TercihiniYap Forum
    • Kayıt Ol
    • Giriş
    • Arama
    • Kamu Rehber
    • Kategoriler
    • Okunmamış
    • Güncel
    • Popüler
    • Kullanıcılar
    • Gruplar
    1. Ana Sayfa
    2. pikaçu
    P
    • Profil
    • Takip Edilenler 2
    • Takipçiler 1
    • Konu 1
    • İleti 78
    • En İyi 20
    • Tartışmalı 0
    • Gruplar 0

    pikaçu

    @pikaçu

    41
    İtibar
    699
    Profil Görüntülemeleri
    78
    İleti
    1
    Takipçiler
    2
    Takip Edilenler
    Katılım Tarihi: Son Çevrimiçi Zamanı:

    pikaçu Takip etme Takip Et

    pikaçu tarafından gönderilen en iyi iletiler

    • RE: Vergi Müfettiş Yardımcılığı Sınavı(2017)

      Şu otobüste ne işim var diyorum hala. Sırf annemin belki bildiğin yerden gelir diretmesiyle geliyorum sınava.😂 Guy, KPSS, SGK sonucunu bekle derken bunaldım ve son hafta kitap yüzü açamadım, halim kalmadı ama işte aileyide kıramıyor insan. Macera olsun bakalım, umarım yarın akşam geri dönmeme sebep olacak kadar kötü geçmez. Hepimize başarılar dilerim şimdiden.🙏

      KPSS A içinde yayımlandı
      P
      pikaçu
    • RE: Sgk 8.promosyon denetmen yardımcılığı

      Hayırlı kandiller arkadaşlar. 🙏

      KPSS A içinde yayımlandı
      P
      pikaçu
    • RE: Sgk 8.promosyon denetmen yardımcılığı

      Böyle bir durumda bile muhabbet, tebessüm tavan. Allah eksik etmesin inşallah hiçbir zaman, gülümsettiniz. 🙏

      KPSS A içinde yayımlandı
      P
      pikaçu
    • RE: Hazine ve Maliye Müfettiş Yardımcılığı Alım İlanı 2020

      @krugman daha yüksek puan alıp sen başvur o zaman. Hem işte çalış ham gel evde ders çalış; yemek, temizlik, alışveriş vs bunlardan bahsetmiyorum bile.. Adam çalışmış, puanını almış ve istediği teftiş kuruluysa neden başvurmasın ? Sanki duya, guya, sgk denetmenliğine başvurdu. Zaten alımın 15 kişi olduğu yerde +90 puan yapamamışsan o klasik sınavdan umut bekleme. Bu arada +90 olup küçücük bir farkla kaçıranlar için gerçekten üzgünüm, hayırlısı. İnşallah daha çok çalışırsın ve daha iyileri senin olur.

      KPSS A içinde yayımlandı
      P
      pikaçu
    • RE: 2020 Vergi Müfettiş Yardımcılığı Alım İlanı

      @bulut25 ben anlıyorum sizi lakin bilanço, mizan vs istemediği için yapmamış olmanın çok büyük bir hata olarak görüleceğini sanmıyorum diyorum. Diyelim ki her monografi maddesinin belli bi puanı var diyelim ve açılış kaydını olaki üstü kapalı istediler ve de yapmadık, kalkıp büyük bir puan kırmazlar. Sadece eğer açılış maddesi için de 2-3 artık kaş puan öngörmüşlerse onu vermezler. Ama dediğin gibi bilanço, mizan vs düzenleyecek oldan evet hataya sebep olur lakin istememişler. Ben de firmanın açılış yaptığını varsayıp doğrudan T cetveline attım tüm hesapları; belirttiğiniz gibi devreden, hesaplanan ve indirilecek kdv ve de 153 hesabının borç-alacak kalanını tespit etmek için.

