Geceye bir söz bir şiir bırak :)
-
Debord 1967 yılında gösteri toplumu kavramını ortaya atmıştır. Amacı insanlığın nasıl bir gösteri toplumuna dönüştüğü ve izleyici konumunda olduğunu anlatmaktir. Başta iletişim araçları olmak üzere bireyin nasıl tüketici konumuna indirgenmis pasif bir edilgen olduğunu, insan her an harekete gecirilen arzulariyla baş başa bırakılmıştır. Toplum Varoluşunu tüketerek ispatlamakta ve Gösteriyi beklemektedir. Toplum gösteri tarafından kuşatilmış ve dogrular " yalanlarin doğruluğu " altında kaybolmuştur. Çünkü gösteri gerçekliğin tamamına hukmetmektedir. Endüstrinin araçları ve çıkarları doğrultusunda değiştirilmemis ve kirletilmemis bir sey kalmamıştır. Bizlerde bunun hizmetcileriyiz çünkü aklımıza olan guvenimiz sarsılmistir. Belkide birey artık Gregor Samsa gibi böcekleşmeli. Fırsatı varken:)
-
@elisa
Zaman zaman "hamam böceği " olmak istemiyo değilim:)
"modern zaman yalnızlığı,reddediş, uzaklaşma"
O, ben olabilirim -
@1903bjk boceklesmek ağlari örülmüş yalanlardan gerceklere ulasma arzusudur. Hamam böcegi dahil:) övmek gibi olmasin ama düşünebilen her insanın hayalidir boceklesmek aslında
-
Prof. Dr. Ahmet Arslan’la İbni Haldun üzerine..
"Programın bu bölümünde Ahmet Arslan, Doğu’da bilim, felsefe ve insan bilimleri alanında en parlak, en evrensel, en modern insan olarak neden İbn-i Haldun’u gördüğünü dile getiriyor. "
İzlemenizi tavsiye ederim hocam..
-
@elisa
Çok da istenilen bi durum değildir aslinda böcek olmak dayatilan biseydir, kacistir yozlasmis ve yuzeysel iliskilerden, sığ dusuncelerden, dayatmalardan..
Kafka'nin kitabindaki karakter de boyledir.
Toplumca " neden, nasil" sorularini sormayi aklimiza bile getiremezken, umarim kimse sirtustu dustugunde oldugu yerde debelenip duran, kalkamayan, ustelik baskalari yarafindan tiksinilerek bakilan biri gibi hisstmez kendini -
@otuzyılsavaşı
Tesekkur ederim, hemen izliyorum:) -
@1903bjk
rica ederim,iyi izlemeler -
Rızkımı veren Hüda'dır kula minnet eylemem !
-
"Ölür kıyı ölür yazlar
Alır götürür karakış
Her bahar her umuda zorunlu mu
Neden yolcusun bu kadar
Gideceksen
Al götür umudumu
Al götür sonuna kadar"Afşar Timuçin
-
"Hevesleri, beklentileri, erteledikleri, kursağında kalmış kelimeleri, kaçırılmış bakışları, gizledikleri, bitirilmemiş mektupları, susuşları ve istemsiz veda edişleriyle tamamlanmamış bir cümledir insan."
Tarık Tufan -
Öğrendim ki;
Atandığını öğrenmek yıllar sürüyor
Atanamadığını öğrenmek bir dakika(Ataol Behramoğlu'na sevgilerle)
-
BAK HAVA KARARDI,AY KENDİNİ HAFİFTEN GÖSTERİYOR,,,, AKŞAM EZANI GÖNÜLLERİ HUZURA ERDİRİYOR,,,,EVLERDE AŞLAR PİŞMEK ÜZERE,BABALAR GELDİ GELECEK,,,,HERKEZDE BİR UMUT BUGÜN GENE MUTLU BİTECEK. BEN İSE BİR KÖŞEYE ÇEKİLMİŞ BİRŞEYLER OKUMAKTAYIM,,,,,,AKŞAM OLMUŞ SABAH OLMUŞ PEKTE UMURSAMAMAKTAYIM,,,,,ELİMDE SİGARA KARŞIMDA İNCE BELLİ,BİRAZDA IŞIK,,,,,NEREDESİN SİTAREM NEZAMAN BİTRCEK BU YALNIZLIK...?
-
Bilakis onca sınırın, onca yalçın duvarın,
Oldukça itici kapısı aniden açılır,
Ancak sabık kayanın muradıdır yarın!
Her nefer kolay ve densiz alınır:
Buluttan, sisten, sağanaktan yalın,
Alır bizi, kendisiyle, zan onunla aşılır,
Hoş tanırsınız, alçak uçar tüm kuşaklarda,
Bir kanatlanma ve çağlar arkamızda!Johann Wolfgang von Goethe
-
...
