• 2019 Kaymakamlık Sınavı İlanı •
-
Bu sınav bahar dönemi yapılırsa hiç şaşırmayacağım beklentimde bu yönde
-
@fthdyngc YDS 8 Eylülde değil mi
-
@dedekorkut e yds var galiba 9 kasimda
-
@dedekorkut ösym ayni gün sınav yapıyor gecmiste de yapti hocam. E yds nin olması bir anlam ifade etmez. E yds sınavı için 1 ay kaymakam adaylığı sınavıni ertelemez.
-
Örnek 1
Aşağıdakilerden hangisi asli kurucu iktidarın özelliklerinden biri değildir?
a)Anayasayı bizzat kendi koyduğu kurallara göre yeniden yapan iktidardır
b)Savaş, darbe, devrim gibi önemli olaylar sonucunda ortaya çıkan hukuksal boşluklarda ortaya çıkmaktadır
c)Siyaset bilimine konu olmaktadır
d)Anayasa yapma yetkisini doğrudan kendisi kullanmaktadır
e)Anayasayı kendisinden önce uygulanmakta olan hukuk kurallarına bağlı kalarak yapmaktadır
Cevap: Asli kurucu iktidarlar:
-Savaş, darbe, devrim gibi önemli olaylar sonucunda ortaya çıkan, iktidarlardır.
-Siyaset bilimine konu olmaktadırlar
-Anayasa yapma yetkisini bir başka mercii tarafından yetkilendirilmeye gerek duymadan doğrudan kullanırlar
-Anayasayı doğrudan kendi koydukları kurallar çerçevesinde yaparlar.
Dolayısıyla asli kurucu iktidarlar, anayasayı yaparken kendilerinden önce uygulanan hukuk kurallarına bağlı kalmazlar. Cevap EÖrnek 2
Aşağıdakilerden hangisi bir anayasayı sert anayasa yapan özelliklerdendir?
a)Anayasa değişikliklerinin Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmesi
b)Anayasanın kazuistik bir anayasa olması
c)Anayasanın başlangıç ve kenar başlıklarının ayrıntılı bir biçimde düzenlenmesi
d)Anayasanın değiştirilmesi sürecinde serinleme sürelerinin bulunması
e)Kuvvetler birliğine dayalı yönetim sistemini benimsenmesi
Cevap: Anayasa değişiklerinin Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmesi, sadece anayasa hükümlerine özgü bir durum değildir zira normlar hiyerarşisindeki birçok norm Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdiğinden bu durum bir anayasayı sert bir anayasa yapmayacaktır. Bir anayasanın kazuistik (ayrıntılı) veya çerçeve bir anayasa olması da o anayasayı sert bir anayasa haline getirmez, önemli olan anayasa hükümlerinin ayrıntılı olup olmaması değil hükümlerin içerikleridir. Bir anayasada başlangıç hükümlerinin bulunması ve bu hükümlerin ayrıntılı olarak düzenlenmesi de bir anayasanın sert ya da yumuşak olma özelliği ile alakalı değildir, zira başlangıç ve kenar başlıklar anayasa tarihimizde ilk defa 1961 anayasası ile birlikte giriş yapmıştır fakat 1921 Anayasası dışındaki 1961 anayasasından önceki anayasalarımız sert anayasalardır. Son olarak bir anayasanın kuvvetler birliği ya da kuvvetler ayrılığı ilkelerini benimsemesinin de sert ya da yumuşak anayasa olması ile ilgisi yoktur. Cevap DÖrnek 3
Aşağıdakilerden hangisi bir anayasayı sert anayasa yapan özelliklerden biri değildir?