      KPSS A içinde yayımlandı
      P
      pikaçu
    • RE: Geceye bir söz bir şiir bırak :)

      YALNIZ BİR OPERA
      ölü bir yılan gibi yatıyordu aramızda
      yorgun, kirli ve umutsuz geçmişim
      oysa bilmediğin bir şey vardı sevgilim
      ben sende bütün aşklarımı temize çektim.
      sildim, bozdum, yeniledim,
      kibirle en guzeli bu dedim,
      ama en sonunda her seyi temize cekip yanında bittim..
      ...
      imrendiğin, öfkelendiğin
      kızdığın, ya da kıskandığın diyelim
      yani yaşamışlık sandığın
      geçmişim
      dile dökülmeyenin tenhalığında
      kaçırılan bakışlarda
      gündeliğin başıboş ayrıntılarında
      zaman zaman geri tepip duruyordu.
      ve elbet üzerinde durulmuyordu.
      sense kendini hala hayatımdaki herhangi biri sanıyordun,
      biraz daha fazla sevdiğim,
      biraz daha önem verdiğim.
      oysa ben seni herkesten fazla, herkesten tutkulu sevmistim...
      ...
      başlangıçta dogruydu belki.
      sıradan bir serüven,
      rastgele bir ilişki gibi başlayıp,
      gün günden hayatıma yayılan,
      varlığımı ele geçiren,
      büyüyüp kök salan bir aşka bedellendin.
      ve hala bilmiyordun sevgilim
      ben sende bütün aşklarımı temize çektim
      anladığındaysa yapacak tek şey kalmıştı sana
      bütün kazananlar gibi
      terk ettin
      hem bırakmak istedin izini bir murekkep balıgı gibi
      hem de donmenin yakısmayacagı butun yolcular gibi
      arkana bakmadan gittin..
      bakakaldım bindigin taksinin ardından
      ne bir selam ne bir veda
      tekrar gorusecekmis gibi oylesine
      hicbir sey degismeyecekmis gibi sıradan
      umursanmaz herhangi bir sekilde
      ...
      yaz başıydı gittiğinde,
      ardından,
      senin için üç lirik parça yazmaya karar vermistim.
      kimsesiz bir yazdı.
      yoktun.
      kimsesizdim.
      çıkılmış bir yolun ilk durağında
      bir mevsim
      bekledim durdum.
      çünkü ben aşkın bütün çağlarından geliyordum.
      her yere seni yazdım
      gonderilmemis sahibini arayan mektuplar biriktirdim
      herkese seni anlattım
      ictim, agladım
      ...
      bu epik olumume ragmen
      sanırım lirik sözcüğü en çok yüzüne yakışıyordu
      yüzündeki küskün kedere,
      gür kirpiklerinin altından kısık lambalar gibi ışıyan gözlerine
      çerçevesine sığmayan
      munis, sokulgan, hüzünlü resimlerine
      lirik sozcüğü en çok yüzüne yakışıyordu
      yaz başıydı gittiğinde.
      sersemletici bir rüzgar gibi geçmişti haziran.
      haziran'da olmek zor diyenlere inat
      haziran'da da olunurmus, anladım
      ...
      seni bir şiire düşündükçe
      kanat gibi, tüy gibi,
      dokunmak gibi uçucu ve yumuşak şeyler geliyordu aklıma.
      önceki şiirlerimde hiç kullanmadığım bu sözcük
      usulca düşüyordu bir kağıt aklığına,
      belki de ilk kez giriyordu yazdıklarıma, hayatıma.
      her yerden sen fıskırıyordu
      her mektuba sinirle oturup askla muhurluyordum
      senden nefret ettigim kadar seni seviyordum
      birini nefret ettigin kadar cok sevmek?
      ne garip sey...
      ...
      yaz başıydı gittiğinde.
      bir aşkın ilk günleriydi daha.
      aşk mıydı, değil miydi?
      bunu o günler kim bilebilirdi?
      "eylül'de aynı yerde ve aynı insan olmamı isteyen"
      notunu buldum kapımda.
      altına saat:13.00 diye yazmıştın,
      ve 13.07'ydi onu bulduğumda.

