6)Aşırı Yararlanmayı anlatınız.
III. Aşırı yararlanma
MADDE 28- Bir sözleşmede karşılıklı edimler arasında açık bir oransızlık varsa, bu oransızlık, zarar görenin zor durumda kalmasından veya düşüncesizliğinden ya da deneyimsizliğinden yararlanılmak suretiyle gerçekleştirildiği takdirde, zarar gören, durumun özelliğine göre ya sözleşme ile bağlı olmadığını diğer tarafa bildirerek ediminin geri verilmesini ya da sözleşmeye bağlı kalarak edimler arasındaki oransızlığın giderilmesini isteyebilir.
Zarar gören bu hakkını, düşüncesizlik veya deneyimsizliğini öğrendiği; zor durumda kalmada ise, bu durumun ortadan kalktığı tarihten başlayarak bir yıl ve her hâlde sözleşmenin kurulduğu tarihten başlayarak beş yıl içinde kullanabilir.
7)Kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilmesi durumunda müsadereye kim karar verir?
Başvuru Madde 256 –
(1) Müsadere kararı verilmesi gereken hâllerde, kamu davası açılmamış veya kamu davası açılmış olup da esasla beraber bir karar verilmemişse; karar verilmesi için, Cumhuriyet savcısı veya katılan, davayı görmeye yetkili mahkemeye başvurabilir.
10)Medeni hukukta yorum yöntemleri nelerdir?
a. Yasama Yorumu
Bu yorum türünde yorumu yapan makam kanunu hazırlayan merciin kendisidir. Yani meclis tarafından yapılmış olan yorumdur. Kanunları düzenleyen makam yasamadır. Yasamanın kararları tüm ülkeyi bağlayıcı bir nitelik taşımaktadır. Bu yüzden yasamanın yaptığı yorum uyuşmazlığın çözümünde görev yapacak olan mahkemeyi de etkilemekte yani kuvvetler ayrılığı prensibini zedelemektedir. Hukuku ilgilendirmeyen konularda düzenleme bulunmaması boşluk olarak nitelendirilemez. Yasama yorumu sadece 1924 Anayasası’nda uygulama alanı bulmuştur.
b. Yargı Yorumu
Kanun hükmünün uyuşmazlığın çözümü esnasında çözüm yapacak mercii yani yargı organı tarafından yorumlanmasıdır. Mahkemenin hükümde yaptığı bu yorum sonucunda hüküm meydana gelecek ve içtihat oluşmuş olacaktır.
c. Bilimsel Yorum
Kanun hükmünü hukuk bilimi ile uğraşan kişilerin yorumlamasıdır. Bir anlamda kanunlar ile ilgili yazılmış olan makaleler ve bilimsel diğer yayınlardır. Bu yorum türünün de içtihatlar gibi bağlayıcılığı bulunmamaktadır.
ç. Deyimsel (Lafzi – Gramatikal) Yorum
Kanunda geçen kelimelerin, deyimlerin, sözcüklerin anlamları üzerinden yapılan yorum yöntemidir. Bu yorum yönteminde hareket noktası kanunda geçen ve yorumu yapılacak olan kelimelerdir.
d. Amaçsal (Gai) Yorum
Her kanunun bir yapılış amacı bulunmaktadır. Kanunlar durağan olduğundan değişen toplum ve değişen toplumda aynı amaçlara ulaşmak her zaman kolay olmayabilir. Kanunların değişen toplumda yapılış tarihindeki amacı hala taşıyıp taşımadığı konusunda yapılan yorum yöntemi amaçsal yorum olarak adlandırılmaktadır.
e. Sistematik Yorum
Her kanunun diğer kanunlar ile bağlantısı ve alakası bulunmaktadır. Bir kanunun diğer kanunlar içerisindeki yeri ve önemine yönelik yapılan yorum yöntemi sistematik yorumdur. Sistematik yorumda baz alınan kanunların diğer kanunlar arasındaki ilişkisi incelenmektedir.
Bir kanunun diğer kanunlar içerisindeki yeni ve önemine dair yapılan yorum yöntemi sistematik yorumdur.
f. Tarihi Yorum
Kanunun yorumlanırken yapılış tarihindeki iradelerin yorumlandığı, kanunu yapanların yaptığı tarihteki iradeleri üzerinden kanun hükmünün yorumlanmasıdır. Bu yorum yönteminde kanunun yapılış tarihine gitmek ve o anki düşünceleri açığa çıkarmak en önemli çabadır.