a) Cumhurbaşkanının anayasa değişikliklerini Meclise geri gönderebilmesi
b) Anayasa değişikliklerinin yargısal denetimini yapacak bir merciin varlığı
c) Değiştirilemeyecek maddeler içermesi
d) Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmesi
e) Değişiklerin halk oylaması ile tamamlanması
Cevap: Önceki sınavlarda çokça sorulmuş olan sert anayasanın özellikleri kesinlikle üstünde durulması gereken bir konu olduğu için çalışmalarınızda kolaylık sağlamak amacıyla bu hususları maddeler halinde incelemek faydalı olacaktır. Bir anayasayı sert anayasa yapan hususlar şöyle sıralanabilir:
-Anayasa değişikliklerinin yargısal denetimini yapacak bir merciin varlığı (anayasa yargısı-Anayasa Mahkemesi)
-Anayasanın değiştirilemeyecek maddeler içermesi
-Anayasa değişikliklerinin halk oylaması ile tamamlanması
-Anayasanın belli bir süre değiştirilmesinin yasaklanmış olması
-Cumhurbaşkanının anayasa değişikliklerini meclise geri gönderebilmesi
-Anayasanın değiştirilmesi sürecinde değişiklik tekliflerinin iki kere görüşülmesi (serinleme sürelerinin varlığı, ivedilikle görüşülememe)
-Anayasa değişiklikleri için teklif ve kabul yeter sayılarında özel çoğunluklar aranması
Bunların dışında, bir anayasanın çerçeve-kazuistik (ayrıntılı) olması sert ya da yumuşak bir anayasa olmasıyla ilgili bir özellik değildir. Normlar hiyerarşisinde anayasanın altındaki normların birçoğu Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girerler, bu bağlamda anayasa değişikliklerinin Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmesi bir anayasayı sert anayasa yapmaz. Son olarak yine kuvvetler birliği ya da kuvvetler ayrılığı gibi sistemlerden herhangi birini benimsemiş olması o anayasanın sert ya da yumuşak bir anayasa olmasının göstergesi değildir. Cevap D -
Örnek 1
I-Laiklik ilkesi anayasaya girmiştir
II-“Devletin dini İslam’dır” hükmü anayasadan çıkartılmıştır
III-“Dini hükümleri TBMM yerine getirir” hükmü anayasadan çıkartılmıştır
14-Aşağıdakilerden hangisi 1924 Anayasası’nda 1937 yılında yapılan değişikliklerden birisi değildir?
a) I b) I ve II c) I ve III d) II ve III e) I,II ve III
Cevap: Önceki sayfalarda 1924 Anayasası’nın 1928, 1934 ve 1937 yıllarında bazı değişikliklere uğradığından bahsetmiştik. Şimdi bu değişikliklere göz atalım:
1928 yılında: “Devletin dini İslam’dır” hükmü, “Dini emirleri TBMM yerine getirir” hükmü anayasadan çıkarılmıştır, ayrıca anayasada yer alan Milletvekillerinin yemin metninden “Vallahi” kelimesi çıkartılmıştır.
1934 yılında: Seçmen olma yaşı 18’den 22’ye çıkartılmış, kadınlara milletvekili seçilme hakkı verilmiştir.
1937 yılında: Devlete kamulaştırma yetkisi verilmiş, Altı ok (Cumhuriyetçilik, Devletçilik, Milliyetçilik, Halkçılık, İnkılapçılık, Laiklik) anayasa girmiş ve “Tarikat” sözcüğü anayasadan çıkartılmıştır.
Burada adaylar tarafından en fazla karıştırılan husus, Laiklik ilkesinin anayasaya girdiği tarih olan 1937 değişiklikleri ile 1928 yılında yapılan değişikliklerdir, bu bağlamda Laiklik ilkesinin 1928 değil 1937 yılında anayasaya girdiği unutulmamalıdır. Son olarak inkılap tarihi derslerinde de göreceğiniz bir ek bilgi vererek soruyu noktalayalım. Kadınlara siyasi hakların verilmesi ile ilgili şu kronolojiye dikkat edilmelidir: Kadınlara 1930 yılında belediye seçimlerine katılma, 1933 yılında muhtarlık seçimlerine katılma, 1934 yılında ise milletvekili seçimlerine katılma hakkı verilmiştir. Cevap AÖrnek 2
Ülkemizde Cumhurbaşkanlığı Hükümet Modelinin kabul edilmesi ile birlikte, 1923 yılından günümüze kadarki bütün anayasalarımızın ortak hükmü olmaktan çıkan düzenleme aşağıdakilerden hangisidir?
a)Başbakanın Cumhurbaşkanı tarafından meclis üyeleri arasından atanması
b)Meclis dışından bakan atanabilmesi
c)Cumhurbaşkanı başkanlığındaki Bakanlar Kuruluna KHK çıkarma yetkisi verilmesi
d)Parlamenter sistemin sona ermesi
e)Meclis Başkanının Cumhurbaşkanına vekâlet etmesi
Cevap: 1921 Anayasasında 1923 yılında yapılan değişiklikle Başbakanın Meclis üyeleri arasından Cumhurbaşkanı tarafından atanması bu tarihten sonraki tüm anayasalarımızın ortak hükmü olmakla birlikte yeni hükümet modelinde Cumhurbaşkanı seçilenin meclis üyeliğinin sona ereceği, Cumhurbaşkanı adayı olabilmek için gerekli şartların taşınması halinde meclis dışından da Cumhurbaşkanlığına aday olunabileceği kabul edilerek bu uygulamaya son verilmiştir. Diğer şıklarda yer alan hükümlerin hiçbiri 1923’ten bu yana yürürlükte kalan anayasalarımızın ortak hükmü değildir. Cevap AÖrnek 3
