Geceye bir söz bir şiir bırak :)
-
İyi Adama Bir İki Soru
anladık iyisin,
ama neye yarıyor iyiliğin.seni kimse satın alamaz,
eve düşen yıldırım da
satın alınmaz.
anladık dediğin dedik,
ama dediğin ne?
doğrusun, söylersin düşündüğünü,
ama düşündüğün ne?
yüreklisin,
kime karşı?
akıllısın,
yararı kime?
gözetmezsin kendi çıkarını,
peki gözettiğin kimin ki?
dostluğuna diyecek yok ya,
dostların kimler?şimdi bizi iyi dinle:
düşmanımızsın sen bizim
dikeceğiz seni bir duvarın dibine
ama madem bir sürü iyi yönün var
dikeceğiz seni iyi bir duvarın dibine
iyi tüfeklerden çıkan
iyi kurşunlarla vuracağız seni.
sonra da gömeceğiz
iyi bir kürekle
iyi bir toprağa.Bertolt Brecht
-
Bir mektup yazsam sana,
Kalbine mektup yazamıyor insan .. -
...
Gün ile beraber başlar kavga
Gülün bittiği yerde biter anca. -
Benim şiirlerim çay kokar,
Düşlerim sade sen,
Demlikte nefesin, bardakta gamzen…
Sızılarım diner, uyur dertlerim,
Çayı sen demlersen.
Gelirsen çayımı seninle bölüşürüm,
Gelmezsen ömür billah üşürüm…–Cemal Süreya
-
" Herkes işinde, binbir dilek peşinde
Ben mi tövbeliyim? " -
''Sizler,
Yani yeni Türkiye'nin genç evlatları!
Yorulsanız dahi beni takip edeceksiniz...
Dinlenmemek üzere yürümeye karar verenler, asla ve asla yorulmazlar.
Türk Gençliği gayeye, bizim yüksek idealimize durmadan, yorulmadan yürüyecektir.''Mustafa Kemal ATATÜRK - NUTUK
-
“Sevdiğin her şeyi er ya da geç kaybedeceksin, fakat önünde sonunda sevgi, farklı bir şekil almış olarak geri dönecek.”
Franz Kafka
-
Sen beni öpersen belki de ben Fransız olurum
Şehre inerim bir sinema yağmura çalar
Otomobil icad olunur, Zarifoğlu ölür
Dünyadaki tüm zenciler kırk yaşından büyüktür.-Senegalliler dahil değil
Sen beni öpersen belki de bulvarlar iltihablanır
Çağdaş coğrafyalarda üretir cesetlerini siyaset bilimi
O vakit bir sufiyi darplarla gebertebilirsin
Hayat bir yanıyla güzeldir canım, sen de güzelsin-Yoksa seni rahatsız mı ettim?
Sen beni öpersen belki de aşkımız pratik karşılık bulur
Ne ikna edici bir intihar girişimidir şimdi göz göze gelmek
Elbette ata binmek gibidir seni sevmek sevgilim
Elbette gayet rasyoneldir attan atlamak-Freud diye bir şey yoktur.
Sen beni öpersen belki de ben gangsterleşirim
Belki de şair olurum seni de aldırırım yanıma
Bilesin; göğsümde hangi yöne açmış tek gülsün
Yani ya bu eller öpülür, ya sen öldürülürsün.-Haydi iç de çay koyayım.
-
Muhakkak ki Allah, gönülde gizlenenleri de bilir.
Hud suresi
-
...
Hem de ne haksızlık!
Kafamın duvarlarına benden firar etmiş bir ben
elleriyle adaleti kazıyor.
Kafamın içine komşu gürültü bundan mı?
Durmadan uzak bir savaşın bombaları gibi
Anların patlayıp durması peki?
Adaletin resmini çiziyor içimde-bulduğu bütün
boş yapılara ve tüm çıkmaz sokakları
çıkmaz kılan
baykuş suratlı duvarlara.
Duvar ağlak yine,
Duvar yine kendini acındırmada,
Yine kuşanmış en büyük yalanlarını
Seni kıstırıp tuzağa çekmekte!
Benden kopup kaçmış gölge;
Firari hem de herkesçe aranmakta
O ki şemsi avucunda tutacak kadar büyük
ve en az saçtığım aydınlık kadar karanlık.Sevgimden daha az şiddetlidir sanma sakın
İçimde saklı celâlin fırtınası.
O;
Her gurup vaktinde günü döndüren geceye
Geceden tanı demir alırcasına göğe çeken yine
Göğsümün beni uçuran iki kanadının kavgası.Peki adalet ne olacak diye sorar durur
Yirmi-Sekiz demire mahpus kıldığım.