      daha o gün anlamalıydım bu ilişkinin yazgısını
      takvim tutmazlığını
      aramızda bir düşman gibi duran
      zaman'ı
      daha o gün anlamalıydım
      benim sana erken
      senin bana geç kaldığını

      gittin.
      koca bir yaz girdi aramıza.
      yaz ve getirdikleri.
      döndüğünde eksik,
      noksan bir şeyler başlamıştı.
      sanki yaz, birbirimizi
      görmediğimiz o üç ay,
      alıp götürmüştü bir şeyleri hayatımızdan,
      olmamıştı, eksik kalmıştı.
      esasen yalan soyluyorum
      aylar sonra birbirimizi buldugumuzda ve ben sana gecen gun seni anımsadım dedigimde
      "o kadar az anımsamıyorsundur beni" sorunun arkasını, sozlerinin altyazısını
      anlamamıs olmayı isterdim
      belki o zaman severek ayrılanlardan oldugumuzu
      bu kadar iyi bilmezdim
      ...
      kırılmış bir şeyi onarır gibi başladık yarım kalmış arkadaşlığımıza.
      adımlarımız tutuk,
      yüreğimiz çekingen,
      körler gibi tutunuyor,
      dilsizler gibi bakışıyorduk.
      sanki ufacık bir şey olsa birbirimizden kaçacaktık.

      fotoromansız, trüksüz, hilesiz, klişesiz bir beraberlikti bizimki.
      zamanla
      gözlerimiz açıldı,
      dilimiz çözüldü
      güvenle ilerledik birbirimize.
      gittin.
      şimdi bir mevsim değil, koca bir hayat girdi aramıza.
      biliyorum
      ne sen dönebilirsin artık,
      ne de ben kapıyı açabilirim sana.

