onuktekin tarafından gönderilen en iyi iletiler

@Godot hangi puan olduğunu teyzeme sorayım. Bana KPSS'den kaç aldığımı sormuştu. Neyi kastettiğini anlayabilirsem o işi çözeriz

http://www.mevzuat.gov.tr/MevzuatMetin/1.5.5216.pdf madde 22
....
"(Değişik ikinci fıkra: 24/10/2011-KHK-661/60 md.) Genel sekreter, belediye başkanının teklifi üzerine İçişleri
Bakanı tarafından atanır. "
http://www.mevzuat.gov.tr/MevzuatMetin/1.5.5393.pdf
Belediye başkanı görevlendirilmesi
Görevden uzaklaştırma
Madde 47- Görevleriyle ilgili bir suç nedeniyle haklarında soruşturma veya kovuşturma açılan belediye organları
veya bu organların üyeleri, kesin hükme kadar İçişleri Bakanı tarafından görevden uzaklaştırılabilir

Kur - Enflasyon Kısır Döngüsü
Ekonomi açısından kısır döngü; fiyatların ve ücretlerin birbirlerini etkileyerek sürekli yükseldikleri piyasa durumunu ifade etmek için kullanılıyor. Kanımca bu tanım doğru ama yeterli değil. Daha genel bir tanım olarak; birbirini olumsuz şekilde etkileyerek sürekli daha kötüye giden iki veya daha fazla değişkenin durumu biçiminde bir tanım kısır döngüyü ifade etmekte daha doğru bir yaklaşım olur. Çünkü ekonomide birbirini olumsuz etkileyen şeyler sadece fiyatlar ve ücretler değil. Mesela kurlar ve enflasyon ya da riskler ve kurlar da aynı kısır döngüyü yaratabiliyor.

Enflasyon tüketim ve yatırım harcamalarının yükselmesinden yani talep artışından kaynaklanıyorsa buna talep enflasyonu deniyor. Enflasyonun kökeninde üretim maliyetlerinin yani üretimde kullanılan üretim faktörleri ve girdilerin fiyatlarında artış varsa buna da maliyet (arz) enflasyonu deniyor. Eğer bir ekonomide üretimde kullanılan girdilerin önemli bir bölümü ithal ediliyorsa o zaman kur artışı da maliyet enflasyonunun en önemli nedenlerinden birisi konumuna yükseliyor.

Türkiye’de sanayi üretiminde ithal girdilerin payının yüzde 60 dolayında olduğunu tahmin ediyorum.[i] Bunun anlamı Türkiye’de üretilen 100 Dolar değerindeki bir malın ortalama olarak 60 Dolarlık bölümünün ithal girdilerden oluştuğudur. Buna göre USD/TL kurunda ortaya çıkan her 1 TL’lik artış Türkiye’deki üretimin imal giderlerini 0,60 TL artıracak demektir. Bu artışın fiyatlara yansımaması ve dolayısıyla enflasyonu artırmaması düşünülemez. Fiyatlarda oluşan artış enflasyonda yükselmeye yol açtığında bu kez risklerin arttığını düşünen kişi ve kurumlar Dolar taleplerini artırmaya yönelince kur yeniden yükselmeye başlıyor. Kur yükselince yeniden maliyet ve fiyat artışları gündeme geliyor ve süreç en baştan tekrar işlemeye başlıyor.

Bu anlattıklarımı şöyle bir şemada özetleyebilirim:

Buna göre kur atışıyla başlayan ilk hareketten sonra bu şemadaki gibi işleyen bir kısır döngü içine giriliyor.

Bu kısır döngüden çıkmak için Merkez Bankası, kurdaki artışı (enflasyonda artışa neden olduğu gerekçesiyle) durdurmak amacıyla Türkiye’ye giren döviz miktarını artırmayı ve içeriden dövize yönelik talebi kırmayı hedefleyerek faiz artırımına gidiyor. Buradan umulan yarar döviz talebinin kırılması ve dolayısıyla kurların önce stabilize olması sonra da gerilmesi ve dolayısıyla enflasyon yaratıcı baskıların kaldırılması. Faiz artırılınca ilk ağızda kurlar gerilemeye başlıyor ama bu gerileme devam etmiyor, bir süre sonra yeniden artışa dönüyor.

Üretici, kur artışının getirdiği maliyet artışını her zaman burada olduğu gibi tamamen tüketiciye yansıtamayabilir (satış fiyatlarına koyamayabilir.) Eğer iç talep yeterince yüksek değilse bu artışların bir bölümü üretici üzerinde kalabilir. O zaman da üretici fiyat artışlarıyla (Yİ - ÜFE endeksi artışı) tüketici fiyat artışları (TÜFE endeksi artışı) arasında farklar oluşmaya başlar. Mesela Haziran ayı verilerine göre Türkiye'de Yİ-ÜFE'deki 12 aylık artış yüzde 23,71 iken TÜFE'deki artış yüzde 15,39'dur.

