Geceye bir söz bir şiir bırak :)
-
Bugün risk alıp kabuğumdan çıkarak yara almak istiyorum. Yabani olmak içine kapatıldığım kutudan ayrılmak ve tekinsiz olana dokunmak istiyorum. Bugün evdeki ekrandan dışarıyı izlemeyeceğim. Oksijenimi avm de değil doğadan alacağım. Çoğaltılan hüzünlü insan portrelerini görmek istemiyorum bugün. Neşeye doğru adım atacağım. Çünkü biliyorum " umut neşeye aşıktır." Bugün satrançtaki piyon rolünü oynamak istemiyorum. Çizgili değil bugün kıvrımlı olmak istiyorum. Bugün ayrışmak değil karışıp çözelti haline gelmek istiyorum. Suni renkleriniz Aksın istiyorum bugün. Çünkü Gökyüzünün renklerini kuşanip gelenler var.. Görmüyor musunuz?
-
https://youtu.be/s_eBc5uLuh0
Ben Trabzonluyum, şampiyonu ben belirlerim. -
Serçe Allah’a küsmüştü.
Günler geçiyordu ve serçe hiçbir şey söylemiyordu.
İçine kapanmış derin bir hüzne boğulmuştu.
Artık Rabbine bir şey demiyor ve onunla konuşmuyordu!Melekler merakla Allah’a serçeyi soruyorlardı ve her defasında Allah, meleklere “o gelecek” diye cevap veriyordu.
“Çünkü onun sesini duyacak tek kulak benim ve onun minik kalbindeki derdini anlayacak olan da tek benim” diyordu.
Bir zaman sonra serçe, kalbi hüzün, gözü yaşla dolu bir halde bir ağacın dalına kondu. Hiçbir şey söylemiyordu öyle sessiz sessiz bekliyordu.Allah,serçeye seslendi.
Söyle bana! Canını sıkan ve kalbini hüzne boğan derdin nedir senin?
Melekler serçe ne söyleyecek diye ona bakıyordu.
Serçe mahzun biraz da sitemli ses tonuyla;
“Küçük bir yuvam vardı. Yorulduğumda dinlendiğim üşüdüğümde sığındığım. Kimseyi rahatsız etmiyordum ve kocaman Dünya’da ufacık bir yerdi kimsenin yerini dar etmiyordu.Sen onu da bana çok gördün neydi o zamansız fırtına? Esip yıktı yuvamı ve beni yuvasız bıraktı.”
Artık konuşamadı serçe sözleri boğazında düğümlendi. Sessizlik Arş-ı rahmanda yankılanıyordu ve melekler başlarını eğmiş Allah’ın vereceği cevabı bekliyordu.
Allah; “ sen, o yuvanda dinlenirken seni avlamak isteyen bir yılan yuvana doğru geliyordu, seni yılandan korumak için fırtınaya emrettim yuvanı yıksın diye böylece sen oradan uzaklaşarak yılandan kurtuldun.
Nice belalar var ki muhabbetimle senden uzaklaştırdım ve sen kuşatıcı muhabbetimi görmüyor geçici belalardan dolayı bana düşman oluyorsun. “ Serçenin gözleri doldu ve hüngür hüngür ağlamaya başladı ve onu çok seven Allah’ın şefkat ve merhametine hayran kaldı.
Utangaç bir sesle “ affet Allah’ım “ diyebildi sadece.
Ve gönül sözü Arş-ı İlahi’de yankılandı “Affet Allahım”
-
"Hiç mi taduna bakmadun?"
https://www.youtube.com/watch?v=NRSGw7Gta0M -
Allâh’ın aslanı Hz. Ali bir savaş esnasında düşmanı olan yiğitle epeyce vuruşarak sonunda onu yere yıkıp öldürmek üzereyken, o düşman askeri Hz. Ali’nin mübarek yüzüne tükürdü. Bunun üzerine Hz. Ali düşmanını bırakarak ayağa kalktı:
“Yürü git, seni öldürmekten vazgeçtim, serbestsin”, dedi.
Savaşçı bu duruma şaştı: “Beni alt edip öldürmek üzereyken neden vazgeçtin. Seni ne alıkoydu?” diye sordu.
Hz. Ali cevap verip şöyle dedi: “Ben seninle Allah yolunca ve sırf Allâh’ın hoşnutluğunu kazanmak için savaşıyordum ve onun için seni öldürecektim. Sen yüzüme tükürünce öfkelendim, sana kızdım. Eğer o an öldürseydim, sana olan kızgınlığımdan dolayı bunu yapmış olacaktım. İşte bu düşünceyle seni serbest bıraktım”
Bunu duyan adam, bu büyük asalet ve ince anlayış karşısında îman ederek Müslümanların safına katıldı.
-
...
