Geceye bir söz bir şiir bırak :)
-
@harun-resid Eyvallah dostum. Var olasın.
-
Bir eylüldü başlayan içimde
Ağaçlar dökmüştü yapraklarını
Çimenler sararmıştı
Rengi solmuştu tüm çiçeklerin
Gökyüzünü kara bulutlar sarmıştı
Katar gidiyordu kuşlar uzaklara
Deli deli esiyordu rüzgar
Dağılmıştı yazdan kalan ne varsa
Yaşanmamış bir mevsim gibiydi baharNeydi o bir zamanlar
Sevmişliğim, sevilmişliğim
O heyheyler, o delişmenlikler neydi
Ne bu kadere boyun eğmişliğim
Ne bu acıdan korlaşan yürek
Ne bu kurumuş nehir; gözyaşım
Önümdeki diz boyu karanlıklar da ne
Ne bu ardımdaki kül yığını; elli yaşımBeni kötü yakaladın haziran
Gamlı, yıkık eylül sonuma
Bir ilk yaz tazeliği getirdin
Masmavi göğünle
Cana can katan güneşinle
Pırıl pırıl engin denizinle girdin içime
Çiçekler açtı dokunduğun
Çimler büyüdü yürüdüğün
Ve güller katmer oldu güldüğün yerde
Başımda senin kuşların kanat çırpıyor şimdi
Oldurduğun yemişlerin ağırlığından
Dallarım yere değiyor
Güneşi batmadan saçlarının
Bir dolunay doğuyor bakışlarından
Gün boyu senden bir meltem esiyor yanan alnıma
Uykusuz gecelerim seninle apaydınlıkBaşım dönüyor, of başım dönüyor yaşamaktan
Ölebilirim artık
Ölme diyorsan; gitme kal öyleyse
Sarıl sımsıkı, tenim ol, beni bırakma
Baksana; parmak uçlarım ateş
Lavlar fışkırıyor göz bebeklerimden
Hadi gel, tut ellerimi, benimle yan
Benimle meydan oku her çaresizliğe
Benimle uyu, benimle uyan
Birlikte varalım on üçüncü aylaraÜmit Yaşar Oğuzcan
-
Yağmur diner mi
Söyle bana
Herkes gider mi
Söyle bana
Çok erken değil mi
Hersey biter mi.. -
Maviye
Maviye çalar gözlerin,
Yangın mavisine
Rüzgarda asi,
Körsem,
Senden gayrısına yoksam,
Bozuksam,
Can benim, düş benim,
Ellere nesi?
Hadi gel,
Ay karanlık...Ahmed Arif
-
‘eğildik
güneşin bürdesi düştü üzerimizden’
yüzümüzde ikindiler birikiyor, dilimizde sözcüklerzamanın korkuluğunda bir kuş
gibi duruyordu evren
an’ı dolduran imgelerin dumanıydı
yahut çağıltılı işaretler kervanı
orda... yaprakların altına yazıyordu kalbimizi.Başımızı döndüren kara taş oyunu
Gibiydi hayat
Eşiğimizde çılgın fırtına
Yüzümüzde açılıp kapanan ölümün defteriydi sanki
Yaz’ı tüketip yazı üretiyorduk hep
Alnımızdakini görenler bile
Biliyordu yaz(ı)ların bedevisi olduğumuzu
Orda... her şey ve herkes savruk deniz halindeydi.Açılan temmuzun festivali
Giydiğimiz güneş ve çayırların serinlik yüküydü
Sözcükleri hüznünün örsüne vurup
Uğultular çıkaran bir vadiydi kalbimiz
Yazın eskimiş çölünde
Kayalara düşmeden kuşlar
Yağmurları inci ve yakuttan işaretler bilirdik
Biz yağmurları hep böyle bilirdik
Orda... vedanın kanlı müziğinden önce.Gecenin maskesini kaldırıp nasıl
Sabahı dökülürdük yollara
Eşiğimizde çılgın bir fırtına
Sorguların tahtı kurulurdu göğsümüzde