Bu aşamada sorulması gereken soru şu: Faiz artırımı normal koşullarda kurlarda stabilizasyon ve dolayısıyla maliyet kökenli enflasyonda fren etkisi yaratması gerektiği halde niçin yaratamıyor?

Bu sorunun yanıtı da ülkenin risk derecesini gösteren CDS primlerindeki[ii] harekette saklı. Yılbaşında 155 olan CDS primi bugün 300 düzeyinde ise riskleri artıran bir takım yanlışlar yapılıyor demektir. Bu durumda o riskleri düşürecek adımları atmadan sürekli olarak faizleri artırmaya yönelmek bir süre sonra maliyet enflasyonuna faizleri de eklemek anlamına geliyor.

http://www.mahfiegilmez.com/2018/07/kur-enflasyon-ksr-dongusu.html

@agor Gönderi düzenlemeyi kim geri getirirse oyum onundur.

@abd94 ODTÜ'nün reader at work kitabının 2 kitabını evde çözün hocam. Bunu da Cambridge grammar in use ile birlikte götürün. Temel noktasında iyi yol katedersiniz. Konuşma telafuz da istiyorsanız Rosetta Stone programını indirip bilgisayardan çalışabilirsiniz. BBC'nin sitesinde de çokca pratik var. Onlardan da yararlanabilirsiniz.
Kelime ezberi içinde Melik Duyar'ın küçük bir seti var çok işinize yarayabilir. Tabi bunların hepsi disiplinle çalışabiliyorsanız işinize yarar. Alan çalışmaktan odaklanamadım bir türlü. Yoksa evde bu yollarla dil sorunu kökten hallolur.

@north-remembers hocam caydırmak için olduğunu hiç sanmıyorum. Yolluk ücretleriyle kendilerine çok iyi bakıyorlar olay kabaca bu.YSK,Sayıştay,İçişleri Bakanlığı bu sınav ücretlerini karşılamalıdır. Bu kadat umursamaz olmalarına katlanamıyorum.
Şu durumu kabullenecek kadar da adaletten ümidimizi kesmiş durumdayız. Sesimizi çıkarmazsak bize kurumun masraflarını yıkmaya devam edecekler.

Verdiğimiz cevaplar bakınca aklıma şu fıkra geliyor:
Bir mecliste adamın birisi hocaya sorar: Hocam bu kurban meselesi nasıl ortaya çıktı? Hoca tam konuşacakken birisi ortaya atılır ve anlatır: “Hz. İsa’dan kavmi bir mucize istedi. Hz. İsa elindeki değneği yere attı ve değnek yılan oldu ve sonra dereye yöneldi dereyi ikiye yardı ve geçti. Oğlu Hz. Süleyman’ın da çocuğu olmuyordu. “Yarab, bir kız çocuğu verirsen sana kurban edeceğim” dedi. Kızı Fatma doğunca onu kesmeye dağa götürdü. İmtihanı kazanan Hz. Süleyman’a Cenab-ı Hak Azraille bir keçi gönderdi ve “al bunu kes” dedi. Değil mi hocam, yanlışım varsa düzelt.” deyince, hoca patlamış:
“Be adam neresini düzelteyim? İsa değil Musa idi; değnek değil asa idi; dere değil Kızıldeniz idi; Kurban eden Süleyman değil Hz. İbrahim idi; kızı Fatma değil oğlu İsmail’di; keçi değil koç idi; Azrail değil, Cebrail idi” demiş."Neresini düzelteyim".
İnşallah kitapçıkları görme şansımız olur.

Hâlâ dış güçler hâlâ dış güçler. Tamam eyvallah onu kabul etmemek mümkün değil de e abi bi bak kendine sor biz neyi yanlış yaptık de ya. Milleti salak yerine koyuyorlar.

@duyguuu37 danıştay kararı daha da hırslandırmış demekki. Tepki de olmayınca işlerine geldi. İibf mezunları olarak birlikte hareket etme, haksızlık karşısinda hep beraber olabilme gibi vasıflarımız olmadığı için gelen vurur giden vurur. Hakkımızda en hayırlı olanı seçmeyi nasip etsin Allah.