      şimdi biz neyiz biliyor musun?
      akıp giden zamana göz kırpan yorgun yıldızlar gibiyiz.
      birbirine uzanamayan
      boşlukta iki yalnız yıldız gibi
      acı çekiyor ve kendimize gömülüyoruz
      bir zaman sonra
      batık bir aşktan geriye kalan iki enkaz olacağız yalnızca
      kendi denizlerimizde sessiz sedasız boğulacağız
      ne kalacak bizden?
      bir mektup, bir kart, birkaç satır ve benim su kırık dökük şiirim...
      sessizce alacak yerini nesnelerin dünyasında
      ne kalacak geriye savrulmuş günlerimizden
      bizden diyorum, ikimizden
      ne kalacak?
      ...
      şimdi biz neyiz biliyor musun?
      yıkıntılar arasında yakınlarını arayan öksüz savaş çocukları gibiyiz.
      umut
      ve korkunun
      hiçbir anlam taşımadığı bir dünyada
      bir şey bulduğunda neyi, ne yapacağını
      bilmeyen
      çocuklar gibi
      ve elbet biz de bu aşkta büyüyecek
      her şeyi bir başka aşka erteleyeceğiz
      ...
      kış başlıyor sevgilim
      kar da başladı
      oysa hoşnutsuzluğumun kışı bu
      bir yaz daha geçti hiçbir şey anlamadan
      oysa yapacak ne çok şey vardı
      ve ne kadar az zaman
      kış başlıyor sevgilim
      iyi bak kendine!
      gözlerindeki usul şefkati
      teslim etme kimseye, hiçbir şeye
      upuzun bir kış başlıyor sevgilim
      ayrılığımızın kışı başlıyor
      giriyoruz kara ve soğuk bir mevsime.
      ...
      kitaplara sarılmak, dostlarla konuşmak,
      yazıya oturup
      sonu gelmeyen cümleler kurmak,
      camdan dışarı bakıp puslu şarkılar mırıldanmak...
      böyle zamanlarda her şey birbirinin yerini alır
      çünkü her şey bir o kadar anlamsızdır
      içimizdeki ıssızlığı dolduramaz hiçbir oyun
      para etmez kendimizi avutmak için bulduğumuz numaralar
      bir aşkı yaşatan ayrıntıları nereye saklayacağınızı bilemezsiniz
      çıplak bir yara gibi sızlar paylaştığınız anlar,
      eşyalar gözünüzün önünde durur
      birlikte yarattığınız alışkanlıklar
      korkarsınız sözcüklerden, sessizlikten de; bakamazsınız aynalara,
      cağrışımlarla ödeşemezsiniz
      bana her sey seni hatırlatıyor..
      ask bu muymus, sevda bu muymus..
      ah bu sarkıların da gozu kor olsun..
      ...
      dışarda hayat düşmandır size
      içeride odalara sığamazken siz, kendiniz
      bir ayrılığın ilk günleridir daha
      her şey asılı kalmıştır bitkisel bir yalnızlıkta
      ...
      gün boyu hiçbir şey yapmadan oturup
      kulak verdiğiniz saat tiktakları
      kaplar tekin olmayan göğünüzü
      geçici bir dinginlik, düzmece bir erinç
      fişten çekilmiş bir alet kadar tehlikesiz
      bakınıp dururken duvarlara
      ...
      boş bir çuval gibi, çalmayan bir org gibi, plastik bir çiçek, unutulmuş bir oyuncak,
      eski bir çerçeve gibi, hani, unutsam eşyanın gürültüsünü, nesnelerin dünyasinda
      kendime bir yer bulsam, dediğimiz zamanlar gibi
      kendimizin içinden
      yeni bir kendimiz çıkarmaya zorlandığımız anlar gibi
      yeni bir iklime, yeni bir kente,
      bir tutkunluk haline, bir trafik kazasına, bir opucuge
      başımıza gelmiş bir felakete, işkenceye çekilmeye,
      ameliyata alınmaya kendimizi hazırlar gibi
      tutunmaya calısıyoruz..
      tutunmak zorundayız..
      oysa ben bu sensiz sefaleti ve acıyı yasamaya sana halatlarla baglanmayı
      gururumu hice sayıp
      ayaklarına kapanıp "gitme..." diye yalvarmayı tercih ederdim
      insan ne garip mahlukat
      utanılacak seyler yapıyor
      utanılacak seyler yapmak istiyor
      ...
      yani dayanmak ve katlanmak için silkelerken bütün benliğimizi
      ama öyle sessiz baktığımız duvarlar gibi olmaya çalışırken,
      ve kazanmış görünürken derinliğimizi
      ne zaman ki, yeniden canlanır bağışlamasız belleğimizde
      bir an'ın, yalnızca bir an'ın bütün bir hayatı kapladıgı anlar
      o tiktaklar kadar önemsiz kalır şimdi
      hayatımıza verdiğimiz bütün anlamlar
      ...
      denemeseniz de, bilirsiniz
      hiç yakın olmamışsınızdir intihara bu kadar
      ...
      bana zamandan söz ediyorlar
      gelip size zamandan söz ederler
      yaraları nasıl sardığından,
      ya da her şeye nasıl iyi geldiğinden.
      zamanla ilgili
      bütün atasözleri gündeme gelir yeniden.
      hepsini bilirsiniz zaten,
      bir işe yaramadığını bildiğiniz gibi.
      dahası onlar da bilirler.
      ama yine de güç verir bazı sözler, sözcükler,
      öyle düşünürler.
      bittiğine kendini inandirmak,
      ayrılığın gerçeğine katlanmak,
