Geceye bir söz bir şiir bırak :)

[otuzyılsavaşı]

@paretowilfredo
Acıdan Geçtim Güzelleştim
https://www.youtube.com/watch?v=AWJZ_5SSmhw

[plansız]

“Biz koşuyu kaybettikten sonra da koşan atlarız.”

Cemal Süreya

…………

“Seninle yıkasaydım acılar dehlizini,
Ne kaderi suçlamak kalırdı, ne intihar.”

Nurullah Genç

……………

“Güzel yine de güzel solarken bile
Çünkü her soluş merhamet uyandırıyor
Çünkü merhametti ona önceden rengi veren de.”

İsmet Özel

[plansız]

…
Ekledim ben tattığım her şeyi denizlere
Bildiğim ne varsa onlar da hep denizlerden
Sen de bir deniz gibi yerleştir onu istersen
Sevdayı
Ve köpüklendir
Ve yaşlandır ki işte kederi anlamasın
Ama dur, her deniz yaşlıdır zaten
Öğrenmez ama öğretir mutluluğu
Bizim sevdamız da öyledir, iyi şiirler gibi
Biraz da herkes içindir. Ve gelinciğin ikinci tadına benzemeli
Var eden kendini birincisinden
Yani bir sevdayı sevgiye dönüştüren.
…
Edip Cansever

[paretowilfredo]

...

Kirli yüreklere bulanmış ve
temiz yürekleri kirleten eller
Bırakmalı mavi mürekkepli kalemleri ellerinden.
Çünkü edebi olmayanın
Edebiyatı olmaz.

[otuzyılsavaşı]

"Acıya daha duyarlı olmadan hazza daha duyarlı olamayız."

Alan Watts

[1umut]

“Daha çok mutlu günlerimiz olcak...”

https://youtu.be/l-OsZJ0BpU8

[Hayatım Sınav]

Allah der ki: "Hayvanlar benim sessiz kullarımdır. Onlar şimdi zulme susuyorlar ama hesap günü konuşacaklardır."
Mevlana

[elisa]

@1umut forumda aşkı memnu rüzgarı:) toplumca bu aralar bütün duyguların zirve de yaşandığı çılgın zamandan geciyoruz forumda nasibini alıyor bundan:)

[1umut]

@elisa yaa dimii:(( izleyip izleyip ağlayasım gelio. Sizleri de etkilemeyim diye sayın adminimize beni yasakla forumdan dedim ama yapmadı:(( @paretowilfredo sayın admin bey keşke yasaklasanız

[elisa]

@1umut niye ya yasaklamasin hocamız:) hepimiz arada dibi görürüz önemli olan ayağa kalkabilmektir. Bari şöyle bol açılı bişey izleyip aglasaydiniz bu diziye aglanilir mi:))

[paretowilfredo]

...

Fırtına dindikten sonra arda kalan ahşap evlerin kalıntıları gibi batar insanın yüreğine hasret ve acı ve hüzün kıymık kıymık. Soluk almak, can vermek kadar zûldür o yüreğe öylesine. Yarım kalan her şey ama her şey hatırlanır ömrün bir mürekkep damlasının kağıda damlayıp yayıldığı koyu - mavi bir noktasında. Çocukken yarım kalan oyun, yiyemeden düşürdüğün ve içinde ukte o dondurma, almak için paranın yetmediği düşündeki vitrinin en güzel oyuncağı ya da belki içemeden döktüğün bir bardak su da. Düşün, hatırlayacaksın hepsini, bardakta kalmış, soğumuş yarım kalmış çay gibi. Ah bu dem, acıyor soğudukça sevgi de yürekte. Acın öfke değil yüreğine vurulmuş pranganın yüküdür. Taşımaya çalışmak, sürüklemektir ömrünü sırtındaki ağır küfede kendini taşırcasına. Bize özgü topraklarımız vardı, sadece bizde yetişen mavi çiçekli bir yayla gibi. Mâliki emekçi bir yürekti yalnızca, bir yüreğe kendini ilmek ilmek düş ile ören düşbaz bir yürek. Şimdi geleceğe ürkek, kendine kırgın, herkese dargın, anıya dalgın bir yürek. Nedendir bu darlık diye sorma boşa. Neden boğuluyor gibi soluklarım diye suçlu arama. Başkasının hayatını ve dâhi doğrularını yaşamaktaki ısrarıyla yaşayan ve başkasının mutluluğunu çalan yüreğin darlığıdır bu. Bilesin ki başkasına biçilmiş düşler ve mutluluklar, sıkar yüreğini ve dar gelir çalana, çaldıklarını taşıdıkça.

