Hayatım Sınav tarafından gönderilen en iyi iletiler
-
RE: Geceye bir söz bir şiir bırak :)
Sen el kadar bir kadınsındır
Sabahlara kadar beyaz ve kirpikli
Bazı ağaçlara kapı komşu
Bazı çiçeklerin andırdığı
İş bu kadarla bitse iyi
Bir insan edinmişsindir kendine
Bir şarkı edinmişsindir, bir umut
Güzelsindir de oldukça, çocuksundur da
Saçlarınla beraber penceredeyken
Besbelli arandığından haberli
Gemiler eskirken, deniz eskirken limanda
Sevgili -
RE: Geceye Bir Şarkı Bırak
@1903bjk Üniversite için evden ayrılırken abim bir MP3 sıkıştırdı cebime içi ezginin günlüğü dolu
eksik bir şey mi var ile başlayıp küçücük gemi sulara attın şimdi kendini diye devam eden. O yüzden çok ayrı bir anlamı var bu şarkıların benim için.
Yol, özlem demek. Belki ayağını sıcak, başını serin tut...
İyi geceler
https://youtu.be/nHoXYrhJTcs -
RE: Geceye bir söz bir şiir bırak :)
Hangi zorluğu yenmemiş insanoğlu.
Hele taşıyorsa içinde bu insanca sevgiyi.
Güzel günler zorlu duraklardan geçer sevdiğim.
Damla damla birikiyor insan.
Damla damla sevgili...
Bir gün akıp gideceğiz hayata...
Duvarlar yıkılacak, açılacak bütün kapılar bilesin.
Yılmaz Güney....
Hadi kalk
İzmir'lere filan gidelim.
Turgut Uyar -
RE: Geceye Bir Şarkı Bırak
Terketmedi sevdan beni
Aç kaldım, susuz kaldım
Hayın, karanlıktı gece
Can garip, can suskun
Can paramparça
Ve ellerim, kelepçede
Tütünsüz, uykusuz kaldım
Terketmedi sevdan beniAhmed Arif
-
RE: Geceye bir söz bir şiir bırak :)
...
Eylül’dü.
Di’li geçmiş bir zamandı yaşadığımız
Adımlarımızın kısalığı bundandı
Bundandı gözlerimin durgunluğu.
Sarı sıcak cümlelerde sözün kadar yalan,
Ellerin kadar ıssız,
Sen kadar zamansız molalar veriyordum
Ve çocuksu bir bencillikti hüznümüz.Eylül’dü.
İzlerini çizdiği zaman ansızın gidişin,
Şimdi yoktu bi anlamı suskunluğun.
Çırılçıplak kalakaldım sessizliğinin orta yerinde.
Sonra sesime yankı vermeyen uçurumlar kıyısında yürüdüm bir zaman
En çok sesini aradım.
Gözlerinse asılı bıraktığın yerdeydiler hâlâ.
Gözlerini sildi zaman..Dedim ya... Eylül’dü.
Savruluşu bundandı kimsesizliğimizin.Cemal Süreya
-
RE: Kültür-Sanat / Bugün hangi kitaptan kaç sayfa okudunuz? Okuduğunuz kitaptan bir bölüm/anekdot paylaşır mısınız?
Filmle ilgili başlığı gördüğümde birde kitapla ilgili olanı olsa ne güzel olurdu demiştim içimden
Güzel hafif kaldı
Burda okuduğum anekdotların ben de yarattığı sevinci yine en son okuduğum kitaptan bir anekdotla anlatmak isterim
"Yaklaştım ve şişkinliğin diktatörtgen biçiminden bu biraz şişmiş olan cepte ne taşıdığını anlar gibi oldum: bir kitaptı! Dizlerim titremeye başkadı:bir KİTAP! Dört ay boyunca elime tek bir kitap almamıştım ve bir kitabı, insanın birbirine eklenmiş kelimeleri, satırları, sayfaları görebileceği, farklı, yeni, yabancı, dikkati çeken yerlere yönlendirici düşünceleri okuyabileceği, izleyebileceği, beynine alabileceği bir kitabı sadece kafamda canlandırmanın bile aynı zamanda hem heyecanlandıcı hem de uyuşturucu bir etkisi vardı..." şeklinde devam ediyor Stefan Zweig- Satranç' taBugün ne okudunuz deseniz şu ara sadece söyleyebileceğim 'muhasebe sürecinde dönem başı işlemleri, işine devam eden işletmelerde dönem başı işlemleri...' gibi şeyler olur. @Phoenix @Antimülakat yazdıklarınız çölde bulduğum bir bardak su gibi geldi susuzluğuma
-
RE: Geceye Bir Şarkı Bırak
...
Kendimin ellerinden tutunca,
içimden nehirler gibi akmak geliyor;
yollara çıkmak, yolculuklara bakmak geliyor.
...
Yılmaz Odabaşı
https://youtu.be/eNV3UvmWleI -
RE: Okuyalım! Bol Bol Okuyalım! Vaktinde Okuyalım! Ama Ne Okuyalım? Kitap Öneri Tavsiye Başlığı
@antimülakat Akıcı denince ben polisiye romanlara yönelirim genelde. Bu konuda J.C. Grange'i ve Ahmet Ümit'i beğeniyorum. Olay örgüsünü güzel kuruyorlar.