      sırtınızdaki hançeri çıkartmak,
      yüreğinizin unuttuğunuz yerleriyle yeniden karşılaşmak
      kolay değildir elbet.
      kolay değildir
      bunlarla baş etmek, uğruna içinizi öldürmek.
      zaman alır.
      zaman,
      alır sizden bunların yükünü
      o boşluk dolar elbet,
      yaralar kabuk bağlar,
      sızılar diner, acılar dibe çöker.
      hayatta sevinilecek şeyler yeniden fark edilir.
      bir yerlerden bulunup yeni mutluluklar edinilir.
      o boşluk doldu sanırsınız
      oysa o boşluğu dolduran eksilmenizdir
      hayatta bosluk dolduranlardan degil bosluk yaratanlardan olmalı demis sair..
      o sairi neden bu kadar benimsemistin sevgili?
      ...
      gün gelir bir gün
      başka bir mevsim, başka bir takvim, başka bir ilişkide
      o eski ağrı
      ansızın geri teper...
      dilerim geri teper...
      yoksa gerçekten
      bitmişsinizdir.
      ...
      her şeye iyi gelen zaman sizi kanatır...
      ...
      bir düşün
      emek ve aşkla güzelleştirilmiş bir dünya
      bizim boyle bir dunyamız vardı oysa
      dunde, bundan oncede...
      ...
      bu şiire başladığımda nerde,
      şimdi nerdeyim?
      solgun yollardan geçtim.
      bakışımlı mevsimlerden
      ikindi yağmurlarını bekleyen
      yaz sonu hüzünlerinden
      gün günden puslu pencerelere benzeyen gözlerim
      geçti her çağın bitki örtüsünden
      oysa şimdi içimin yıkanmış taşlığından
      bakarken dünyaya
      yangınlarla bayındır kentler gibiyim:
      çiçek adlarını ezberlemekten geldim
      eski şarkıları,
      sarhoşların ve sucluların unuttuklarını hatırlamaktan
      uzun uzak yolları tarif etmekten
      haydutluktan ve melankoliden
      giderken ya da dönerken atlanan eşiklerden
      duyarlığın gece mekteplerinden geldim
      bütünlemeli çocuklarla geçti
      gençliğimin rüzgara verdiğim yılları
      içdökmelerin vaktinden geldim.
      ...
      bu şiire başladığımda nerde,
      şimdi nerdeyim?
      yaram vardı. bir de sözcükler
      sonra vaat edilmiş topraklar gibi
      sayfalar ve günler
      ışık istiyordu yalnızlığım
      kötülükler imparatorluğunda bir tek şiir yazmayı biliyordum
      ilerledikçe...kaybolup gittin bu şiirin derinliklerinde
      aşk ve acı usul usul eriyen bir kandil gibi söndü
      daha şiir bitmeden.
      karardı dizeler.
      ask...bitti. soldu siir.
      büyük bir şaşkınlık kaldı o fırtınalı günlerden
      yalan soyluyorum
      bitmiyorsun
      silip silip yeniden yazıyorum
      bitmiyorsun
      bitmeyeceksin
      ...
      daha önce de başka şiirlerde konaklamıştım
      ağır sınavlar vermiştim değişen ruh iklimlerinde
      aşk yalnız bir operadır, biliyordum: operada bir gece
      uyudum, hiç uyanmadım.
      mataramda tuzlu suyla, oteller kentinden geldim
      her otelde biraz eksilip, biraz artarak
      yani coğalarak
      tahvil ve senetlerini intiharlarla değiştirenlerin
      birahaneler ve bankalar üzerine kurulu hayatlarında
      ağır ve acı tanıklıklardan
      geçerek geldim. terli ve kirliydim.
      sonra tımarhanelerde tımar edilen ruhum
      maskeler ve çiçekler biriktiriyordu
      linç edilerek öldürülenlerin hayat hikayelerini de...
      korsan yazıları, kara şiirleri, gizli kitapları
      ve açık hayatları seviyordu.
      buraya gelirken
      uzun uzak yollar için her menzilde at değiştirdim
      atlarla birlikte terledim yolları ve geceleri
      ödünç almadım hiç kimseden hiçbir şeyi
      çıplak ve sahici yaşayıp çıplak ve sahici ölmek için
      panayır yerleri...panayır yerleri...
      ölü kelebekler...ölü kelebekler...
      sonra dünyanın bütün sinemalarında bütün filmleri seyrettim.
      adım onların adının yanına yazılmasın diye
      acı çekecek yerlerimi yok etmeden
      acıyla baş etmeyi öğrendim.
      yoksa bu kadar konuşabilir miydim?
      ...
      ipek yollarında kuzey yıldızı
      aşkın kuzey yıldızı
      sanırsın durduğun yerde
      ya da yol üstündedir
      oysa çocukluktan kalma gökyüzünde hileli zar
      bize zarlar hep hileli
      ölü yanardağlar, ölü yıldızlar
      ve toy yaşın bilmediği hesap: ışık hızı
      ...
      şimdi her şey dolu dizgin ve çoğul
      şimdi her şey kesintisiz ve sürekli bir devrim gibi
      şimdi her şey yeniden
      yüreğim, o eski aşk kalesi
      yepyeni bir mazi yarattı sözcüklerin gücünden
      ...
      dönüp ardıma bakıyorum
      yoksun sen
      ey sanat! her şeyi hayata dönüştüren.. Murathan MUNGAN