1982 Anayasasında yer alan başlangıç hükümleriyle ilgili doğru bir ifade değildir?
a)Anayasa Mahkemesi, kanunların anayasaya aykırılığı dolayısıyla iptaline ilişkin açılan davalarda başlangıç hükümlerini norm olarak kullanabilir
b)Başlangıç hükümleri içerisinde, anayasanın değiştirilemeyecek maddelerinden bazılarına yer verilmiştir
c)Başlangıç hükümlerinin değiştirilebilmesi için özel nitelikli teklif ve karar yeter çoğunlukları aranmaz
d)Anayasanın kenar başlıkları anayasa metnine dâhil değildir
e)Başlangıç hükümleri anayasa metnine dâhildir
Cevap: 1982 Anayasasının başlangıç hükümleri anayasa metnindendir, dolayısıyla bu hükümlerden birinin değiştirilebilmesi için anaysa değişikliklerinde aranan teklif ve karar yeter çoğunlukları aranır, ayrıca başlangıç hükümleri anayasa metnine dâhil olduğundan, Anayasa Mahkemesi, kanunların iptali için açılan davalarda başlangıç hükümlerini pek tabi bağımsız ölçü norm olarak kullanarak iptal kararı verebilir. Başlangıç hükümlerinde, Türk varlığının devleti ve ülkesiyle bölünmezliğinden bahsedilmiş olup, bu hüküm aynı zamanda 1982 Anayasasının 3. Maddesinde yer alan değiştirilemeyecek maddelerinden biridir. Son olarak başlangıç hükümleri anayasa metnine dâhildir fakat kenar başlıklar anayasa metnine dâhil değildir. Bu açıklamalar ışığında C şıkkında yer alan ifadenin yanlış olduğu açıktır. Cevap C -
Örnek 1
I-Kuvvetlerin sert ayrımı
II-Devlet başkanının yasama organına karşı siyasal açıdan sorumlu olması
III-Devlet başkanının doğrudan halk tarafından seçilmesi
IV-Yürütme organının tek başlı olması
37-Aşağıdakilerden hangisi klasik anlamda başkanlık sisteminin özelliklerindendir?
a)yalnız I b)I ve II c)I ve III d)I, III ve IV e)I, II ve IV
Cevap: Klasik anlamda başkanlık sisteminde:
-Yürütme monist yapıdadır (tek başlıdır)
-İcrai yetkiler devlet başkanında toplanmıştır
-Devlet başkanı doğrudan halk tarafından seçilir
-Yasama ve yürütme organlarının birbirini feshetme yetkileri yoktur
-Kuvvetlerin sert ayrımına dayanır
-Devlet başkanının yasama organına karşı siyasal açıdan sorumluluğu bulunmamaktadır. Cevap EÖrnek 2
Aşağıdakilerden hangisi 1982 Anayasasında yer alan eşitlik ilkesine 2004 yılında eklenen bir hükümdür?
a) Herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir.
b) Kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir. Devlet, bu eşitliğin yaşama geçmesini sağlamakla yükümlüdür.
c) Çocuklar, yaşlılar, özürlüler, harp ve vazife şehitlerinin dul ve yetimleri ile malul ve gaziler için alınacak tedbirler eşitlik ilkesine aykırı sayılmaz
d) Hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz.
e) Devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadırlar.
Cevap: 1982 Anayasasının 10. maddesinde kanun önünde eşitlik ilkesi düzenlenmiş olup maddenin içeriğinde şıkların tamamında yer alan düzenlemeler bulunmaktadır. Burada önemli olan husus bu düzenlemelerin tarihlerinin iyi bilinmesidir.- “Kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir. Devlet, bu eşitliğin yaşama geçmesini sağlamakla yükümlüdür.” Hükmü 2004 düzenlemesi, maddenin devamında yer alan “Bu maksatla alınacak tedbirler eşitlik ilkesine aykırı olarak yorumlanamaz” hükmü ise 2010 düzenlemesidir.
