Geceye bir söz bir şiir bırak :)
-
İstesem yaparım diye bir şey yok ,ben bir çok şeyi istemeden yaptım.
-
"Mesele hayattan ne kadar aldığına bakar. Ne yaşadıysanız yüzünüze yansır. Insanın yüzü bir kitap gibi okunabilir. Ifadeniz bomboşsa da hiçbir şey yaşamadığınız fark edilir. Bundan kurtulmak mümkündür; yaşayın, monotonluktan uzaklaşın,gezin,görün,keşfedin,başkalarıyla ilgilenin,okuyun,sevin. Bunları dolu dolu yapın ki izleri yüzünüze yansısın. Yüzünüz ifadesiz kalmasın." Ilber Ortaylı/Bir Ömür Nasıl Yaşanır?
-
...
Bir gün sormuşlar ermişlerden birine:"Sevginin sadece sözünü edenlerle, onu yaşayanlar arasında ne fark vardır?" Bakın göstereyim demiş, ermiş. Önce sevgiyi dilden gönüle indirememiş olanları çağırarak onlara bir sofra hazırlamış. Hepsi oturmuşlar yerlerine. Derken tabaklar içinde sıcak çorbalar gelmiş ve arkasından da derviş kaşıkları denilen bir metre boyunda kaşıklar.
"Ermiş bu kaşıkların ucundan tutup öyle yiyeceksiniz" diye bir de şart koymuş. "Peki" demişler ve içmeye teşebbüs etmişler. Fakat o da ne? Kaşıklar uzun geldiğinden bir türlü döküp saçmadan götüremiyorlar ağızlarına. En sonunda bakmışlar beceremiyorlar, öylece aç kalkmışlar sofradan. Bunun üzerine "şimdi" demiş ermiş, "sevgiyi gerçekten bilenleri çağıralım yemeğe." Yüzleri aydınlık, gözleri sevgi ile gülümseyen ışıklı insanlar gelmiş oturmuş sofraya bu defa. "Buyurun" deyince, her biri uzun boylu kaşığını çorbaya daldırıp, sonra karşısındaki kardeşine uzatarak içirmiş. Böylece her biri diğerini doyurmuş ve şükrederek kalkmışlar sofradan "işte" demiş ermiş, "kim ki gerçek sofrasında yalnız kendini görür ve doymayı düşünürse, o aç kalacaktır ve kim kardeşini düşünür de doyurursa o da kardeşi tarafından doyurulacaktır şüphesiz ve şunu da unutmayın, gerçek pazarında alan değil, veren kazançtadır daima."
-
Ben çiçeklerin samimiyetine inanıyorum.
İster tenekeye ekin,
İster en pahalı saksılara
Emeğiniz kadar güzelleşiyorlar...Nazım Hikmet Ran
-
...Dostluk vardı, vefa vardı, söz vardı, öz vardı, sükun vardı, ruh vardı, huzur vardı, feyz vardı, zevk vardı. Neş'e vardı, edeb vardı, can vardı, canan vardı, hicran vardı, aşk vardı. Şimdi yolu sormayın. Bilen yok ki...