Yüzümüz gülün
Ve ölümün dokunuş kitabi, son sözdü
Güzeldi...Kayıptı baharın içimize değip çekilen sesi
Sessizliğin rahmine akan fecir... ve otuz kuş!İsmail Karakurt/Simurg
-
Bu gece en hüzünlü şiirleri yazabilirim
Şöyle diyebilirim: "Gece yıldızlardaydı
Ve yıldızlar, maviydi, uzaklarda üşürler"Gökte gece yelinin söylediği türküler
Bu gece en hüzünlü şiirleri yazabilirim
Hem sevdim, hem sevildim, ya da o böyle söylerBu gece gibi miydi kucağıma aldığım
Öptüm onu öptüm de üstümde sonsuz göklerHem sevdim, hem sevildim, ya da ben böyle derim
Sevmeden durulmayan iri, durgun bakışlı gözlerBu gece en hüzünlü şiirleri yazabilirim
Duymak yitirdiğimi, ah daha neler nelerGeceyi duymak, onsuz daha ulu geceyi
Çimenlere düşen çiy yazdığım bu dizelerSevgim onu alakoymaya yetmediyse ne çıkar
Ve o benimle değil, yıldızlıdır gecelerYürek zor katlanıyor onu yitirmelere
Uzaklarda birinin söylediği türkülerBakışlarım kovalar onu tellim her yerde
Bakışlar sanki onu bana getireceklerBöyle gecelerdeydi ağaçlar beyaz olur
Artık ne ben öyleyim ne de eski gecelerSesim arar rüzgârı ona ulaşmak için
Şimdi sevmiyorum ya, eskidendi sevmelerŞimdi kimbilir kimin benim olduğu gibi
Sesi, aydınlık teni, sonsuz uzayan gözlerSevmiyorum doğrudur, yürek bu hâlâ sever
Sevmek kısa sürdüyse unutmak uzun sürerBu gece gibi miydi kollarıma almıştım
Yüreğimde bir burgu ah onu yitirmelerBudur bana verdiği acıların en sonu
Sondur bu onun için yazacağım dizelerPablo Neruda
-
hayat belki
bir kadının her gün filesiyle geçtiği uzun bir caddedir
hayat belki
bir adamın kendini dala astığı iptir
hayat belki
okuldan dönen bir çocuktur
hayat belki
iki sevişme arası rehavetinde yakılan bir sigaradır
ya da
yoldan geçen bir başkasına şapkasını kaldırarak anlamsız bir gülümseyişle "günaydın" diyen adamın şaşkınca karşıya geçişidir -
...
Aradan geçen zamana
Üzerine sızmış kana
Tükenmiş inanca ve
bitmemiş hınca inat,
Tütüyor odamda buram buram
Soluk mavi örgülü hasret....
-
Müthiş sıkılıyorum. Daha kötüsü, insanlardan soğuyorum galiba..Oysa ben onlarsız, onlara güvenmeden edemem. Ama elimden ne gelir? Sevgiden, yakınlıktan,insanca davranmaktan anlayanlar o kadar az ki. Büsbütün kabalaşmaktansa, uzaklara gitmek daha iyi...
Edip Cansever
-
...
“Kuşlar kuşların yanına,
Yapraklar yaprakların yanına
Hiçbir şey yalnız kalmıyor
İnsandan başka dünyada
Seniha!
duymuyorsun sen kendini
başıboş bir müzik gibisin kırlarda.”Edip Cansever - Seniha’nın Günlüğünden
-
Kim vurduya gitti aşkımız
faili meçhul değilse nefsi müdafaadır…
Ellerimizdeki kelepçenin anahtarı sende
Kavgamızın tek seyircisi bu şehir
Tutunduğumuz tek dal içimizdeki isyandır
Söyle sevgilim sen söyle
Akan kanımızın hesabını kime soracağız?