O karanlığın müsebbibi olanlara helal mi şimdi gün
Peki,
Önümüzde dağ gibi büyüyen
ve yolumuza bir parşömen rulosu gibi serilen
İhanet romanı misali o dün?Hem de ne haksızlık!
Sükutunun teslimiyet sanılması
Tüm yaşanmamışlığımın....
-
Senin bu ellerinde ne var bilmiyorum göğe bakalım.
Tuttukça güçleniyorum kalabalık oluyorum.-Turgut Uyar
-
"İnsanlar hür oldular ama yine abdullahdırlar."
Bediüzzaman Said Nursi
-
Dert etme , iyiyim ben.
Ara sıra mahşer . ara sıra yaşam hırsı...
Yusuf Hayaloğlu -
Düşüncenin kapalı alanlara hapsedildiği, yalan makinelerinin sınırlarıyla kuşatıldığı bir çağdayız. Daha doğmadan onu zehirleyip yok ediyor ya da kriminalize ediyoruz. Günahlarımızı başına yığdığımız düşüncenin akiskanliğindan korkuyoruz. Kilitlediğimiz zihinlerimize sızacak diye. O yüzden bir ağaç gibi köklerini derinlere sabitledik. Ne de olsa bize hakikat derinlerde denmişti yüzeyden vazgeçelim diye. Evet biz gömdük ama hakikati değil algimizi gömdük. Sınırlar çizdik kaliplarda kristallestirdik düşünceyi. O yüzden bulunduğu merkezden sınırlara yaklaşamamakta. Oysa sınırlarda olmak yeni bağlantılar kuracaktı. Bu bağlantılar çokluğun oluşturduğu yeni yaşam alanları oluştururlar. Düşüncenin, içi boşaltılan belki geçmiş yüzyıllarda lehine ancak bugün tehdit edildiği, kendi varlığından daha kudretli hale gelmiş, simgeleşmis kavramların kurbanı olmadığı yerlerdir sınırlar. Sınırlar olgulara mezar, olusumlara gebedir. Zaman ve mekana duyarlıdır. Kucaklayıcıdır. Zihinlerinde üstün sesin yankılandığı binler bugün sınırlara yaklaşamamakta. Çünkü artan isteklerinin kölesi haline gelmiş bu yığınlar efendi köle çizgisinden vazgeçemiyorlar. Objelerle ruh bulan ruhsuz kuklalar olduklarını göremiyorlar. Hâlbuki bi dokunsalar bütün duvarlar yerle bir olacak. Düşünce ancak sınırlarda var olabilir. Deleuze yazmayı kendi saltanatına hatta yazıya hiyanet etmekle tanımlar. Ve meçhul oluşla eşdeğer tutar. Düşünce de ancak çizilmiş sınırlarına hiyanet edenlerde hayat bulur. Sınırlarda ben olmaktan vazgeçip biz olmanın umuduyla var olur. Hesapsızca..
-
Olmak isteyipte olamadığı yere ait insan..
-
belki de yaktığımız gemiler yolumuzu aydınlatır, belli mi olur?
-
"Olmamasına razıyım. Oluyormuş gibi olmasın yeter.''
Franz Kafka - Milena’ya Mektuplar
-
Aldanacaksan sevgilerinde, sâf sevgilerinde
İnsanların yalancı gurularına..
Kalacaksan parlak sözlerin etkisinde,
Kelimelerinle onlara kapılacaksan,
Yaşama!Oyun yapıp oynarlar seni
Geceleri aralarında.
Şarkı yapıp söylerler dostlarına,
Roman gibi okurlar boş zamanlarında.
Masal yapıp anlatırlar çocuklarına.Aldanacaksan gecelerinde, kara gecelerinde
Aydınlık dünyaların şen insanlarına.
Yanılıp içini açacaksan,
Derdini gizlemeden durmayacaksan,
Yaşama!Saklarlar dinlediklerini
En zayıf zamanında vurular seni.
Uyduramazsan fikirlerine
Başıboş hareketlerini
Defe koyup çalarlar seni.Özdemir Asaf
-
...
gizlenme ardına fesleğenlerin
bahaneden bıkmıştır bezirganlar, mevsimler
yüzeyde ve sancılı haykırışlar uğruna
derinden ve telaşsız bir uyanıştır şiir
bu yüzden zehre batmış urganlar gül kokulu
bu yüzden gözlerine ayarlıdır saatlero öpüp okşadığın yaprak akkorsa şimdi
kim bilir hangi zaman gönlüme uğramıştır
kollarına aldığın mutluluk servileri
bana dokunduğunda sessizce ağlamıştır
simyası bozulduysa dilimin, kelimeler
bir volkandan geriye kalan ırmaklar gibi
bilinmez ki nereden akmıştır yüreğime.Nurullah Genç
...
-