Geceye bir söz bir şiir bırak :)
-
...
Bilge'nin yüreğinde her dilek
Anka kuşu gibi gizli gerek
Damla nasıl inci olur denizde;
Sedefler içinde gizlenerek.Hayyam
-
Zamanın üstünlüğü, hızla bireyin her anlamda zihni yok oluşa doğru adım atmasını sağlamakladır. Oluşturulup sınırlandırılan zamanın değerlerine birey kodlanıp kendini aidiyet hissettiği ölçüde var olabilmektedir. Sadece içinde bulunduğu zaman diliminde değerlendirilen bireyin dün ile bugün arasında ki bağlantısı kesilmiştir. Koparılan bu bağlantı sadece muhakeme gücünü değil, temel evrensel değer bağlantılarını da, kesmiştir. Oysa dün, inşa edilen bir yapı gibi gibidir. Varlığını devam ettirse de yıkılsa da içinde anılarını saklamaya devam eder. Dünü sayesinde varlığını koruyabilen, yaşamı hissedebilen bir yapı gibi insanın da dünü, bugün için kendini yeniden inşa etmesine, bugünün ötesine geçme gücüne erişmesini sağlar. Ancak bu durum düne bağlılığı gerektirmez. Böyle bir durumda birey yine kendini bir zaman da sıkıştırıp bu değerlerle hem kendini hem de başkalarını yargılama hakkını kendinde bulabilir. İşte bu ikilem den kurtulmanın yolu zamanın ötesine geçmeye cesaret etmekle başlar. Ne dünün kölesi ne de bugünün fedaisi (köle), karanlık sis perdesini, başkasının aydınlattığı yoldan geçebilmiştir zamanın ötesine. Yalnızca yolun sonunda pişmanlıklarıyla baş başa kalmışlardır. Eğer kişi içinde bulunduğu zaman diliminin değerlerinin parlak fedaisi konumuna gelirse yarının yeni değerleri karşısında dünün parlaklığı yerini bir saman alevi gibi yokluğa bırakabilir. Değerleri yaratanlar için de durum pek farklı değildir. Değerleri anlam yitirdikçe, yeni değerler karşısında, dünün en azılı savunucuları bugün karşısında yeni değerin fikri anlamda, birer karşı fikir tetikçisine dönüşebilirler. Sadece dün veya bugünün değerlerine sıkışıp ya da aradaki bütün bağlantıları kesip yaşarsanız, zaman sizi şekillendirir ancak zamanın ötesine geçtiğiniz an zaman, avuçlarınızın içinde şekil alacaktır..
https://youtu.be/Le9w2qYeWl4 -
Âh mine’l-aşkı ve hâlâtihî
Ahraka kalbî bi-harârâtihî
(Ah, aşkın elinden ve onun hallerinden; ateşiyle kalbimi yaktı yandırdı... )
-
Şu dünya bir dağ gibidir.
Ona nasıl seslenirsen o da sana sesleri öyle aksettirir.
Ağzından hayırlı bir laf çıkarsa , hayırlı laf yankılanır.
Şer çıkarsa sana gerisin geri şer yankılanır.
Öyleyse kim ki senin hakkında kötü konuşursa , sen o insan hakkında kırk gün kırk gece sadece güzel sözler et .
Kırk günün sonunda göreceksin her şey değişmiş olacak
Senin gönlün değişirse dünya değişir..Şems-i Tebrizi
-
Aç pencereni, gir yatağına
Örtme üzerini, essin soğuk rüzgarlar
Tutulsun her yanın
Bir damla yaş süzülsün gözünden
En ağır uykulara dal
Bir beni gör rüyanda bir de pencereni
Korkma benim adım da karanlık
Benim adım da yalnızlık
Uyan en tatlı yerinde uykunun... -
Uçurumun kenarındayım Hızır
Ulu dilber kalesinin burcunda
Muhteşem belaya nazır
Topuklarım boşluğun avcunda
Derin yar adımı çağırır
Dikildim parmaklarımın ucunda
Bir gamzelik rüzgâr yetecek
Ha itti beni, ha itecek
Uçurumun kenarındayım Hızır
Civan hazır
Divan hazır
Ferman hazır
Kurban hazırUçurumun kenarındayım Hızır
Güzelliğin zulme çaldığı sınır
Başım döner, beynim bulanır
El etmez
Gel etmez
Gülce'm uzaktan dolanır
Uçurumun kenarındayım Hızır
Gülce bir davet
Mecaz değil
Maraz değil
Gülce bir afet
Peri değil
Huri değil
Gülce beyaz sihir
Gülce ölümcül naz
Buram buram zehir
Yar yüzünde infazBir gamzelik rüzgâr yetecek
Ha itti beni, ha itecek
Güzelliğin zulme çaldığı sınır
Uçurumun kenarındayım Hızır
Ben fakir
En hakir
Bin taksir
Ateşten
Kalleşten
Mızrakla gürzden
Dabbetülarz'dan
Deccal’dan, yedi düvelden
Korku nedir bilmeyen ben
Tir tir titriyorum Gülce’den
Ödüm patlıyor Gülce’ye bakmaktan
Nutkum tutuluyor, ürperiyorum
Saniyeler gözlerimde birer can
Her saniyede bir can veriyorum
Ömer Lütfi Mete -
...