...

https://www.youtube.com/watch?v=J0D4NGCnCe0

[1umut]

@elisa hocam iste ruh halini sen düşün....:)))
bu dizi de bana o yaşlarımı, o mutlu günlerimi hatırlatıyor die etkiliyor beni. Yoksa içerikten değill:))

[1umut]

@elisa ayrıca ağlatmaklı bol acılı video tavsiyelerinizi de alırım:)

“Yaşasın ağlamak.”

[elisa]

@1umut benimkilwr ağır gelir dermisim:) ağlamak için birçok swbebimiz olsada biz hep gulelim:) dünde kalamayiz geçmiş artık yok ve yarını da kaybetmemek için bugüne sahip çıkmalıyız. Carpe diem:)

[cinnamon]

Ne zaman öğreneceksiniz bilmiyorum ki
Evlerin yalnız eşyalardan yapılmadığını...

Şükrü Erbaş

[otuzyılsavaşı]

@1umut
"ağlatmalıklı" hocam

https://www.youtube.com/watch?v=gnwUQ-Md-XI

https://www.youtube.com/watch?v=e-_yOXN_8kA (1:56-1:58)

"acı çekmeye gönüllü olmak..."
"hepimiz hayallerimizin kurbanıyız.."

ilk bu sahneler geldi aklıma nedense

"nerden aklıma geldi bilmiyorum her şey olup bittikten ... yıl sonra... mazide tamamlanmamış ödev kalmasın diye herhalde"

[1umut]

@otuzyılsavaşı tam toparlandım derken çok ağlatmalıklı oldu bunlar da:(

-yazarım sana.

-yazma.
O zaman bekliyor insan. E buraya çok az insan geliyor, çok insan gidiyor. Kalan da bekliyor ama bazen çok uzun bekliyor. Yani hani mesela zannediyorsun ki bir yoldan birisi gelecek, boş uzun bir yol, devamlı ona bakıyorsun. Sonra kimse gelmiyor. Yazma onun için.

:((
İçmem ama bu emoji güzel gitti şuan.

[otuzyılsavaşı]

@1umut

içilmez mi hocam :))
tekrar toparlanırsın defalarca dağılıp toparlanıyoruz zaten...
lanet olsun

[elisa]

Tarihin orta noktasında, tarihin sonunu getirdiklerini zannedenler aslında herkesi kendi duzenlerine köle ederek insanlığın sonunu getirmektedirler. Ruhumuzu kaybedip, dört duvar arasına sıkıştırılan bedenlerimiz yorgun, nefes alamiyoruz. Sürekli öz benligimize yeni değerler kazandirilmak isteniyor. Vücut artık sadece bir savunma hali içersinde. Artık kendimize ait değiliz. Çünkü duygularimiz bile sistemsel bir kurnazlikla yönlendiriliyor. Aniden değişen ruh hallerimiz üzerinde kurulan hegemonyaya farketmeden bağlandık. Ölü kentlerimizin duvarlarına daha fazla mutsuzluk resmedilmeye başlandı. Ve artık taşıyamaz olduk bu zor yılların yükünü. Göremedigimiz , duyamadigimiz bir bilinmezlikle karşı karşıyayız. Bunun mücadelesi nasıl verilir bilmiyoruz ama bu mücadeleyi önce kime karşı verecegimizi biliyoruz. Kendimize karşı. Aynada kaybetmek üzere olan hayaletimize karşı olacaktır.

[elisa]

Tarihin orta noktasında, tarihin sonunu getirdiklerini zannedenler aslında herkesi kendi duzenlerine köle ederek insanlığın sonunu getirmektedirler. Ruhumuzu kaybedip, dört duvar arasına sıkıştırılan bedenlerimiz yorgun, nefes alamiyoruz. Sürekli öz benligimize yeni değerler kazandirilmak isteniyor. Vücut artık sadece bir savunma hali içersinde. Artık kendimize ait değiliz. Çünkü duygularimiz bile sistemsel bir kurnazlikla yönlendiriliyor. Aniden değişen ruh hallerimiz üzerinde kurulan hegemonyaya farketmeden bağlandık. Ölü kentlerimizin duvarlarına daha fazla mutsuzluk resmedilmeye başlandı. Ve artık taşıyamaz olduk bu zor yılların yükünü. Göremedigimiz , duyamadigimiz bir bilinmezlikle karşı karşıyayız. Bunun mücadelesi nasıl verilir bilmiyoruz ama bu mücadeleyi önce kime karşı verecegimizi biliyoruz. Kendimize karşı. Aynada kaybetmek üzere olan hayaletimize karşı olacaktır.