      DİĞER içinde yayımlandı
      P
      pikaçu
    • RE: Sgk 8.promosyon denetmen yardımcılığı

      Bedeli Ödenecek İlaçlar lisetesi bile açıklamamışlar bugün. Sıfır ekşın, sıfır heyecan. 😂😬🤣

      KPSS A içinde yayımlandı
      P
      pikaçu
    • RE: Sgk 8.promosyon denetmen yardımcılığı

      Sanırım herkes gk-gy kasıyor.😬🤣

      KPSS A içinde yayımlandı
      P
      pikaçu
    • RE: Sgk 8.promosyon denetmen yardımcılığı

      Silinmiştir

      KPSS A içinde yayımlandı
      P
      pikaçu
    • RE: Vergi Müfettiş Yardımcılığı Sınavı(2017)

      @edaa Çok teşekkür ederim, az çok bir taslak oluştu kafamda.

      KPSS A içinde yayımlandı
      P
      pikaçu

    pikaçu tarafından gönderilen son iletiler

    • RE: 2020 Vergi Müfettiş Yardımcılığı Alım İlanı

      @kizilderili Üstadım, sonuçların ne zaman açıklanacağı ile ilgili, bizimle paylaşabileceğiniz, bir bilginiz, tahmininiz, öngörünüz var mıdır ?

      KPSS A içinde yayımlandı
      P
      pikaçu
    • RE: 2020 Vergi Müfettiş Yardımcılığı Alım İlanı

      @c-kennedy kesin olarak derken ?

      KPSS A içinde yayımlandı
      P
      pikaçu
    • RE: 2020 Vergi Müfettiş Yardımcılığı Alım İlanı

      @emir nedense benim içimde öyle bir hissiyat yok, sanki en iyi ihtimalle haftaya açıklanacakmış gibi geliyor.

      KPSS A içinde yayımlandı
      P
      pikaçu
    • RE: 2020 Vergi Müfettiş Yardımcılığı Alım İlanı

      @c-kennedy hocam, kaldı bir gün. İnşallah duyumunuz gerçekleşir.

      KPSS A içinde yayımlandı
      P
      pikaçu
    • RE: 2020 Vergi Müfettiş Yardımcılığı Alım İlanı

      @paşalı-müf hocam ben anlatamıyorum sanırım, sınav komisyonu sürekli bir komisyon değil, değişiyor. Belki müfettişin sınav komisyonunda yer almadan önce başladığı ve beklettiği inceleme olabilir ve matrah artırımından dolayı onu tamamlıyor olabilir dedim, yani sadece ihtimal dedim, kesinlik yok. Ayrıca bu durumun vergi dairesinde çalışmakla ne alakası var ? Vergi dairesinde çalışan birinin, vdk sınav komisyonunda yer alan müfettişin başka işlerle uğraşıp uğraşmadığını bilme zorunluluğu mu var ? Ben bağlantı kuramadım ama teşekkür ederim yorumunuz için, bundan sonra diğer kurumlarında iş ve işleyişine, görev dağılımına vs daha dikkat etmeye çalışacağım.

