Geceye Bir Şarkı Bırak
-
-
Unutulmaz 90Lar
-
Akbabalar tepemizde
Çakallar ninni söylüyor
Kargalar akıl veriyorBize ne oldu uyuyor muyuz ?
Ruhumuz ölüyor duyuyor muyuz ?
Bize ne oldu uyuyor muyuz ?
Ruhumuz ağlıyor duyuyor muyuz ?Dedem hüzün deryasında
Ninem Felak,Nas duasında
Türküm,doğruyum,yalnızımBize ne oldu uyuyor muyuz ?
Ruhumuz ölüyor duyuyor muyuz ?
Bize ne oldu uyuyor muyuz ?
Ruhumuz ağlıyor duyuyor muyuz ?Destan sensin, tarih sensin
Cansın, canansın, sevilensin
Türküler zulmü yensinBize ne oldu uyuyor muyuz ?
Ruhumuz ölüyor duyuyor muyuz ?
Bize ne oldu uyuyor muyuz ?
Ruhumuz ağlıyor duyuyor muyuz ?Şimdi el ele olmak vakti,
Şimdi aşk ile kalmak vakti,
Şimdi aşkla haykırmak vakti,Bize ne oldu uyuyor muyuz ?
Ruhumuz ölüyor duyuyor muyuz ?
Bize ne oldu uyuyor muyuz ?
Ruhumuz ağlıyor duyuyor muyuz ?
.
.
.
.
Türk milleti ! Sevgili milletim !
Senin medeniyetin kitaplara sığmaz,
Kahramanlığın, sevdan, insanlığın kelimelerle anlatılmaz
Seni yok farz ediyorlar,
Çakal sofrasına arz ediyorlar,
Türk lokma değil yutulmaz
Ağaç kovuğundan çıkmadın sen !
Binlerce yıllık medeniyet kurdun !
Adaletle hükmettin !
Mazlum gölgende büyüdü!
Şimdi sana “al adını git” diyenler,
Yetim malı yiyenler,
Haram tezgahından devşirdikleri elleri ile ferman yazıyorlar.
Türk’e ferman yazılmaz !
Türk Milleti ! Sevgili milletim !
Sen ki Asya’dan Anadolu’ya bir sevda getirdin
Ahmet Yesevi’nin Hacı Bektaş-ı Veli’ye uzattığı asa ile
Yeşil Bursa’ya giren Orhan Gazi,
Kulağında çınlayan Dede Korkut boylamaları ile
İstanbul’u işaret etti
O işaretle sen zulmün kapısına dayandın
Türkülerle besledin ruhunu
Türkülere kıyılmaz, bu sana yapılmaz
Mete topladı birliği, Oğuz derlerdi dirliği
Orhun’la yazdın en güzel mektubu
Dedem Korkut’la okudun kulağımıza ezanı
Kutlu milletsin sen, senin aşkına doyulmaz
Alparslan’ı bidat bilmez yapan sen
Selçuklu’yu Bizans önünde tutan sen
Osmanoğlu’nu Kızılelma’ya atan sen
Tarih Türk’le güzel, zaman Türk’le anlamlı
Türk alınmaz, satılmaz, Türk sürü’ye katılmaz
Devri devranı “ol” deyince olduran Allah’ın kutlu milleti
Türk’e bu yapılmaz
Ey büyük Türk milleti!
Sen ahisin, sen gazisin, sen bacısın, sen dervişsin
Toprakları vatan yapan iradesin
Kalabalıkları millet yapan gönül ustasısın
Düşman oyunla oynaşla geliyor
Düşman sinsi, düşman zalim
Kısık ateşle pişen kurbağa misali unutmak istiyorlar
Kapımıza dayanan tehlikeyi görmeyelim diye,
Gözümüzü boyayıp gönlümüzü avutmak istiyorlar
Sensin onların derdi,
Sen insanlığın yoldaşı,
Sen Sakarya’nın, Dumlupınar’ın, Karahisar’ın kardaşı
Sen “geldikleri gibi giderler” diyen Sarışın Kurt,
Sen binlerce yıllık maziyi cumhuriyet evinde toplayan yurt
Ey benim milletim !
“Türk’üm, özür dilerim, bu toprakları vatan yaptım, suçluyum” demeni bekliyorlar
Onların dilleri çatal, tek dişi mızrak
Hiçbir çuvala sığmaz
Nerden nereye geldik, inanılmaz
Ey büyük milletim..!
Ağıtlar deldi yüreğini
Şimdi çoşkuyla türküler söylemek vakti
Kaldır başını ve haykır “Ne Mutlu Türk’üm Diyene !”
Sevdanı al eline, senin sevdandan geçilmez
“Türk’üm, doğruyum, yalnızım; ama Allah benimledir” de…
Hangi kapı aşk ile açılmaz ?
Bir olalım, iri olalım, diri olalım
Güzel günler kaçınılmaz,
Güzel günler kaçınılmaz,
Güzel günler kaçınılmaz..! -
@agor, içinde söyledi: Geceye Bir Şarkı Bırak
@paretowilfredo üstat mazlum çimen paylaşmışsın onu görünce aklıma bu şarkı geldi. Lise yıllarımda arkadaşın birinin sesinden canlı olarak dinlemiştim ilk kez bu şarkıyı, o günden beri yeri ayrıdır.
Aslında onlarca kıtalık bir şiirin besteye girmiş bir kaç kıtası kardeşim. Çok güzel ve uzun bir şiirdir, destandır bir anlamda. Şiirden sevdiğim, türküde olmayan bir iki kıta daha bırakayım ben de
...
Gamzelerini görseler bülbüller de lâl olur
Aşklar ülkesi sarsılır, korkunç ihtilâl olur
Beklenmedik bir zamanda ölür isem sebebi
Beni eritip bitiren sevda-yı iclâl olur....
Bulutlar yağmur yorgunu, ufuklar ateş yüklü
Bir damla ateşte derdim, sensizliklerim saklı
Yedi kıtaya dağılıp, elleri boş döndüler
Huma kuşu intizarda, turnalar ağlamaklı....
Hal bilmeze yoldaş olmak, yola zulüm değil mi?
Çevreyleyip gönül kırmak, dile zulüm değil mi?
Ömründe bir defa bile gül koklamamışların
Bahçıvana saldırması, güle zulüm değil mi?...
Duyar mısın ince memed, toroslardan seslenir
İki canlı hatçe'siyle doruklara yaslanır
En onulmaz, en insafsız, en çaresiz ağrılar
Gözlerinin feri değse, iflah olur uslanır....
Gözlerinin damlasıyla çölde gül yetiştirdim
Sam yelleri yenik düştü, sesinle çatıştırdım
Gölgenin düştüğü yerden bir avuç sönmüş külü
Serptim derin uykularda, Kerem'i tutuşturdum....
Ozan Emekçi
-
...
Yeniden derim ağız dolusu durgun göklere!
Bir yengiyi andıran yağmurla gelin.
... -
-
-
-
-
SAGOPAAA KAJMEEEER KAF-KEF YOW
-
-
-
-
-
-
@fiscaldrag, içinde söyledi: Geceye Bir Şarkı Bırak
Sahi,babaların kırdığı kanatlar hiç iyileşmez mi?
İyileşmez..
-
-
@alageyik08 çok güzel
-
@möözun
...payımıza düşen gökyüzünden, ardı yağmur olan siyah bulutlardı.
bizse hep maviyi düşledik, ilk çelmede düşmemiz bundandı. -