Kültür-Sanat / Bugün hangi kitaptan kaç sayfa okudunuz? Okuduğunuz kitaptan bir bölüm/anekdot paylaşır mısınız?
-
İçinde "nasıl" sorusunun cevabını barındıran kitapları çok seviyorum. "Sınav stresi özellikle bazı kişi ve ortamlarda artar. Çok eleştiren, özellikle negatif yönleri farkeden, notu ve puanı çok önemseyen, başarısızlığa karşı hassas kişiler öğrencilerin kaygı düzeyini yükseltir. Öğrenci o kişinin yanına geldiğinde bilinçdışı olarak başarısız olma korkusu yaşar. Bu korku onu endişe ve strese iter. Siz sürekli hatalarınızı hatırlatan birisi ile karşılaştığızda o kişi ile hiç konuşmasanız bile kendi hatalarınız ve başarısızlıklarınız akla gelecek ve sıkıntı başlayacaktır.
Aynı şekilde herhangi bir ortamda size başarısızlıklarınızı hatırlatırsa o ortamda strese girersiniz. Rekabetin, eleştirinin, negatif bakış açısının, olumsuza odaklı yönlendirmenin olduğu ortamlarda kişi giderek gerginleşir. Bu gerginlik huzursuzluğu arttırır, kas gerginliği oluşur. Bu gerginlik devam ederse baş ağrısı, bulantı, baş dönmesi gibi belirtiler de oluşabilir."
Doç. Dr. Osman Abalı-Sınav Kaygısı ve Çözüm Yolları
Burası benim için yukarıda bahsedilenin tam tersi etki yaratıyor, kendimi burdaki yazılarla ödüllendiriyorum niye ihmal edeyim Tabii imkanlar dahilinde @Phoenix -
@Phoenix Bu son yazdigin iletideki cumleler hangi kitaptan alintiydi degerli hocam?
-
Bugün size Murat Menteş - Dublörün Dilemması kitabından bir alıntı yapacağım.
-Bir gözlük almalısın Geronimo.
-Neden?
-Her defasında dudaklarımı ıskalıyorsun.Kitabı ilk kez okuduğumda bu diyalog o kadar hoşuma gitmişti ki 3 gün boyunca bu diyaloğun olduğu bölümü geçip bir sayfa dahi okuyamamıştım.
NOT: Meraklısına dilemma ikilem,çelişki demek.
-
@Phoenix Murat Menteş önceden çok sevdiğim bir yazardı fakat zamanla samimiyetini yitirdiğini düşünüyorum.
-
@vanim Kültür-Sanat / Bugün hangi kitaptan kaç sayfa okudunuz? Okuduğunuz kitaptan bir bölüm/anekdot paylaşır mısınız? içinde söyledi:
@Phoenix Murat Menteş önceden çok sevdiğim bir yazardı fakat zamanla samimiyetini yitirdiğini düşünüyorum.
Hocam sen de samimiyetini yitirmeyen kitaplarini okuben öyle yapiyorum mesela. Benim icin de samimi gelmiyor artik belli kesim fakat eserlerin farki bu. Insanlar gibi degişmiyorlar..cok sükür
-
@vanim Kitaplarının kolayca okunabilecek kadar hafif ve nispeten tebessüm ettirebilecek kadar hoş olması güzel fakat çok fazla intihal yapıyor. Örneğin ''burası ve cehennem benim olsaydı burayı kiraya verip cehennemde yaşardım'' gibi. Kitaplarını popüler yapan bu afilli cümleler ve bu afilli cümlelerin çoğu filmlerden kitaplardan alıntı. Bunu fark ettiğim günden beri ben de sizin gibi uzağım kendisine.
-
@Phoenix Söylediklerinize tamamen katılıyorum. Afilli filinta olmayı fazla ciddiye almış bir yazarımız.