@vaner Hocam sorunun soruluş şekli İMKB ama cevap muaallak. Kesinlikle İMKB değildir diyemiyorum.Okuduklarım olmadığı yönünde düşündürüyor.Fakat olabilir de kesin konuşmak doğru değil.Bir de bunu savunurken KİT hisselerini İMKB'de mi satacaklar diye savunuyorsunuz o mantık çok yanlış.KİT hisselerinin blok satışla satışına göre halka arz kârsız fakat bunu İMKB aracılığı ile yapabilir.Keza satışlarını da yapmış devlet, yapıyor da.
Kamu Ortaklığına karşı çıkanlarda yine kuruluş tarihi yönünden karşı çıkıyorlar.Soru kuruluş,faaliyete geçiş soruyordu diyorlar.
Eğer soruları göremezsek havada kalacak bütün bu konuşmalar.Lütfen KDK,BİMER ve CİMER'e sınav sonuçlarıyla beraber kitapçıklarımızın da yayımlanması için yazalım arkadaşlar.Sınav sonucunun açıklanmasını beklersek bu istek için geç olur.

@secret imf günleri tekrar gelir gibi geliyor. Büyüme de içi boş bir büyüme. Kalkınma konusunda adımlar hep geriye gitti. Neyse herkesin bildiği süreçler konular tekrar tekrar yazmanın anlamı yok. Yerel seçimlerde meydanlarda bunun suçunu da İsmet İnönü'ye dayandırırlarsa şaşırmam.
Ektiklerini biçiyorlar ama ilan sana bana oluyor. Bakalım 2 de açıklama yapacaklar. Anlatacakları planı çok merak ediyorum.

@issiz-0 @issiz-0 birlik olunsa görmezden gelemezler. Öğretmenler örneğinde de seslerini duyurmasalar,kabullenseler durum değişmezdi.
Ziraat sınavı Vmy ile çakışınca sevinenler oldu. Sayıştay,Vmy,Pty çakışınca çok daha fazla sevinen oldu. Birbirinin emeğine saygısı olmayan bir topluluğa kimse saygı göstermez. Şu haksızlıkların en büyük sebebi bizi büyük ama boş bir kitle olarak görmeleri. Bu zayıflıkla devam ettiğimiz sürece yöneticilerin,karar vericilerin zihniyetlerini değiştirmemiz mümkün değil.

@kemoenes https://t.co/vG5ZZkbXFj?amp=1 burada 2005 olduğu çok açık hocam.Tedavüle çıkmasını hazırda bekletip görücüye çıkartmak diye anlayanlar çok fazla.Bu nasıl oluştu onu da anlamadım.Tedavüle çıkarmak dolaşıma sokmak demektir.
Esnek döviz kuru ve dalgalı döviz kurunu ÖSYM geçmiş sınavlarda aynı anlamda kullanmış.Zeynel Dinler Hoca'da öyle kullanmış.

@gresham-t Ortadoğu politikaları hocam bunlar. Hemen maneviyatla gazla yatıştırma politikası. Biz de ortadogunun iyisiz. İdlib'ten de gelecek mültecileri,suriyelileri,suriyeli bebekleri filanda düşünürsek 15 sene sonra gerçek bir ortadoğu ülkesi olacağız gerçi.

@872 bu hafta kurum içi için kura çekilecekmiş hocam.

@suayipgzc 2017 Kaymakamlık Sınavı içinde söyledi:

n gk-gy olarak mı yoksa ders bazlı ekonomi idare olarak mı yoksa soru üzerinden bir hesaplama mı oluyor. Kolay soruları yanlış yapıp zor soruları doğru yapanlar daha çok sapma alabilir mi onun için soruyor

Hocam sapmadan puan alabilmek için ortalamanı üstüne çıkmanız gerekir.Önemli olan ortalamayı yakalayabilmek. Bakın burada konuyu çok daha güzel anlatmışlar: http://www.kpsspuan.net/puanlar-nasil-hesaplanir.html

@sofuoglu aklıma şu geliyor onun adını duyunca :))

Dostlar boşverin bela okuyup kalbinizi bozmayın. Belki de hakikaten bilgi alıp yazmıştır bugün açıklanacak diyenler. Kendileri de şaka kurbanı olmuş olabilirler. Kötü niyetle de yazmış olabilirler. Bilemiyoruz. Boşverin artık takılmayın bu kadar.
Hakkımızda hayırlısı olsun.

Ey gece sen de aldatıldın
Sana da tuzak kurdu yüzü güneş parıltılı kız.

ACZ

Deli gönül neyi özler durursun
Acınacak dostun cananın mı var
Dünya yansa yorganın yok içinde
Harab olmuş evin dükkanın mı var

Çal nayını ferahnakte ver karar
Götün nazır kulağın müsteşar
Kumda oyna çöp batmasın aşikar
Düşünecek senin zamanın mı var

Kendi cihanda bak sen keyfine
Kulak asma halkın hayfa hayfine
Tamburuna kemanına define
Sen de katıl neyde noksanın mı var

Şu kırk yıldır senin daran alındı
Suratına yüz bin kara çalındı
Nasıl olsa bu bokluğa dalındı
Neyzenden de büyük isyanın mı var

Söz:Neyzen Tevfik Müzik: Kuan

https://youtu.be/1Fn7czCmVwc