... Ve biz, bu ülkede artık garibiz.Abdülbaki Gölpınarlı
-
Bizimkisi bir aşk hikayesi
Siyah beyaz film gibi biraz
Gözyaşı umut ve ihtiras
Bizimkisi alev gibi birazBizimkisi bir aşk hikayesi
Siyah beyaz film gibi biraz
Ateşle su dikenle gül gibi
Bizimkisi roman gibi birazBu güller senin için
Bu gönül ikimizin
Hiç üzülme ağlama
Sen gülümse daimaBizimkisi bir aşk hikayesi
Siyah beyaz film gibi biraz
Hüzünlü sonbahar kapısından
Çıkmak gibi aydınlığa birazNe güzeldi değil mi yaşadıklarımız
Ne güzeldi
Artık ne sen ne de ben
Bulamayız o günleri
Bazen düşünüyorum da
Bende de yanlış bir şeyler vardı galiba diyorum
İkimizde kıymetini bilemedik bir şeylerin
Hatırlar mısın akşam olur
Mumlarımızı yakardık
Sen kokunu sürerdin
Oda sen kokardı
Olmadık şeylere güler
Durup dururken ağlardık
Güzel havalarda sokaklara çıkardık
Bir de kar yağınca kar topu oynardık seninle
Sen iskambil kağıtlarından fal bakardın
İstediğin çıkmadığında
Kağıtları bir daha karardın
Çok kızardın sigara içtiğime
Ve içkime karışırdın
Uzun uzun zararlarını anlatırdın bana
Arasıra rejim yapardın
Tartı bir doğru tartsa
Bir yanlış tartardı
Yani onunla da anlaşamazdın
Komşunun çocukları vardı
Bizim kızla oynarlardı
Çocuk bahcesine giderdiniz
Ben televizyonda maça bakardım
Arasıra arkadaşlar gelir
Sohbet ederdik
Şurdan burdan konuşurduk işte
Benim askerlik hatıralarım
Senin doğum hikayelerin bitmezdi
İlk tanıştığımız günü hatırlar gülerdik
Sen bana üstümde ne vardı diye sorardın
Bende her seferinde hatırlamazdım
Şimdi hatırlıyorum
Kırmızı bir kazak, siyah bir etek
Siyah çoraplar,Kırmızı pabuçların
Ve bir Perşembe günü saat 2’yi 4 geçiyordu
İkimizde önümüze bakmamıştık çarpıştık önce
Sen pardon dedin sonra ben
yere düşen kitaplarını topladım
Göz göze geldik ve başladık
Film gibi yani
Son mektubunu dün aldım
Teşekkür ederim
Ben sana yazmıştım grip salgını var demiştim
Bak yine gribe yakalanmışsın
Neyse geçmiş olsun
Buralarda da hava soğuk ama hasta falan değilim
Bu gözlüklerle başım dertte
Hayat işte yuvarlanıp gidiyoruz
Hepinizi çok özledim…..Kayahan
-
Hayaller, hayallerimiz. Ya gerçek olacaklar ya da ona olan inancımızla öleceğiz.
Olsun ikisi de güzel... -
Aşk yolunun garip yokuşları ve inişleri vardır.
Çıkarken baş döner , inerken gönül bulanır.Cenap Şahabettin
-
@adamslani06, içinde söyledi: Geceye bir söz bir şiir bırak
Halkım ben,
hani şu sayılamayan,
hani şu çok halk!!
Soluğumun öyle bir gücü var ki
sessizliği deler geçerim, dinlemem,
filiz verir, boy atarım,
zifiri karanlık demem.Zulüm, acı, ölüm, şu bu...
bir anda gizlerse de tohumu,
ölmüş gibi görünürse de halk,
döner gelir elbet bir gün nisan ayı,
kavuşur baharına toprak,
kızgın eller dağıtır atar ağır havayı!!
Ölümün içinden yeşerir yaşamak.Pablo Neruda
Şiirdeki "nisan ayı" ibaresi ve malum seçim süreci aklıma nedense viztontele'den bir replik geliyor: "şerefsizim benim aklıma gelmişti" fakat sonra, "baağk önceden yorumlamış bunda fenalık var" denebilme ihtimaliyle susuyorum. Herneyse, güzel günler umuduyla kapı kapı dolaştığımız, hatta dolaşamadığımız şu günlerde:
Öyle yıkma kendini,
Öyle mahzun, öyle garip…
Nerede olursan ol,
İçerde, dışarda, derste, sırada,
Yürü üstüne üstüne,
Tükür yüzüne celladın,
Fırsatçının, fesatçının, hayının…
Dayan kitap ile
Dayan iş ile.
Tırnak ile, diş ile,
Umut ile, sevda ile, düş ile
Dayan rüsva etme beni.
(Ahmed Arif)
şiiriyle umutlarımızın yeşerebilmesini temenni ederim. -
"...Ve nihayet bu deniz kıyısında kardeşliğimizin sonuna geldik. Size sakın ağlamayın demeyeceğim. Çünkü her gözyaşı şerden akmaz."
-
Yıllar sonra birilerine güvenebilme hissiyatını kazandığın ve sorgusuz sualsiz güvenmeyi başardığın en savunmasız anında, yerle yeksan edilen duyguların var ya ; işte onlara sahip çık. Kim ne derse desin sonunda üzülen hep sen olacaksın. Herkes kendi hayatını ama öyle ama böyle yaşayacak ve geriye yalnızca sen kalacaksın.