-
@davetsiz54 samimiyetini yitirmeyen kitaplarını da elime alıp okuyasım gelmiyor malesef. Özellikle son kitaplarını adeta sinemaya uyarlansın diye yazdığı hissine kapıldığımdan berigörmek istemiyorum. Emrah Serbes'te de mesela Deli Duman'dan sonra aynı sorunları yaşadım. Hasan Ali Toptaş, İhsan Oktay Anar ve Barış Bıçakçı kitap yazsalar da okusam diye heyecanla beklediğim yegane Türk yazarlar. Popüler olma hevesiyle yazına ihanet eden romancıları affedemiyorum malesef.
-
@vanim ben de dun kendime Hasan Ali Toptas in Heba romanini aldim. Heyecanliydim okumak icin. Simdi mutlu da oldum
-
@leyla okuduktan sonra fikirlerinizi öğrenmeyi çok isterim.
-
@vanim Kültür-Sanat / Bugün hangi kitaptan kaç sayfa okudunuz? Okuduğunuz kitaptan bir bölüm/anekdot paylaşır mısınız? içinde söyledi:
@davetsiz54 samimiyetini yitirmeyen kitaplarını da elime alıp okuyasım gelmiyor malesef. Özellikle son kitaplarını adeta sinemaya uyarlansın diye yazdığı hissine kapıldığımdan berigörmek istemiyorum. Emrah Serbes'te de mesela Deli Duman'dan sonra aynı sorunları yaşadım. Hasan Ali Toptaş, İhsan Oktay Anar ve Barış Bıçakçı kitap yazsalar da okusam diye heyecanla beklediğim yegane Türk yazarlar. Popüler olma hevesiyle yazına ihanet eden romancıları affedemiyorum malesef.
Ihsan oktay dedin ve gönlümü kazandin arkadasim
-
@vanim ben de aynı sizin gibi düşünüyorum. Emrah Serbes Müptezeller'i öyle çalakalem yazmış ki hayal kırıklığına uğramamak elde değil. Murat Menteş'i üniversite dönemimde hayranlıkla okumuştum şimdi aynı tadı almam imkansız. Oğuz Atay'ı yıllar evvel okuduğum halde şimdi tekrar okuyunca çok farklı hissediyorum, demek ki yaşamın her dönemine dokunacak kadar ölümsüz eserler verdiğini bir kez daha anlıyorum. İhsan Oktay Anar da keza öyle. Ayrıca Sezgin Kaymaz okudunuz mu bilmiyorum ama tavsiye ederim bende yeri bambaşkadır.
-
@conurt Ben okudum daha önce. Fakat çok sevdiğimi söyleyemem. Ama siz öyle güzel bahsettiniz ki aklıma şu sözü geldi yanlış hatırlıyor olabilirim lütfen hatam olursa bağışlayın.
İyi insanların boyunlarındaki lanet halkası pişmanlık olsa gerek. Çünkü kötünün pişman olduğu nerede görülmüş?
-
@Phoenix ben de sizin hafızanıza hayranım . Sezgin Kaymaz farklı bir yazar ama beni bir yerlerden yakalamıştı en azından yazmak için yazan ya da satmak için yazan bir yazar olduğuna inanmıyorum. Belki bir şans daha verirsiniz. Kün kitabını okumadıysanız bir deneyin derim.
-
@conurt Eğer kitabın referansı siz olacaksanız tabi ki okurum. Erken Kaybedenler-Emrah Serbes okumadıysanız ben de size onu öneririm.
-
@Phoenix okudum hatta aralarında en beğendiğim kitaptı diyebilirim. Şu sıra Hakan Günday çok okudum ama biraz ara verdim kendisine. Siz ne düşünüyorsunuz Hakan Günday yazını için?
