KLASİK SINAV SORULARI.
1.Ticari örf ve adetler ile teamüller hakimin yargışamasına esas olur mu? Gerekçeleriyle yazımız? Bu konuda tacirle tacir olmayan arasında fark varmıdır?
2. Ticari işletmenin devrine dahil placak unsurlara uc ornek veriniz. Dışarda brakmanın ölçüsü nedir. Devrin geçerli olabilmesi için gerekli işlemleri yazınız
3.Anonim şirketlerde yçnetim kurulunun iirketle iş yapma yasağı nedir ve bı yasağa aykırı davranışların sonuçları nedir?
4.Poliçede cironun türlerini yazınız ve bunların işlevlerini açıklayınız. -
RE: SAYIŞTAY ÇIKMIŞ KLASİK SINAV SORULARI.
@frustration Hocam, krizden önce finansal piyasalarda istikrarı sağlamak merkez bankalarının temel amaçları arasında değilken, kriz sonrasında finansal istikrarı sağlamaya yönelik makro sakıngan para politikası uygulamaları hız kazandı. Merkez bankalarının politikalarında ki en önemli değişiklik bu. Bir çok ülkenin likidite tuzağına düşmüş bulunması maliye politikasını zorunlu kılıyor. Ama politikaların sonuçları istendiği gibi değil. Enflasyon, işsizlik, büyüme rakamları beklenenden uzak. Türkiyede en önemli değişikliklerden biri faiz koridoru uygulaması. Bizdede ucuz dolardan kaynaklı talep artışı ve buna bağlı olarakta enflasyon istihdam artışına neden olmamış görünüyor. Kitap şuan yanımda yok ama buna benzer şeyler yazıyordu.
garipbülbül tarafından gönderilen son iletiler
-
RE: 2016 SAYIŞTAY DENETÇİ YARDIMCILIĞI MÜLAKAT SÜRECİ
@paretowilfredo @Antimülakat İlginiz için teşekkürler.
-
RE: 2016 SAYIŞTAY DENETÇİ YARDIMCILIĞI MÜLAKAT SÜRECİ
6 ay oldu neredeyse yazılı sınav sonucu açıklanalı.
-
RE: 2016 SAYIŞTAY DENETÇİ YARDIMCILIĞI MÜLAKAT SÜRECİ
Çok uzadı daha da uzayacak gibi. Allah bize dayanma gucu versin.
-
RE: Geceye bir söz bir şiir bırak :)
Hoş muhabbet güzel olur yarinen
Gahı batın gahı zahir görünen
Türlü türlü irenklere bürünen
Gendin binbir donda sır eden vardır.Mahcemal üstüne telin aşkına
Derde derman olan dilin aşkına
Garip bülbül gimi gülün aşkına
Düşüp gece gündüz zar eden vardır.
Neşet Ertaş -
RE: KPSS Alan Sınav Soruları Paylaşım Platformu 2017
GK-GY: 87D-25Y
HUKUK: 21D-15Y
İKTİSAT: 32D-6Y
MALİYE: 32D-7Y
MUHASEBE: 23D-10Y
Oranlayınca netler geçen yılkine çok yakın çıkıyor ama bu sene puanlama nasıl olur bilmiyorum. İnşallah bol alımlı bir yıl olur da bu yıl çektiğimiz sıkıntıları unutturur. -
RE: Kültür-Sanat / Bugün hangi kitaptan kaç sayfa okudunuz? Okuduğunuz kitaptan bir bölüm/anekdot paylaşır mısınız?
Cezaevinde kalkmakta olan iki hükümlünün, şartlı tahliye kurulunun önüne çıkması planlanmış. Hükümlülerden biri kurulun huzuruna 11.27' de çıkıyor. Diğer hükümlünün kurul önüne çıktığı saat ise 13.15. Suçlar ve ceza süreleri aynı.
İlk hükümlünün şartlı tahliyesine izin verilmezken, karar ikinci hükümlü için olumlu. Neden? Kararda etkili olan şey ne? Irk mı? Görünüş mü? Yaş mı?
