(Not; Askerliğimi 3 yıl önce yaptım.)
Bedelli askerliğini doğruluğunu inanıyorum.
Hayatının en verimli döneminde bir bireyin askere gitmesi onun nereden baksanız 2 yılını alıyor. Çalışıyorsaniz işiniz bırakmak zorunda kalıyorsunuz. Hem işinizden oluyorsunuz. Hem de geri döndüğünüzde yeniden is aramayla uğraşıyorsunuz. Hayatınızın iki senesi surumcemede geçiyor.
Sınavlara hazırlanıyorsanız, 2 - 3 yıllık planlarınız aksıyor. Eski bildiklerinizi unutuyorsunuz. Dönüşte yeniden adapte olmakta zorlanıyorsunuz. Yine nereden baksanız rakiplerinizden 2 yıl geride kalıyorsunuz.
Eğer işiniz hazır ise, bu durumda da evlenme konusunda sıkıntılar cekiyorsunuz. Evlenip giden psikolojik sıkıntılar yaşıyor. Evlenmeden giden ise kafasında kurduğu yuvaya gecikmeli ulaşıyor.
Akademisyenlik peşinde koşanları konusmaya gerek bile yok. Benim iki üç askerlik arkadaşım var di 30 yaşının üstünde. Askerde 20 yaşında gençlerin yaptığı yanlış yüzünden hakaret yiyen, gerizekalı yerine konan. Adam doktora yapıyor ama ceza olarak sigara izmariti topluyor. Hem de sigara ismemis biri olarak.
Son söz; ödeme gücüne göre vergi sisteminde olduğu gibi, devlet her erkekten, 25 - 35 yaşları arasında maaş bordrosunda görülen ücretinden belirli oranda harç toplamalı (%5), buradan elde ettiği geliri profesyonel orduya kullanmalı. Subay, astsubay ve profesyonel asker dışında da er bulundurmamali. Hem askerliğin niteliği artar, hem de genç üretici nüfusun ülkeye katkısı engellemez. Bu arada erler ve yedek subaylar için devletin harcadığı fırsat maliyetini de unutmamak gerek.