Kim toplayacak gözyaşlarımızı
Kim koyacak sevgiyi içimize
Gittik gittik gittik
Acılara gittik
Keşkelere gittik
Ben sana sen bana gittik..
Sonra öğrendik ki dünya yuvarlak,kaldık
Sen bağıra bağıra ağlardın ben susardım
Sen duvarları yumruklardın
duvarlarında ellerinin izleri kan içinde
Ben içime içime oyardım kendimi
Sen çimenlere yatıp uyuyakalırdın
Ben banklara tünemiş uykusuz
Sen ot içerdin duman kusardın geceye
Ben tek sigaralık ciğerimle öksürüklerde
Sen aşka inanmazdın sen inanmazdın
Ben maviye inanırdım
Boynumdaki yorgun damarların mavisine
Beyaz dalgaları omuzlayan deniz mavisine
Denizin bittiği yerde başlayan
göğün mavisine inanırdım
Bi de ensemde ki dövmeye inanırdım
Kuş Ölür Sen Uçuşu HatırlaFüruğ Ferruhzad
-
Fazla tevazunun sonu vasat insandan nasihat dinlemektir...
İbn-i Haldun
-
Gök bitti
Hırkama yapıştırılmış kuş resimleriÇocukluğumu bir kitap gibi
Kapatmışlar anne
Akmıyor artık o nehir
Ağır
Ve nazenin.Çıkınımda ne kır çiçekleri var
Ne de börtü böcek sesi
Güneşle arama
Bu kent girdiğinden beriGülümsemek
Yaprakları hışırdatmıyor
Gelinciklere
Ve meleklere göz kırpmıyor
Güneşli çimenlerden uzak
Çok uzak
Asansör içinde yaşamaklaRüyaların bile
Künhü kalmadı
Kaf dağında giden samanyolu yandı/bir gün
bu kentten kaçıp
çiçeklerden elbise giyeceğim
çocukluğumun
şarkılarını söyleyeceğim.../gök bitti
hırkama yapıştırılmış kuş resimleri....İsmail Karakurt/Kuş Resimleri
-
İnsan bazen uzaklarda aradıklarını, burnunun ucundayken göremez. Mutluluklar, yanaklarını sıyıran rüzgarlar gibi ıskalar insanı, o yağmurlardan kaçarken. Oysa her yağmur, gökkuşağını da yanında getirir.
-
Sonbahar sanattır, diğerleri mevsim.
-
...
Büyük aşklar yolculuklarda başlar
Ve serüvenciler düşer yollara
Onlar ki dünyanın son umudu
Soyları tükenmeyen birer şahindirlerNe bir adresleri vardır onların
Ne de aşktan başka bir sığınakları
Ama yaşarlar dünyanın dört bir yanında
Ölümle alay ederler sanki
Neydi onları oradan oraya
Savurup duran şey?Ahmet Telli
...
-
Ölüm bize tutsak
Biz sevdaya
Gönlümüzde acılara daha çok yer var. -
Inancla yürü yolunda
Özgürlük senin kanında
Aslolan yürümektir ışık varsa sonunda
Yolda ölmeye değer
Zafer varsa sonunda.. -
Bu kente yalnızlık çöktüğü zaman
Uykusunda bir kuş ölür ecelsiz
Alıp da başını gitmek istersin
Karanlık sokaklar kör sağır dilsizEy sevda kuşanıp yollara düşen
Bilesin bu sevda dağlar dolanır
Yare ulaşmadan düşersen eğer
Yarına sesinin yankısı kalırGecenin ucunda gün aralanır
Yar sevdası ile bilek bilenir
Sızılı bir ırmak uğurlar seni
Su olup akarsın kır çiçeklenir. -
"İnsansız adalet olmaz
Adaletsiz insan olur mu?
Olur, olmaz olur mu
Ama olmaz olsun"Yarınki sınava