Bin yargı kararının alındığı 2011 tarihli bir çalışmaya göre ana etken, yukarıda sıralananlardan herhangi biri değil, daha çok açlıktı. Bir hükümlünün şartlı tahliye şansı, kurulun yemek molasının hemen sonrasına denk gelmesi durumunda en yüksek değer olan yüzde 65'e çıkıyor, ama bir oturumun sonuna doğru değerlendirilen hükümlü için en düşük değer olan yüzde 20'ye iniyordu.
Yani farklı ihtiyaçlar önem kazandıkça, kararlardaki öncelik sıralamaları da değişir; koşulların değişmesi, değerlendirmelerinde değişmesine neden olur.
DAVID EAGLEMAN-BEYİN
SGK mülakatında sıram yemek molasının hemen sonrasındaydı. Belki bu nedenle şansım biraz artmıştır -
RE: 2016 SAYIŞTAY DENETÇİ YARDIMCILIĞI MÜLAKAT SÜRECİ
@KNUT-Wicksell Herşey olağan dışı gelişiyor belki hemen çağırırlar mülakata diye umut ediyorum.
-
RE: 2016 SAYIŞTAY DENETÇİ YARDIMCILIĞI MÜLAKAT SÜRECİ
Eriğin allarına
El attım dallarına
Baka baka kör oldum
O yarin yollarına diye bir türkü var. Ben de o hesap baka baka kör oldum Sayıştay'ın sayfasına :)Bugün de bir haber yok. -
RE: Kültür-Sanat / Bugün hangi kitaptan kaç sayfa okudunuz? Okuduğunuz kitaptan bir bölüm/anekdot paylaşır mısınız?
Bu nasıl bir kuvvettir ki, akşama kadar bankada çalışan muhasebeciye, hindistan cevizi, ananas gibi yeryüzünün az bulunur tropikal lezzetlerini getirebilmektedir?
Bu ne büyüleyici bir organizasyondur ki, bir kış günü, gece yarısından sonra bulvarda kokareç yapar? Kimden öğrenir sarı gülleri sevdiğimizi de, seralarda yetiştirirler?
Hepimiz başkalarının sorumluluklarını iyi biliriz, ama içimizden kaçımız, tatil için yola çıkmadan Marmaris Belediye Başkanı'na bir telgraf çeker de, ekmeksiz kalmamak için önlem alınmasını ister?
Her gün aldığımız gazetenin, biz tatile çıktığımızda kime satılacağı umurumuzda değildir.Yapmamız gereken birçok şeyi yapmadığımız halde, mekanizma, insanı hayran bırakan o mükemmel işleyişini, hiç aksatmadan sürdürür.
Milyonlarca insanı kaynakların kıtlığı konusunda bilgilendiren, karşılanmasına öncelik verilecek ihtiyaçlar konusunda ikna eden ve onlar arasında sessiz ama mükemmel bir haberleşme sağlayan bu büyüleyici mekanizma, fiyat mekanizmasıdır.
İSMAİL BULMUŞ, Mikro İktisat -
RE: Kültür-Sanat / Bugün hangi kitaptan kaç sayfa okudunuz? Okuduğunuz kitaptan bir bölüm/anekdot paylaşır mısınız?
Bir tatmini, bir arzunun doyuma ulaşmasını umut edip beklemek suretiyle bir insanın peşinen yaşadığı haz ondan elde edilebilecek gerçek haz ve mutluluğu alıp götürür. Çünkü biz bir şeyi ne kadar bekleyip dört gözle onun yolunu gözlersek gelip çattığında ondan elde edeceğimiz tatmin de o kadar azalır. Buna karşılık hayvan böyle bir peşin zevkten yoksundur, ama gerçek zevkin darası da yoktur, dolayısıyla gerçek ve o an mevcut şeyin, bizzat bölünmemiş ve azalmamış şeyin tadını doyasıya çıkarır. Benzer şekilde kötü şeyler de hayvanın üzerine sadece kendi gerçek ağırlıklarıyla çullanırlar, halbuki bizim üzerimize çoğu kez korku ve öngörünün kötülüğün korkusunu on katına varan büyütmesiyle gelirler.
ARTHUR SCHOPENHAUER, Hayatın Anlamı