Kulağıma küpe olması adına ;
Soytarılık etmeden güldürebilmek seni
Ekmek çalmadan
Doyurabilmek ve haksızlık etmeden doğan güneşe bütün
Aydınlıkları içine süzebilmek gibi mülteci isteklerim oldu
Arasıra biliyorsun
Şimdi iyi niyetlerimi bir bir
Yargılayıp asıyorum
Bu son olsun bu son olsun -
https://youtu.be/le_b2xMnuLg
Döne dursun çarkın dünya.. -
Birini sevmeye kalkışmak, başlı başına bir girişimdir.
Güç ister, yürek ister, körlük ister.Jean Paul Sartre
-
...
Az değil öğrettiği usta sessizliğin
Çirkin bir yontu gibi duruyor orada
Pelteleşiyor o hayın gülüş
Göz çukurlarında
Damıtıyor üzüncü akşamlarınaHüznün kekre cemresi düşünce şiire
Sızlatıyor yüreğini gün dönümleri
Ve yorgun dönüşler bıkkın serüvenlerden
hiç kaldırmıyor içi artık o hüzünleri
Bir hırsız gibi dönüyor kente.Ahmet Telli
...
-
...
Ne denli zalimleşebildiğimizi
Ne kadar cahil olduğumuzu,
Bir arada yaşama kabiliyetimizin ne denli şehir efsanesi olduğunu,
Güce ne denli tamah ettiğimizi
Dün olduğu gibi bugün de nasıl kolay düşman haline gelebildiğimizi
Yarın da yine birbirimizi sokaklarda
ne kolay katledebileceğimizi
Haklı olmanın ne kadar güce bağlı olduğunu
Hangi tarafın eline geçerse geçsin terazi
demoklesin kılıcının,
kendinden olmayanın boynuna inebileceğini
Adaleti intikam sandığımızı,
Neye inanmak istiyorsak,
Ona inandığımızı
Aslında birbirimizi hiç sevmediğimizi
Ne kadar kolay kontrol edilebilen kitleler olduğumuzu
gördüysek
ve
Birbirimize yeterince,
Şerefsiz,
Namussuz,
Hırsız,
Arsız,
Haysiyetsiz,
İzansız,
Köpek,
Hayvan,
Hain,
Vatan Haini,
amerikancı,
ingilizci,
irancı,
rusçu,
ciacı,
mi6cı
savakçı,
kgbci,
fetöcü,
pkklı,
kcklı,
ypgli,
pejaklı,
komünist,
Allahsız,
Kitapsız,
İmansız,
Vatansız,
İki yüzlü,
Kansız,
olduğumuzu karşılıklı olarak bağıra bağıra anlatabildiysek.Hadi hep beraber çıkalım artık,
Ülke kasıyor....
-
İnsan bir şey bekliyordu, sabahtan akşama kadar bekliyordu ve hiçbir şey olmuyordu. İnsan tekrar tekrar bekliyordu. Hiçbir şey olmuyordu. İnsan bekliyor, bekliyor, bekliyordu, düşünüyor, düşünüyordu, şakakları ağrımaya başlayana kadar düşünüyordu. Hiçbir şey olmuyordu. İnsan yalnız kalıyordu. Yalnız. Yalnız.
Stefan Zweig Satranç -
"Merhaba", "Hoşça kal", "Elveda" falan
Beni sevmiyormuş, yalanmış yalan,
Beni hiç sevmemiş, yalanmış yalan... -
"Gerçekten kül olmadan kendinizi nasıl yenileyebilirsiniz?"
-
...
“İnsan düşmekten değil, düşerse hadi kalk diyebilecek bir dost sesi duyamamaktan korkar.”
Aldous Huxley
...
"Karamsarlık, neşeye göre daha bulaşıcıdır."
Filibeli Ahmed Hilmi
...
"Umudumuz, acımızdan daha büyük olmalı."
Cahit Zarifoğlu -
Cumartesi sabahı uyandın saat 9
Ailen kahvaltının sonuna gelmiş
Tavada menemenin 5 te biri
Biraz soğumuş
Hafif bayat ekmekle sıyırıp yedin
Üzerine demli bir çay
Hukuk Tekrara oturdun
Pazartesi geldi nihayet
Mülakata gittin
Aşık oldun
Mülakatı boşverdin
Artık delisin
Pazarda limon da satarsın
Dolmuşa da çıkarsın
Öyle sevdin ki
Öyle mutlusun ki...