      KPSS A içinde yayımlandı
      P
      pikaçu
    • RE: 2020 Vergi Müfettiş Yardımcılığı Alım İlanı

      @pikaçu küçük bir ilave yapayım, zamanaşımlı olsun ya da olmasın 7326 sayılı kanundan yararlanarak, matrah artırımında bulunanların incelemesi 02/08/2021 tarihine kadar yetiştirilmeye çalışıldı. 02/08/2021 ve ağustosun son gününe kadar gelecek raporlarda da ise ağustosun sonu beklenip mükellefin matrah artırımı yapıp yapmadığı (yukarıda açıkladığım gibi) dikkate alınacak.

      KPSS A içinde yayımlandı
      P
      pikaçu
    • RE: 2020 Vergi Müfettiş Yardımcılığı Alım İlanı

      @lex-fori Ayrıca tamamlanmayan, devam eden incelemeler (zamanaşımlı incelemeler de dahil) yine olağan periyodunda tamamlanarak vergi dairelerine intikal ettirilecektir

      KPSS A içinde yayımlandı
      P
      pikaçu
    • RE: 2020 Vergi Müfettiş Yardımcılığı Alım İlanı

      @paşalı-müf Ayrıca tamamlanmayan, devam eden incelemeler (zamanaşımlı incelemeler de dahil) yine olağan periyodunda tamamlanarak vergi dairelerine intikal ettirilecektir.

      KPSS A içinde yayımlandı
      P
      pikaçu
    • RE: 2020 Vergi Müfettiş Yardımcılığı Alım İlanı

      @lex-fori şimdi arkadaşım sana tahakkuk servisinde 1 sene, kdv iade servisinde 2,5 sene çalışmış ve dereceyle uzmanlığını almış biri olarak yanıt vereceğim. 2016 yılı incelemeleri normalde kasıma kadar tamamlanıp, vergi dairelerine 15 kasıma (daha erken de olabilir ama alınan karar dahilinde daha geç iletilmesinin önüne geçmişlerdi çünkü inceleme raporu sonucana göre tarh edilen vergilerin, cezaların özellikle e-tebliğ adresi olmayanlara tebliği vs gibi nedenlerle) kadar iletilir, gerekli işlemlerin yapılması için ve 2016 yılına ait bir inceleme 31/12/2021 tarihinde zamanaşımına uğrar; incelenememişse geçmiş olsun. Fakat bu sene ağustosun sonunda başvuruları bitecek olan yapılandırma kanunundan faydalanılabilmesi için ellerindeki incelemeleri (zamanaşımlı incelemeler dahil) 02/08/2021 tarihine kadar yetiştirilmesi istendi. Ha ilgili yıllarda matrah artırımında bulunan mükelleflerin incelenmesi kapatıldı ya da mükellef matrah artırımında bulunmadıysa gelen inceleme raporlarına yapılacak işlemler ağustos sonuna kadar bekletiliyor çünkü mükellefin matrah artırımında bulunmasına karşılık ya işlem yapılmayacak ya da vergi müfettişinin düzenlediği inceleme raporu sonucunda önerilen tarhiyatın matrah artırımındaki tutardan daha fazla olması durumunda aradaki fark tarh ettirilecek vs vs. Ben de ihtimal dahilinde belki sınav komisyonunda görevlendirilmeden önce almış oldukları zamanaşımlı (zamanaşımsız incelemeler de dahil) incelemeleri tamamlamaya çalışmış olabilirler dedim. Kesinlikle incelemeleri yetiştiyorlar demedim. Ama bir müfettiş arkadaşınız varsa 02/08/2021 tarihine kadar inceleme yetiştirme muhabbetini sorarsınız onlar da size daha aydınlatıcı bilgi verirler lakin alaycı üslubunuza kırıldım. İyi akşamlar

      KPSS A içinde yayımlandı
      P
      pikaçu
    • RE: 2020 Vergi Müfettiş Yardımcılığı Alım İlanı

      @paşalı-müf Ben kesinlikten bahsetmedim, ihtimal dahilinde olabilir dedim, mantıklı bir neden bulmaya çalıştım. Bunda saldırılacak bir taraf göremiyorum.

      KPSS A içinde yayımlandı
      P
      pikaçu