Bu arada nacizane bir iki paylaşım yapayım. Gördüğüm kadarıyla herkes tipiklik demiş. Ama soru net arkadaşlar. buyrun :
1.2.1. Tipleştirme
Hukuki sonucun ortaya çıkma koşulunu oluşturan somut olayın, kanunda soyut ve genel olarak tanımlanması tipleştirmedir. Diğer bir ifadeyle tipleştirme, kanun koyucunun vergilendirmeye ilişkin genel soyut kurallar koymasıdır. Bu anlamda her soyut hukuk kuralı belirli bir tipi (çerçeveyi) temsil etmektedir. Bu anlamda tipleştirme vergi hukuku ilişkilerinin kanunlaşma aşamasında ortaya çıkmaktadır. Somut maddi olayların belirli tipler olarak soyut hukuk kuralı haline dönüştürülmesidir.
+Tarih sorusu, yanlış olan şık yüzde yüz rusyadır. 1930 yıllarda ruslarla ahbabız. Kaldı ki o yıllarda fransaya olan borcumuzu ekonomik buhran yüzünden ödeyemedik. Pek yakından ekonomik nedenlerle muhalefet partisi kurulmasını istemiştim Atatürk.
+Azalan bakiyeler amortismanı bilanço esasına göre defter tutan kişiler faydalanır. VUK.nunda yazar bakabilirsiniz.
+Hapis cezasını gerektirmeyen suç olarakta, defter ve belgelerin onaylatılmamasıdır. bu usulsüzlük suçudur.
+Diferansiyel olayına gelecek olursak, ben de bu şıkkı tereddütsüz işaretledim. Soruda, aslında bu kavramın bir araç olarak kullanıldığına dikkat çekmek istemiştir.
+Medeni hukukta, taşınmaz satış vaadi sorusuyla ilgili bir tartışma vardı. Soruda, hangisi yanlıştır diyordu. cevap elbette şerh etkisi 5 yıl olduğundan, şıktaki 10 yıl cevabı yanlıştı. Taşınmaz şerhine ilişkin tüm sözleşmeler, satış vaadi hariç etkisi bakımdan 10 yıllık süreye tabidir.
+tarih sorusundan emin değilim ama soru şöyle olmalıydı, götürüldüğü halde sonuç alınmamıştır. şeklindeydi. ben musul sorunu dedim.
sevgiler.