-“Çocuklar, yaşlılar, özürlüler, harp ve vazife şehitlerinin dul ve yetimleri ile malul ve gaziler için alınacak tedbirler eşitlik ilkesine aykırı sayılmaz” hükmü de yine 2010 yılı düzenlemesidir. Cevap B
Örnek 3
Temel hak ve hürriyetlere ilişkin genel ve özel sınırlama sebepleriyle ilgili aşağıdakilerden hangisi doğrudur?
a)1982 Anayasasında 2001 yılında yapılan değişiklikle özel sınırlama sebeplerinin yanı sıra genel sınırlama sebeplerine de yer verilmiştir
b)Genel sınırlama sebepleri, hangi temel hak ve hürriyetle alakalı olduğuna bakılmaksızın tüm temel hak ve hürriyetlerin sınırlandırılma sebepleridir
c)Özel sınırlama sebepleri ilk kez 1961 Anayasasında 1971 yılında yapılan düzenlemeyle anayasaya girmiştir
d)Özel sınırlama sebepleri, hangi temel hak ve hürriyetle alakalı olduğuna bakılmaksızın tüm temel hak ve hürriyetlerin sınırlandırılma sebepleridir
e)Bir anayasada temel hak ve hürriyetlerle ilgili özel sınırlama sebeplerinin var olması durumunda genel sınırlama sebepleri dikkate alınmaz
Cevap: Temel hak ve hürriyetlere ilişkin özel sınırlama sebepleri ilk kez 1961 Anayasası ile getirilmiştir. Özel sınırlama sebepleri, her bir hakkın sadece o hakkın içeriğinde yer alan sınırlama sebepleri olup, bu sebeplere dayanılarak başka bir hakkın sınırlandırılması mümkün olmaz. Örneğin, “kamu yararı” mülkiyet hakkının özel sınırlama sebebidir, kamu yararı gerekçesiyle yerleşme ve seyahat hürriyetinin sınırlandırılması mümkün değildir. Genel sınırlama sebepleri ise, hangi temel hak ve hürriyetle alakalı olduğuna bakılmaksızın tüm temel hak ve hürriyetlerin sınırlandırılma sebepleridir. Bir anayasada özel sınırlama sebeplerinin varlığı, genel sınırlama sebeplerinin varlığına engel teşkil etmez, yani her bir hak için özel sınırlama sebepleri düzenlenmiş olsa bile tüm hak ve hürriyetlerin sınırlandırılabileceği ortak ve genel sınırlama sebepleri de düzenlenmiş olabilir. Son olarak özel sınırlama sebepleri ilk kez 1961 Anayasası ile düzenlenmiş, bu sebeplere ek olarak 1971 yılında yapılan düzenlemeyle 1961 Anayasasına genel sınırlama sebepleri de eklenmiş, 1982 Anayasasının ilk halinde de yer alan genel sınırlama sebepleri 2001 yılında tamamen kaldırılmıştır. 1982 Anayasasının en güncel halinde sadece her bir temel hak ve ödev için özel sınırlama sebepleri öngörülmüş olup bunları ilerleyen sorularda analiz edeceğiz. Cevap B - “Kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir. Devlet, bu eşitliğin yaşama geçmesini sağlamakla yükümlüdür.” Hükmü 2004 düzenlemesi, maddenin devamında yer alan “Bu maksatla alınacak tedbirler eşitlik ilkesine aykırı olarak yorumlanamaz” hükmü ise 2010 düzenlemesidir.
-
Örnek 1
Dernek kurma hürriyetiyle ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
a)Herkes, önceden izin almaksızın dernek kurma ve bunlara üye olma ya da üyelikten çıkma hürriyetine sahiptir.
b)Hiç kimse bir derneğe üye olmaya ve dernekte üye kalmaya zorlanamaz
c)Dernek kurma hürriyeti kişi hak ve ödevleri bölümünde düzenlenmiştir
d)Dernek kurma hürriyeti ancak, millî güvenlik, kamu düzeni, suç işlenmesinin önlenmesi, genel sağlık ve genel ahlâk ile başkalarının hürriyetlerinin korunması sebepleriyle ve kanunla sınırlanabilir.
e)Dernekler, kanunun öngördüğü hallerde sadece hâkim kararıyla kapatılabilir veya faaliyetten alıkonulabilir.
Cevap: A, B, C ve D şıklarında 1982 Anayasasına göre dernek kurma hürriyetinin genel çerçevesi çizilmiştir. Dernekler kanunun öngördüğü hallerde hâkim kararıyla kapatılabilir veya faaliyetten alıkonulabilir. Ancak, millî güvenliğin, kamu düzeninin, suç işlenmesini veya suçun devamını önlemenin yahut yakalamanın gerektirdiği hallerde gecikmede sakınca varsa, kanunla bir merci, derneği faaliyetten men ile yetkilendirilebilir. Bu merciin kararı, yirmi dört saat içinde görevli hâkimin onayına sunulur. Hâkim, kararını kırk sekiz saat içinde açıklar; aksi halde, bu idarî karar kendiliğinden yürürlükten kalkar. Cevap EÖrnek 2
1982 Anayasasına göre aşağıdaki hak ve ödevlerden hangisi Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle düzenlenemez?