Sandığa koy bu mendili, kullanma
Üstünde martılar uçuşuyor
-Her biri bir mavinin telaşçısı -
Başedilmez bir deniz demektir bu
Kimseye gösterme, sandığına koy bunuOnu benden daha genç,
Daha dirençli, daha umutlu
Bir savaşçıya sakla
Kavuştuğunuz en güzel sabahta
Çıkarırsın sandıktanBu deniz yıllarca seni bekledi dersin
Söz bilmez, söz anlamaz kuşlarıyla
Seni karşıladı dersin bu mendil
Hiç ıslanmadı boş bir anıylaYa da sen başka mendil ver ona
Denizi daha mavi, kuşları daha çılgın
Kıyıları daha temiz ve güzel
Bu da kalsın sandığında öylece
Kimindi, nedendi, nasıldı bilinmedenAfşar Timuçin
-
Bu da bana akşam akşam Antoloji .com 'un hasret deşen sürprizi. Şurada dursun.
-
@paretowilfredo
inşallah bu dguy olsun,tekrar gideceğim şu lanet İstanbul'a ,Şişli'ye,Bomonti'ye,Beşiktaş'a,Taksim'e... :)) -
...Sevdiğim rahmet yeter incitme artık kalbimi
Gel dilersen yusufu asa bendi zindan olayım.Lütfüyüm bülbül gibi gülşende feryat eylerim
Vusleti yâr ile ancak şâdi handan olayım.(Sevdiğim merhamet et. incitme artık kalbimi.
Istersen yusufun zinanının bendi olayım
Dertliyim bülbül gibi gül bahçesinde feryad eyledim.
Yâre kavuşmak ümidiyle ancak mesud olayim)/Şair Nezihe Hanım
-
@otuzyılsavaşı Sorma dostum, nasıl özlüyor insan. Hisarüstü'nü, Kireçburnu'nu, Taksim'in karmaşasını, Kadıköy'ün kayalıklarını, Çamlıca'da kahvaltıyı, Galata'da direnmeyi bir daha hatırlamayı ve tabi ki Üsküdar'ı. Benim yürek şehrim İstanbul. Yüreğimi koyduğum her kavganın kararını Üsküdar'da yudumladığım çay, yaktığım sigara ile verdim. Ardından Galata göz kırparken sezdim hayatımın seyrini her defa.
Yüreğimizden geçen yıldırım gibi o dize;
Sen bize layıksın!
-
@paretowilfredo , @otuzyılsavaşı memleketimi bi sahiplenme, bi benim havalarına girme duyguları içindesiniz yapmayın. Şehir benim. Ya ben İstanbul'u alırım, ya İstanbul beni!
-
@agor Artık ben yok kardeşim, biz var. Biz alacağız bir gün ya da o bizi. Ben bizim olacak şeye alıcı gözle bakıyorum yalnızca
-
@paretowilfredo derinden girme şimdi üstat, şaka yapıyoruz ben-biz ile kurşun yiyoruz. Neyse o halde şuradan devam edelim.
-
@agor İstanbul o fettan kadın. Ama öyle de olmuyor, yeniliyor belki insan kardeşim. Haksız bir galibiyettense böylesi bir yenilgi en güzeli.
-
@paretowilfredo dostum hiç de alışamıyorum istanbul'a. Hani gönül kimi severse güzel o ya. Belki taşralı oluşumdandır.
-
Biliyorum sana giden yollar kapalı
Üstelik sen de hiç bir zaman sevmedin beniNe kadar yakından ve arada uçurum;
İnsanlar, evler, aramızda duvarlar gibiUyandım uyandım, hep seni düşündüm
Yalnız seni, yalnız senin gözleriniSen Bayan Nihayet, sen ölümüm kalımım
Ben artık adam olmam bu derde düşeliŞimdilerde bir köpek gibi koşuyorum ordan oraya
Yoksa gururlu bir kişiyim aslında, inan kiAnımsamıyorum yarı dolu bir bardaktan su içtiğimi
Ve içim götürmez kenarından kesilmiş ekmeğiKaç kez sana uzaktan baktım 5.45 vapurunda;
Hangi şarkıyı duysam, bizimçin söylenmiş sankiTek yanlı aşk kişiyi nasıl aptallaştırıyor
Nasıl unutmuşum senin bir başkasını sevdiğiniÇocukça ve seni üzen girişimlerim oldu;
Bağışla bir daha tekrarlanmaz hiçbiriRastlaşmamak için elimden geleni yaparım
Bu böyle pek de kolay değil gerçi...Alışırım seni yalnız düşlerde okşamaya;
Bunun verdiği mutluluk da az değil kiÇıkar giderim bu kentten daha olmazsa,
Sensizliğin bir adı olur, bir anlamı olur belkiİnan belli etmem, seni hiç rahatsız etmem,
Son isteğimi de söyleyebilirim şimdi:Bir geceyarısı yazıyorum bu mektubu
Yalvarırım onu okuma çarşamba günleri -
@yakup-cemil Dostum İstanbul haritada taşra, yürekte Başkent'tir. Alışmak değil, Aşık olmak lazımdır belki
-
@paretowilfredo her zaman payitaht olarak kalacak kadim şehir. Buradaki dostlara da ibrahimî şehirden selamlar..
-
@yakup-cemil Ve Aleyküm Selam dostum. Yangın sürüyor hala. Biz hala su taşıyoruz, elimizden geldiğince.
-
@paretowilfredo hakikat olan bir dâvâda zerre olmak bile bize kafidir.
“Takdir-i Hüdâ kuvve-i bâzû ile dönmez! Bir şem’a ki Mevlâ yaka, üflemekle sönmez"/Ziya Paşa