Olağanca kalabalık,
Olabildiğince yalnız. Varsa ki fersahlarca mesafe yol arkadaşlarınla aranda, önce tek tek o mesafeleri kat etmelisin varış için. Öneriler basit ama tatbiki bir tek ssna vacip. Sen ketum ve suskunsun, olağan suçlusun yani. Sen düşünceliysen eğer mişlerle çevrelenirsin. Asla düşünmemişler oysa ki karşısındakilerin düşündüklerini. Basit can simitleri gibi sarılıyorlar çabasız nasiplere. Mukadder olanın en ucuz ve dahi bedava olanına.
Yapamıyor ve deniyorsun,
Deniyor kayboluyorsun,
Bu yolculuklar,
Mecburi nezaketler,
Bir anı işgal eden ve anlatabildiğini var saydığın sanrılar.
Koparıp atmıyorlar zihnindeki uru.
Kör bıçak gibi ezerek,
Parçalayarak yok ediyorlar. -
...
Kayan her bir yıldıza selam durup, taş atan avuçlarını okşamalısın çocukların.
Sonra Mekke’den gelen bir rüzgâra yüz sürmelisin.
Eski zamanlardan kalma selamlar doluşmalı koynuna.
Taşın altındaki siyah adamın iniltilerine kulak kesilmelisin ve hayat her sabah yeniden yaratıldığında, sen yeniden ayaklarının altında kanayan yaralarını sarmalayıp yürümelisin.Dik başlı yürüyüşlerin olmalı.
Her aşkı feda edebilecekmiş gibi duran çelik bir kalp taşıyormuş gibi asi, umarsız ve ifadesiz bakışlarla yürümelisin.
Fakat hiç kimse bir yaprağa gözyaşı dökebilecek olmanı anlamamalı!-Tarık Tufan
-
Uygarlik, sadece insanin duygularinin çeşidini arttiriyor... Baska da yaptigi bir sey yok zaten.
Halbuki bir de bakiyorsunuz, duygularinin cesitlenmesiyle insan kan dokmekten zevk almaya basliyor. Hem bu durumu yasamis bile. En usta kan akiticilarin, en uygar insanlar olduguna dikkat ettiniz mi hic?- Dostoyevski
-
"Kimseyle konuşmuyorum.Böyle daha iyi oluyor sanki.Bir anlamı olduğundan değil.Konuşamadığımdan da değil.Canım istemiyor sadece.
Aslında canım isterse bir saksı bitkisiyle hava durumu hakkında bile konuşabilirim.Ama hiç canım istemiyor işte.
Sahiden de hiçbir şey söylemeden susarsam ne demek istediğim anlaşılabilir mi ki ?”Ali Lidar
-
...
uzadı geceler...
yalnızlık,
yılgınlık
ayak sürüdü gecelerde.aykırı düşlerine,
sahici şiirler yazdı.
karadut şerbetleri ezdi,
gülümsedi.ay,
ötelere döndürmüştü yüzünü.
izini sürmedeydi
yolculukların.yürüdü
ağır aksak,
mecalsiz...
iğreti gülüşlere dokundu,
iğreti dokunuşları saydı
gecenin orta yerinde.
iğreti gelmeleri
ve
sahiden gitmeleri saydı.aydı,
bahçe çiçeklerini aydınlatmayan.
bir ince sızıydı aşk,
dinmeyen.-Nurşen Kaygısız
-
“Fanteziler gerçek dışı olmak zorundadır. Çünkü istediğiniz şeyi elde ettiğiniz anda, artık onu istememeye başlarsınız. İsteğin devam edebilmesi için, objesinin sürekli olarak eksik olması gerekir.
İstediğiniz o şey değil; onun fantezisidir. İstek, çılgınca fantezileri destekler. “Sadece gelecekteki mutluluğumuzun hayalini kurarken gerçekten mutlu oluruz.” Bu nedenle “ne dilediğine dikkat et” deriz; ona sahip olacağın için değil; ona sahip olduğun zaman artık onu istemeyeceğin için.
İstekleriniz doğrultusunda yaşamak sizi asla mutlu etmez. Gerçek anlamda insan olmak demek, fikirler ve idealler için yaşamak demektir. Hayatınızı istediklerinizin ne kadarını elde ettiğinizle değil, yaşadığınız samimiyet, şefkat ve özveri anlarıyla ölçmek demektir. Çünkü sonunda kendi hayatlarımızı önemli kılmanın tek yolu diğer insanların yaşamlarına değer vermektir.”
~The Life of David Gale -
o kadar yorgun ve umutsuzumki ders çalışamıyorum. halbuki önümde güzel bir sınav var. boşver diyorum çalışmaya çalışma. ve çalışamıyorum ne kadar zorlasamda olmuyor. bir akıl verin hele. ama istediğim cevaplar olsun. biliyosunuz durumu