a)Toplu iş sözleşmesi ve toplu sözleşme hakkı
b)Çalışma ve sözleşme hürriyeti
c)Eğitim ve öğretim hakkı ve ödevi
d)Bilim ve sanat hürriyeti
e)Sosyal güvenlik hakkı
Cevap: 1982 Anayasasına göre Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile yalnızca sosyal ve ekonomik hak ve ödevlerin düzenlenmesi mümkündür. Dolayısıyla A,B,C ve E şıklarında yer alan hak ve ödevler Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile düzenlenebilirken D şıkkında yer alan bilim ve sanat hürriyeti kişi hak ve ödevlerinden biri olduğundan Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile düzenlenemez. Cevap DÖrnek 3
1982 Anayasasına göre hiçbir özel sınırlama sebebi düzenlenmemiş olan temel hak ve ödevler aşağıdakilerden hangisinde doğru olarak verilmiştir?
a)Özel hayatın gizliliği-Dernek kurma hakkı-Seçme, seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakkı
b)Konut dokunulmazlığı-Sendika kurma hakkı-Haberleşme hürriyeti
c)Düşünce ve kanaat hürriyeti-Toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkı-Bilim ve sanat hürriyeti
d)Çalışma ve sözleşme hürriyeti-Hak arama hüriiyeti-İspat hakkı
e)Hak arama hürriyeti-Çalışma ve sözleşme hürriyeti-Düşünce ve kanaat hürriyeti
Cevap: 1982 Anayasasına göre özel sınırlama sebebi düzenlenmemiş hak ve ödevler, Düşünce ve kanaat hürriyeti-Çalışma ve sözleşme hürriyeti-Hak arama hürriyeti Cevap E -
@new_user Örnek 1 deki sorunun cevabı I,II,III ve IV olacak.
-
@new_user soruları bekliyorum bende mailim i ozel den yolladım
-
@dervisoglu Birkaç saate kadar toplu mail atacağım kardeşim.
-
Sizi anlıyorum o dönem belirsizlik hakimdi şu anda ise toplantılar yapılmış bakanlığa ilgili şeyler sunulmuş YÖK’ten bağımsız olarak eşdeğerlik belgesi istenmeyecek mağduriyetin farkındayız dendi @brunomars123
-
Gerçekten enteresan o şekilde dendiyse birbirlerinden haberleri yok@hayırlısı035
-
Ortalikta bir sürü tarih konuşuluyor, ama henüz tarih netleşmedi arkadaşlar.
Tek kesin olan şey bir aksilik olmazsa bu yıl sonuna kadar sinav yapılacaktır. (Kasim-Aralik) -
Aralık ihtimalimiz de hayırlı olsun o zaman hocam
-
@Daywalkers, içinde söyledi: • 2019 Kaymakamlık Sınavı İlanı •
Çok özür dilerim.
03.11.2019@Daywalkers, içinde söyledi: • 2019 Kaymakamlık Sınavı İlanı •
Ortalikta bir sürü tarih konuşuluyor, ama henüz tarih netleşmedi arkadaşlar.
Tek kesin olan şey bir aksilik olmazsa bu yıl sonuna kadar sinav yapılacaktır. (Kasim-Aralik)?
-
@Daywalkers 11 Kasım diye yazmıştınız,kaynak nedir Bakanlıktan mı öğrendiniz yoksa duyum alanlardan mı aktarıyorsunuz Hocam ?
-
Arkadaşlar, yeni mezun olacak bir kardeşimizle konuşuyordum. KPSS idari hakimlik Sayıştay vs e göre en kolay sınavın kaymakamlık olduğunu düşünüyordu. 70 net yapan mülakata kalmış diye duyan sanıyor ki geçen sene 70 net yapmak kolaydı. Aynı şekilde düşünen arkadaşlar varsa size kolay olan sınava girecek 25-30 bin civarı insana da kolay olacak. Yine de mülakata max 400-450 kişi kalacak. Şimdiden tavsiyede bulanayım yeni mezun olacak arkadaşlara, idealiniz elbette kaymakamlık olabilir ancak unutmayın hayat yeni başlıyor. İşinizi sağlama alın...
-
@Tardukağan
Bir ay öncesinden Kasim ayi olarak duymuştum.
Suan en kuvvetli tarih 9 Kasim.
Ama henüz kesinleşmedi. -
@Daywalkers Sınav olsun da aralık/kasım farketmez..