Jean-Christophe Grangé: Leyleklerin Uçuşu, Kızıl Nehirler'i özellikle tavsiye ederim.
Ahmet Ümit: Patasana aklımda yer etmişti. Yalnız J.C.Grange konusunda sizden ricam ilk 30-40 sayfaya aldanmayın. Karakter tanıtımına öncelik verdiği için daha yavaş ilerliyor ama devamını nefesini tutarak okumanız muhtemel. -
RE: Sgk 8.promosyon denetmen yardımcılığı
@escobar_p Sgk 8.promosyon denetmen yardımcılığı içinde söyledi:
@paretowilfredo kralsın volume 2
Geriye bir tek kuruma girmem kaldı
:)aynı şeyi içimden geçirdim ama bana sıra gelmeyecek sanırım bu ilanda
-
RE: Adminlere Soru
@aliveli Benim de bahsettiğiniz şekilde değiştirdiğim iletilerim var. Mülakatımın olumsuz sonuçlandığı sıkıntılı bi süreçte düşünemedim sanırım bencillik olduğunu. Kusuruma bakmayın.
Yeni düzenlemelerden artı/eksi kutusunun açılma olayı güzel olmuş emeğinize sağlık. -
RE: 2016 Aralık GUY Sınavı
Saçımın bir kısmını kazıtmak istiyordum sınav gelir diye vazgeçmiştim. İyi bari içimde kalmamış olacak, zira sınav gelene kadar uzar.
-
RE: Geceye bir söz bir şiir bırak :)
Yaktım yanlış Fatih tarafından yürütülen gemileri...
-
RE: Kültür-Sanat / Bugün hangi kitaptan kaç sayfa okudunuz? Okuduğunuz kitaptan bir bölüm/anekdot paylaşır mısınız?
Asistan doktorlar yavaş yavaş konferans odasındaki yerlerini aldılar. Lochton saatine baktı ve konuşmasına başladı.
"Bugün 'psikoterapi için mükemmel hasta' kavramı üzerine konuşmak istiyorum. Biz bu hastaya kısaca YAVIS diyoruz. YAVIS young(genç), attractive (çekici), verbal (konuşkan), insightful(iç görülü, bilgili) ve wealthy (varlıklı) sözcüklerinin baş harflerinden meydana gelir. Tabii oradaki "S" dolar işaretinin yerine geçer." Lochton eline tebeşir alarak tahtaya $ işareti çizdi. O ideal hastasını anlatmaya devam ederken, ben de onun hayal dünyasında yaşadığını düşünmeye başladım çünkü biz asistan doktorlar YAVIS'i neredeyse hiç görmüyorduk. Kliniğimizi ziyaret eden sosyopat, uyuşturucu bağımlısı, toplum dışına düşmüş kişileri tedavi etmeye alışkındık biz. Zengin, akıllı insanlar sorunlarını deneyimli özel doktorlarla çözüyordu, psikiyatri ihtisasının birinci yılındaki doktorlarla, indirimli fiyat karşılığı değil." Bir Psikiyatristin Gizli Defteri- Gary Small, Gigi Vorgan
Bu bana Michel Foucault' nun Kliniğin Doğuşu' nda doktorlara dair söylediklerini anımsattı: "Doktorlar da insandır ve bir sınıfa mensuptur. Gelirleri ve konumları gereği burjuva sınıfının içinde yer alırlar. Her ne kadar toplumun geneline yardım ediyor görünseler de asıl amaç burjuva sınıfından biri hasta olduğunda yeterli veriyle gerekli tedaviye sahip olabilmektir. Bu şekilde özetleyebiliriz fikirlerini. Uzun oldu biraz kusura bakmayın. -
RE: Geceye bir söz bir şiir bırak :)
İnsanın yüreğindeki ağırlık, duymayı dileyipte duydukları arasındaki mesafe kadar beter. Rüzgar en sert dilediklerinden eser de duramazsın karşısında. Duramazsın da deniz büyütürsün içinde, martılar üzerinde kanatları avaz avaz sessiz bir sözleşme gibi bilmeden.
Kederin pusulan olursa eğer fırtınalar edinirsin hoyratlığı çizgilerinde iz bırakan. Kırdıkların girdabın olur, çıkamazsın kısır döngüden, göremezsin uzanan ellerin narinliğini kor olur istesende tutamazsın. Bir alçalır bir yükselir de taşar zaman zaman akar cizgilerinden yolunu bulur. Sessizce süzülür kelimeler sus olur ağırlaşır... ağırlaşır... ağırlığıyla çeker diplere göremezsin firuzanlığı. O zaman anlarsın dilediklerinden ötesi alamaz kadrandan kederi.
Ne zaman diner fırtına ne-za-man...Çırpın, didin, düş, kalk...
Bilirim yine benim kendimi bir sinek kuşunun bedenine hapseden...Yarım vuruşluk notalarda kalbim, saniyelik tekrarlanır çırpınışlarım yinede iğne ucu kadar hayatımın tadı...
Yapabildiği kadar dingin, yapamadığı kadar gücenik...