-
@conurt Doğrusunu isterseniz Hakan Günday, Elif Şafak ve Orhan Pamuk benim alıp bir yere koyamadığım yazarlar. Üzerine roman yazdıkları konular gerçekten çok iyi seçilmiş. Fakat zaten iyi olan bir malzemeyi süslemek için uğraştıkları için geri kalan her şeyden uzaklaştıklarını düşünüyorum. Örneğin Elif Şafak-Aşk ' ı ele alalım. Zaten Mevlana ve Şems'in ilişkisi yeterince gizemli ve ilgi çekici neden aşkın kuralları gibi lüzumsuz bir ekleme yaparak hikayeyi kirletiyorsun ya da neden imalar ile ilişkiyi ve konuyu magazinleştiriyorsun? Orhan Pamuk için de İlber Ortaylı'nın çok yerinde bulduğum bir eleştirisi var. Orhan Pamuk'un bir kitabı için "bir kere namazın saati olmaz, vakti olur. saat ayrı, vakit ayrı bir kavramdır. camilerde balkon yoktur, minarenin şerefesi vardır. ezanı da imam okumaz, müezzin okur, o da şerefeye çıkmaz, içeriden okur. bu örnekle de sabittir ki kişiler kendi içinden çıktıkları toplumu bilmeden bir şeyler yapmaya çalıştıklarında doğru şeyler yapmazlar, yapamazlar."
Hakan Günday'da popüler kültürün bir yan ürünü gibi geliyor bana. Murat Menteş ve Emrah Serbes'i de içine katarak şöyle bir yorumda bulunmak yanlış olmaz. Kişiler yazıları ve yazarlıkları dışında kimlikleri, cinsiyetleri, cinsiyet tercihleri, siyasi görüşleri ile gündeme geldiğinde yazma yetileri büyük ölçüde kayba uğruyor. Bir saha araştırmasında adını geçirdiğimiz bu yazarların kemik bir okuyucu kitlesi olduğu görülüyor. Küçük çapta bir siyasi parti gibi söylemler ve görüşler üzerine yazı yazan, evrensel hitap gücünü bırakın ulusal kitleye dahi hitap edemeyen yazarlar olarak görüyorum.Fakat tüm bu eleştirilerimin tek bir sebebi var. Bu insanların gerek sermaye tarafından desteklenmeleri, gerek kültürel ve siyasi çevrelerin desteklerini almaları ya da çıkış yaptıkları zamanı esas alarak konjonktürün uygun oluşuna rağmen ulusal ve evrensel başarı gösterememelerine katlanamıyorum. Mevlana gibi evrensel bir cazibe noktasını bile ülkemizdeki mevlanadan uzak kesimler için allayıp pullamaktan daha iyisini yapabileceğini düşünüyorum Elif Şafak'ın. Türkiye'nin 20. yüzyılını bu ülkenin okuyucularına okutamayıp yurt dışına kitap yazan Orhan Pamuk beni üzüyor. Hakan Günday için daha fazla şey söyleybilirim ama çok uzattığımdan korkuyorum. yerli ve yöresel chuck palahniuk diye tanımlıyorum ister istemez. Kiyras ve Kayra, Piç bunlar çok güzel kitaplar ama bir yazar kendini sınırlandırırken bir okuyucu nasıl o kitap ile sınırları aşabilir?
-
@Phoenix efendim siz nasıl bir cevhersiniz henüz keşfedilmemiş
-
@Phoenix Elif Şafak için hak veriyorum her bir cümlenize her bir kelimenize. Orhan Pamuk için sizin kadar geniş bir fikre sahip değilim o yüzden yorum yapmaktan kaçınıyorum. Emrah Serbes ve Murat Menteş üzerine söylediklerinizde de çok haklısınız yine Ancak Hakan Günday için bazı yerlerde ayrışıyoruz. AZ ve DAHA henüz bitirdiğim kitapları ve dilinde bir yavanlık olmadan oldukça da çarpıcı konuları işlediğini gördüm.
Kinyas ve Kayra ise maalesef yarım bıraktığım bir kitabı oldu.
Ben şu an için kendisini diğerleri ile aynı kefeye koymuyorum.
Aslında uzun uzun, detaylıca konuşulması gereken şeyler ama buradan çok rahat ifade edilmiyor.
Zaten insan görüşleriniz karşısında da biraz ürküyor, kendimi inanılmaz yetersiz hissettim. Hakikaten nasıl bir cevhersiniz? -
@sabırsız Estafurullah hocam ne cevheri şahsi kişisel görüşlerimi paylaştım samimiyetinize güvenerek. Yanlışlanabilir, eksik bulunabilir. Ama görüşleriniz çok mutlu etti.