Zanların tüm zamanları yıktığı, nehrin tersine aktığı, devrin bütün inançları devirdiği yer burası. Arkamda ölü ruhlar, ruhlar yaşayan bedenlere mezar. Gözümün gördüğü yerde değiller ama biliyorum ki tam arkamdalar.
-
Bir nesil, bilginin cezalandırıldığı ve cehaletin saadet olduğunu öğrenerek yetişiyor. Bir sonraki nesil cahil olduklarını bile bilmeyecek çünkü bilginin ne olduğunu bilmeyecekler.
Ursula K. Le Guin
-
Bilgelik kumaşı satılır bu kentin çarşılarında,hünerin pazarı kurulur. Baştan başa bir bilim ve bilginler ocağıdır vesselâm...
Nedim
-
Cehd eyle bir ârif-i dânâyı bul
Ya bir sanem-i latif ü ra'nâyı bul
Bu ikisinin biri nasib olmazsa
Evkatını zâyi etme tenhayı bul...
Çalış, bilgin bir ârif bul.
Ya bir latif sevgili ve güzel sözlüyü bul.
Bu ikisinin biri nasib olmazsa
Vaktini zayi etme, tenhayı bul.-RUBAİ
-
...
"Kime benzediğimizle ilgilenme,
Kime benzemediğimizdir mührümüz." -
"çünkü isyan bayrağıdır böğrüme saplanan sancı
çünkü harcımı öfkeyle, imanla karıyorum..." -
Hayatınızın hikayesini yazarken kalemi başkasının tutmasına izin vermeyin..
-
Kuşkulandığımda, doğrula kuşkularımı
yatıştır sonra, insancıl kıl beniKorkuyorum, onayla korkularımı
Birlikte direnelim sonraR.Margulies
-
Zarif bir hüzündür bembeyaz dolaşan kuğuya bakarsak
Mücevher titreşimleriyle mütereddit bir akşam suya bakarsak
Fazlasıyla ısındı deniz kaynadı kaynayacak
Dipten bir deprem yaklaşıyor suyun üzerindeki buğuya bakarsak
Ne kadar yoksul ve çıplak görünürse görünsün ağaçlar
O kadar yakındır ilkbahar özsuyu yürümüş dallara uğultuyla bakarsakAtilla İLHAN
-
Bağışla sevdiğim hakkı seversen
Gel ağlatma beni eller içinde
Hep bizi söyleşir bu devri alem
Beni destan ettin diller içinde
Soldu benim gülüm, güller içinde. -
...
Suyun yüzüne yazdı ozanlar:
“Göl kilitli. Gelme.
Ölüleri gömüyorum
kapı dibine.
Su yükselme.
Ölüleri gömüyorum
derine.
Gece, gülme.
Karanlığı sağdım dişlerine,
akar.
Umut, gelme zamansız.
Ölülerimiz kalkar.”Ozanların
hiyeroglif ve çivi yazısından sonra
su yazısını da öğrendikleri duyuldu.Buyurdular: “Sözcükler silinmeli!”
Geldiler.
Gölün üstünde büyük sonsuz bir ışık vardı.Eğildiler
gözleri suda kaldı....
Erdoğan Alkan
-
"Bir insanda üç şey arayın: Zeka, kalp ve dürüstlük. Eğer sonuncusu yoksa ilk ikisiyle de uğraşmayın."
Warren Buffett
-
" Vicdan azabı dedikleri şey ancak bir hafta sürer. Ondan sonra en aşağılık katil bile yaptığı iş için kâfi mazeretler tedarik etmiştir . "
Sabahattin Ali
-
Çocukluk başlı başına bir memlekettir, hatta sılasıdır insanın. Büyüdükçe sıla özlemimiz artar, hayat giderek gurbetleşir. Sanki ne yaşarsak yaşayalım hep gurbetteyizdir. Büyümek, gurbete çıkmaktır...